bugün

sözlük yazarlarının itirafları

benim sözlük, ben. hani son bir haftadır sana dert yanan yazar. hatırlarsın, bir kız var demiştim; benimle tanışmak istiyordu, tanıştık. ama yine de kıza ısınamadım sözlük. toplam iki kez buluştuk. ilk buluşmamızdan sonra belki bir umut olur diye bir kez daha buluşmak istedim. ikinci buluşmamızda ise onun bana göre olmadığının farkına vardım. şöyle ki; bir muhabbet açmaya çalışıyorum olmuyor. iki kelimelik cevaplarla geçiştiriliyor. onun bana sorduğu sorularda da ben benzerini yapıyorum. ortak zevklerimiz yok sanırım, bir tane bile bulamadım; sebebi bu olmalı ya da o kadar beceriksizim ki. ama iki insanın bir tane bile mi ortak zevki olmaz? olmayabiliyormuş demek...
velhasıl konuşmaya devam ederken bir anda ilk buluşmamızdan beri aklımda tasarladığım şu ayrılık sözlerini söyledim;
''sana birşey söylemek istiyorum. fark etmişsindir, pek anlaşamadık sanırım. * -anladım dedi burda ama ben açıklamak istediğimi söyledim- uzunca bir zamandır yalnızım ve bu duruma epeyce alıştığımı düşünüyorum. bu durum beni zaman zaman rahatsız etse de sanırım istediğim de bu. şu hayatta önüme birçok fırsat çıktı ama ben sadece ikisi için gerçekten üzüldüm. bilmiyorum, belki de üçüncüsü sen olacaksın...'' ve ordan ayrıldım. ayrılırken aptalca bir refleks ile kızın elini sıkmak ve onu avutmak istedim. dedim ya aptalcaydı, kız gerek yok gibi birşey dedi tam hatırlamıyorum ve ben de oradan hızlıca uzaklaştım.
kız birşey demedi, diyemedi. sanki biraz olsun üzülmüş gibi görünse de benim gibi aptal düşünceleri olan, çirkin birinden ayrıldığına bir zaman sonra sevinecektir. ben de bir tuhaf oldum şimdi sözlük. keşke biraz daha sürsemiydi diyorum. bir yandan da henüz tanışma evresindeydik, şimdi söylemezsem belki ileride ikimiz için de sorun olurdu diyorum. ama sanırım rahatladım sözlük. sahtekarca davranmaktansa doğruyu söylemek beni rahatlattı.
bir süre başımı dinlemek istiyorum, hayatıma devam ederken sözlükteki sadece esprili başlıklara entry girmek...