bugün

mezhepler

gercek su ki; oldukten sonra "hangi mezheptensin" sorusuyla karsilamayacagiz.

hz peygamber zamaninda mezhep diye birsey olmadigini da hepimiz biliyoruz. 4 halife ve ashab doneminde de yoktu... cunku insanlarin bir sorusu ve sorunu oldugunda gidip peygambere, sonrasinda gokteki yildiz timsali olan sahabeye sorup ogrenebilme firsatlari vardi...
zaman ilerledikçe farkli durumlar ortaya cikti, yeni sorunlar.. bu sebeple yeni fetvalara, ictihatlara ihtiyac duyuldu.
muctehidlerin olaylara getirdigi cozum ve ictihatlar sebebiyle etraflarinda cemaat toplandi. bu cemaat kendisine en yakin gelen muctehidin goruslerini benimsedi ve dini liderleri olarak da o'nu secti.. cunku herkes alim (hele muctehit alim)olamaz. zaten dinimizde boyle bir sart da yoktur. yani imamlar "haydi gelin ben mezhep kuruyorum" diye ortaya cikmadi.
"alimler peygamberlerin varisleri" oldugu icin bir alimin gorusunu benimsemekte bir sıkıntı yoktur.

misal; kaza namazi konusu, gunes enerjisinde isinan suyun durumu, sigaranin haramligi da zamanin ilerlemesiyle ortaya cikan yeni sorunlardandir..
bu sorunlara hakkiyla dogru bir cevap verebilme arzusu tasiyan imamlarimiza "allah razi olsun" diyecegine, hâla saygisizlik edenler var..
gorusunde hataya dusen muctehidin, gayretinden oturu yine de bir ecre nail oldugunu biliyoruz..
kisi kendine en yakin buldugu mezhebe dahil oldugu surece kendisinden de sorumluluk kalkmis olur..