bugün

yoktur öyle bi şey oana bakarsan musevilik hariç her din yayılmayı hedefler.
hristiyanlık sömürge ülkelerde.
islam orta doğu ve çevresinde.
ateizm ise her yerde vardır insanlara kendilerince gerçeklerini anlatmak isterler.
kaldı ki islama göre dinde zorlama yoktur ancak iletişim şimdiki gibi olmayan zamanlar haberi olmayanlara islamın iletilmesi diğer müslümanlara görevdir.
yerinde tespit. emperyalizm ama pazar ekonomisine değil, talan ekonomisine dayalı.
Konuyla hiç alakası yokken gelip tevbe süresi 29. Ayete takıldığımız meseledir. Bu ayet te hristiyan ve Yahudiler in küçük düşüp cizye vererek islam devletinde yaşamak istemeleri vurgulanmıştır.

Peygamber kitap ehline defalarca tebliğ etmesine rağmen onlar iman etmeyip müşriklerle islam a karşı savasmışlardır. Kendi kutsal kitaplarında peygamberimiz belirtildiği halde ona iman etmeyip, küçüksemişlerdir. Daha sonra islam devleti kurulunca toprakları içerisinde huzur ve güven ortamı doğmaya başlayınca, kayıp etmelerine ve peygamberlerimizi küçümsemelerine rağmen hristiyan ve Yahudiler islam topraklarını terk etmemişler hatta can, mal ve namus güvenliği için devletin dışında kalanlarda kendi gönlünce cizye karşılığında islam devletinde yaşamak istemişlerdir. Iste kast edilen olay budur.
Yani daha önce peygambere iman etmeyen, onunla alay eden ve mücadele edenler artık can ve mal güvenliği için peygamber e sığınıyor.

Yani bazıları müslümanlara iyi demek için onların koyun olmasını istıyor, sinirleri alınmış et parçası olmasını istiyor. O kadarda değil yahu. Onlarında duyguları, tepkileri vardır.
kimisinin "cizye vergisi"ni göstermesine neden olmuş iddiadır.

--spoiler--
29. Kendilerine kitap verilenlerden Allah’a ve ahiret gününe inanmayan, Allah’ın ve resulünün yasakladığını haram saymayan ve hak dini din edinmeyenlerle, boyun eğerek kendi elleriyle cizye verecekleri zamana kadar savaşın.
--spoiler--

http://www.kuranikerimmeali.com/tevbe-suresi.html

şu anda bir insanın, kendisini askeriyenin bir parçası olarak görmeyip para vererek askere gitmemesi ne kadar normalse
(bkz: bedelli askerlik), islam devleti'de de islam için savaşmayıp cizye vergisi vermesi o kadar normaldir bence.

cizye vergisi, Osmanlı devleti'nde bir süre uygulanmış. Müslüman olmayanlara da askerlik görevi getirilince bu vergi son bulmuş. yani Osmanlı Devleti'nde bu verginin askerlikle ilgisi vardı.

--spoiler--
Osmanlı Devleti’nde cizye vergisi 1855’e kadar uygulandı ve Islahat Fermanı ile hem vergi hem de cizyadarlık görevi kaldırıldı; yerine askerlik hizmetlerinden muafiyet vergisi (Bedel-i askeri) getirildi; II. Meşrutiyetle birlikte Müslüman olmayanlara da askerlik görevi getirilince bu vergi de son buldu.

--spoiler--

https://tr.wikipedia.org/wiki/Cizye

islam Devleti'nde cizye vergisi; Müslümanlar savaşırken savaşa gitmeyip rahat rahat ticaret yapan, zenginleşen, sıkıntı çekmeden yaşayan kişilerden alınması gerektiğini düşündüğüm vergidir.
böyle aptal kafalar var maalesef...

biri vardı, bir anlık çıkar uğruna ayetle falan emperyalizmi savunma gafletine düştü.

şimdi bu fikir keltoşları bu tipleri şeylerden hoşlanmaz.

bunlar herşeyi inkar etmekten herşeye mızmızlanmaktan başka bir şey bilmedikleri için...

daha doğrusu şöyle,

imajları entelektüel ama içleri bomboş...

en sevmedikleri şey de bunun altında bir müslüman tarafından ezilmek.

neyse...

misal, komün yaşamın hakikatini mekke 'den medine 'ye hicrette gören bu inkarcı kafanın bir şubesi tıpkı diğerleri gibi hayır demekten başka teklifin ne olması gerektiğini geç, tekliften bihaber ucube tipler.

kodumu kerkenezleri.
Bazı cahillerin at gözlüğüyle baktıkları husustur. Gayri Müslim lerden cizye alınıyorsa müslümanlardan da zekat alınıyordu.

