28 kasım 2010 galatasaray beşiktaş maçı

onlarca orta yapan sabri, kewell ve baltanın bir topu bile herhangi cimbomlunun kafasına gelmezken, guti tek kere bilerek bi orta yaptı nobre alt köşeye çaktı, oldu bitti. yani sonuç olarak yine olan oldu ve futbol zekası eksilerde gezen adamlar yine çılgınlar gibi koştu etti ama elde var koca bi sıfır. bu saatten sonra cimbomun yapması gereken ne kadar dunya para verip oynattığı yabancı, türk varsa gönderip, kendi alttan gelen gençlerine şans vermesi, şampiyonluk veya şampiyonlar ligine gitme şansımız olmadığına göre, bari seneye banko oynatacağımız 2-3 gencimiz olur ve eminimki o gençlerin yapacağı hatalara veya kaybedeceği maçlara mantıklı cimbom taraftarı ağzını açmaz. ha bide her hafta trabzonun galibiyetlerine dua etmek icap ediyor artık. sonuçta lig sonunda trabzon şampiyon olursa fenerinde beşiktaşında cimbomdan çok farkı kalmaz. ayrıca bi musa çağıran vardı noldu demek istiyorum, ulan hala barış gibi bi futbol kazmasından medet umarken bu çocuğu kenarda bile görememek hasta ediyor beni. türk futbolu bu zevksiz, keyifsiz mahalle futboluna benzeyen oyuna devam ederse iddia ediyorum 10 sene sonra ne fener ne cimbom ne beşiktaş seyircisi kalır. ortalık barça, real, chealse taraftarından geçilmez.
edit: cimbomluyum ama gün geçtikçe gönlüm barçaya doğru kayıyor.