bugün

perinçek ve soykırımı inkar yasası

içinden çıkılması oldukça zor olan bir
paradoksa yol açan ikilidir. fransa'da
çıkan "soykırımı inkar yasası"ndan çok
daha önce bu yasa isviçre parlamentosunda
çıkmıştır. yani isviçre'de "türkler
ermeniler'e soykırım yapmadı" derseniz
suç işlemiş oluyorsunuz. nitekim o yasa
isviçre'de çıktıktan sonra doğu perinçek
"türkler ermeniler'e soykırım yapmadı"
demiş ve isviçre mahkemelerince mahkum
edilmiştir. bunun üzerine perinçek bu
kararı avrupa insan hakları mahkemesine
götürmüştür ve dava avrupa insan hakları
mahkemesinde devam etmektedir. ne var ki,
doğu perinçek şimdi ergenekon davasından
dolayı türk cezaevlerinde tutukludur.
iki gündür akparti mensubu ve sempatizanı
televizyon adamları "doğu perinçek'in
davası insan hakları mahkemesinde
perinçek'in lehine sonuçlanırsa fransa'da
çıkan yasa için elimiz güçlenir" manasında
konuşmalar yapıyorlar. bu ne yaman bir
paradokstur. "partinizi ortadan kaldırma
planları yapmak" suçlamasıyla cezaevinde
tuttuğunuz bir adama "türkiye'yi dünya
gözünde aklamak" için bel bağlamak biraz
tuhaf olmuyor mu? akparti mensuplarını
ellerinde "doğu perinçek'e fikir özgürlüğü"
yazan pankartlarla ve "hepimiz perinçek'iz"
sloganlarıyla insan hakları mahkemesinin
önünde görürsek şaşırmamalıyız galiba.