sözlük yazarlarının itirafları

iş yerinde kavga ettim sözlük.

belki kovulacam. belki şutlayacaklar beni... bu yazıyı bile sinirden titreyerek yazıyorum. yemek yerken oldu herşey. bizim şirkette piç rıza diye bi lavuk var. bildiğin entel dantel biri. bu amına kodum çocuğu yemeği bitirdikten sonra ekmeğin içiyle ağzını sildi ve tablotun yanına koyup kalktı masadan. tamam ağız silenlere lafım yok, yeter ki o lokmayı yesin, umrumda değil yani. ne bileyim böyle silip atması çok ağrıma gitti.

kalktım masadan ve yakaldım bunu. ayıp değil mi lan bu yaptığın dedim. yemekhane de kalanlar ( 3 kız 4 erkek ) o an bize baktı, çünkü sesim gür çıkmıştı. bu da kızlar bakıyor diyerekten, gayet yayık bi ağızla ' ne diyon lan sen ' dedi. ( sevmeyiz birbirimizi)

- ekmeği diyorum ağzınla silip atman doğru mu? bu ekmek için günde 45 km yol yürüyen küçük çocuklar var.
+ duygu sömürüsü yapma lan, içtiğin şarabıda eziyolar, bana felse

dedi ve saçından kavradığım gibi masaya kafasını geçirdim sözlük. bitirtmedim cümlesini, hakim olamadım kendime. aslında neşeli bi yapım vardır. öyle kolay kolay her şeyi kafaya takmam. milletin çok kızdığı olaylara kahkaha atmışlığım bile vardır. ama bu tip hareketler karşısında sessiz kalamıyorum. lise mezunuyum ben. öyle cafcaflı cümleler kurmasını pek beceremem, yazılarım bile hep sokak ağzıyladır. yani bırakıp da o piçi dinleseydim, güzel cümleler kullanarak kendini haklı çıkaracak bu adamı dinleseydim. belki de bundan sonra tuvalet de götümü selpakla değil ekmekle silerdim. öyle ikna kabiliyeti yüksektir bunların. dayanamadım vurdum.

iyi mi yaptım bilmiyorum. ama yaptım. inşallah o ekmek, ekmeğime mani olmaz.