bugün

diarios de motocicleta

Esas filmi iki kısma ayıra biliriz birincisi küçük burjuva che guevara'ın devrimci che'ye dönüşmesi hikayesi diyebiliriz. Esas che'nin çoğumuz gibi dans edemediği, yine çoğumuz gibi çapkınlık yapmaya çalıştığını (ya da yapamaz dayak yeme noktasına gelir ) çoğumuz gibi futbol oynamaktan zevk almasını anlatır. Yani che'nin hepimizde yer alan insanı önünü işler.
ikinci kısmını che'nin pek çoğumuzda olmayan insan sevgisini, adelet anlayışını gösterir. Sevgilisinin kendisine verdiği paraları hastalanmasına rağmen harcamaması; komünist olduğu için yoldaşları öldürülen , topraklarına el konulan hayatlarına devam etmek için sadece madenlerde çalışmak zorunda kalan madenci çifte vermesi en ince örneğiydi.başka ince bir nokta ise peru'da hastaları ile sağlıklı hemşireleri, rahibeleri dokrorları ayıran amazon nehriydi.filmin sonlarına doğru insan rahatsızlanmaya başlar komünist olduğu için sadece madenlerde çalıştırılmak zorunda kalan insanlar , madenlerden çalışan insanlara hayvan muamelisi yapan patronlar, kendi topraklarında katledilen daha sonra topraklarına el konulan Perulu yerliler, sağlıkları ile hastaları ayıran adaları gördükçe insanın kanı daha hızlı akmaya başlar. En sonunda Latin Amerika gitar ezgileri karşında portleri çıkınca artık siz eski siz değilsiniz.
Yine bugün bile yaşadığımız şehirlerde ,gölgelerde, semtlerde sağlıkları ile hastaları, fakirleri ile zenginleri bir birinden ayıran o amazon nehrilerini birleştirmek istediği için che che'dir. Biz sadece Ahmet, Reşat , baran'ız. Biz sadece dünyayı bizim yürüdüğümüz caddelerden ibaret sanırken yan tarafımızda ki aç insana baktığımız halde görmediğimiz için basit, küçük insanız. Bizi diğerleriyle ayıran amazon nehirlerini aşmadığımız için korkağız , onursuzuz. evet bugün bu sistemin çarklarını döndürdüğümüz için zenginle fakir arasına sağlıklılarla hastalar arasına set çekmesine katkı sağladığımız için her birimiz birer aciziz. filmin başında kafede alberto'nun che'ye gösterdiği yaşlı adam gibi hiçbir işe yaramayan , uyuklayan çevresinde ki insanlardan bi haber sadece bir et yığını olacağız.