bugün

çoklu zeka kuramı

tereddütsüz söyleyebilirim ki en çok inandığım ve güvendiğim bilimsel teori.

bu teori, howard gardner'ın 'zihin çerçeveleri: çoklu zeka kuramı' isimli kitabında derinlemesine incelenmiş. gardner; zekanının standart testlerle ölçülemeyecek ölçüde karmaşık ve türlere ayrılmış bir kavram olduğunu savunuyor.

katılmamak elde değil.

matematikten anlamayan biri, çok başarılı resimler yapabilir.

üç boyutlu düşünemeyen ve yönünü bulmaktan aciz biri, notalardan harikalar yaratabilir.

fen bilimlerinde başarısız bir insan, kelimeleri kullanarak inanılmaz edebi metinler yazabilir.

veya beden eğitimi derslerinde takla dahi atamayan bir çocuğun sosyal ilişkileri mükemmel olabilir.

insanları 'zeki değil, aptal, gerzek' diye sınıflandırırken aslında bir kere daha düşünmek gerekiyor. evet itiraf edeyim ben de yapıyorum bu sınıflamayı sık sık. hem de oldukça sık. benim düşündüğümü düşünemiyorsa benim düşündüğüm hızda, benim baktığım pencerelerden bakamıyorsa bazı olaylara, benim getirdiğim yorumları getiremiyorsa bir takım durumlara, hemen yapıştırıyorum 'salak' damgasını.

halbuki tanımıyorum ki karşımdakini tam anlamıyla. belki benim gibi düşünemiyor evet. ama belki de benim kırk fırın ekmek yesem de beceremeyeceğim şeyleri rahatlıkla yapabiliyor. örneğin mükemmel derecede yön bulma kabiliyetine sahip belki de. bunun bir zeka türü olduğunun farkında olmadan hem de. evet, çok aptalca konuşuyor, toplumsal olayları yorumlayamıyor, alık alık bakıyor suratıma. ama bu durum onun zeki olmadığını göstermiyor aslında. sadece belirli bir zeka türüne sahip olmadığını -veya sınırlı bir ölçüde sahip olduğunu- gösteriyor. tıpkı benim de bazı zeka türlerine sahip olmadığım ya da sınırlı bir ölçüde sahip olduğum gibi.

her ne kadar pratikte uygulayamasam da en azından uygulamaya çalışıyor ve inanıyorum arkadaş bu teoriye vesselam.