Birde kendi savunduğun rejımınlere bak! Komünizm mi! Bir ömür aç karnına devlete kölesin, ister çok çalış isterse yandan al. Aynısın, hiçbir ilerleme yok. Tam aksine her geçen gün geriye gidiyorsun.

Demokrasi, liberal sistem mi! Kazancının 3/1 ini devlet vergi olarak alır. Islamı eleştirenlerin dikkatini çekmek istediğim yer ise Müslim, gayri Müslim ayırt etmemesidir. Yani 40/1 nere, 3/1 nere? ilginç tarafı ise ceddimiz kervan saraylardan ve hastanelerden para almamıştır. Ama gel görki faiz sistem de devletin kasasının altı delik. Ne kadar verirsen ver, birileri emeksiz, hizmetsız, terlemeden çok zengin olup çıkıyor.

islam ı eleştiren kafa ne zaman ilkeli olacakta, kendi altına büyük abdest yaptığını görüp, sonra bizi yellenmekle suçlamaya kalkacak bekliyoruz.
islamiyetin arabizm ile karıştırılmasından ortaya çıkan fikir. bu konu hakkında fikir sahibi olabilmek için emevilerin, abbasilerin yalan yanlış yazmadıkları hadis ve ayetlere bakmak gerekir. bilgi edinmek isteyen arkadaşlar şu eseri (Yaşar Nuri Öztürk, Arapçılığa Karşı Akılcılığın Öncüsü imamı Âzam Ebu Hanife ) okuyabilirler.
Osmanlı devletinde gayrimüslimlerin Cizye vergisini askere gitmemek için verdiklerini bilmeyen yazar söylemi.
Yanlış bir tezdir. islamiyet insanları çalışmaya teşvik etmekle birlikte, zor durumda olan insanlar için zekat, sadaka, fitre vs. gibi yardımları farz kılmış ve teşvik etmiştir.
ülkemizdeki hocaların ne alemde olduklarını bize gösteren söylem.
kıçından desteksiz sallamanın en bariz örneklerinden biridir.
hayır o değil de komik olan bunu sosyoloji hocasının söyleyebilmiş olması.
koçum sen o ünvanı pazardan mı aldın diye sorarlar adama.
müslüman komünist olmaz, müslüman zaten komünisttir.
--spoiler--
güldürtme beni
--spoiler--

--spoiler--
müanafıkları islam'a zorlamak (#5119737)
--spoiler--
"emperyalizmden anladığın nedir kuzum?" diye sormak istediğim sosyoloji hocası iddiasıdır.*** emperyalizmi 19.yy'ın ikinci çeyreğinde kullanılmaya başlanılan anlamıyla yani "sömürgecilik" anlamıyla kullanırsanız yanlışsınız. ama daha öncesinde kullanılan ve "yayılmacı politikaları" ifade eden "emperyal-izm" ifadesi islam devletleri için uygun kaçabilir.

"yayılmacı" olmak olumsuz bir ifade değildir. 1945'lere kadar sürekli dünya haritaları değişti. zira günümüzde olduğu gibi "sınırlara saygı", "öz varlığıyla yetinme" gibi mefhumlar ve o bilinç henüz 1945'lerden önce yerleşmemişti. her devlet yayılmak için vardı. mussolini'nin meşhur "sürekli barış ne mümkündür ne faydalı" sözü de bunun en güzel göstergesidir.

ayrıca "emperyal(imperium)" ifadesi imparatorlukları ifade eder. misal "roma imperium". emperyalizm de, imparatorlukların karakterist özelliklerinden husule gelmiş bir kavram. bu bakımıyla islam devletleri * emperyalisttir. ama "islamiyet" emperyalizm değildir. cihat anlayışı vardır ancak islamiyet siyasi bir model öngörmez. bu tercih meselesidir.

bu ergen gerisi sosyoloji hocasının kastettiği şey ise büyük ihtimalle "sömürgecilik" ve "diktatörlük". işte o ne islamiyette ne de islam devletlerinde vardır. tarihi gerçekleri çarpıtan bu hastalıklı zihniyetler bunu varmış gibi gösterir ancak tarihi veriler bunları yalanlar.

islamiyet ne insanları zorla müslüman yaptırmış*, ne gayrimüslimlerin malına el koydurmuş* ne de kervanları soydurmuştur*. bunun için boş konuşmamak gerek. islamiyet yerleşmiş bedevi kültürünü tedrici olarak kaldırmıştır. "kölelik" mevzusu da böyledir. peygamberimiz kölelerin azat edilmesi için teşviklerde bulunmuştur.
Yanlış bilgilerle dolu tespittir. Gerek islamiyet, gerekse hristiyanlık emperyalist değildir. emperyalis olanlar siyasi iktidarlardır. Yaptıklarına kılıf olarak dini kullanmışlardır.
ya muhatabi olan hocalar nasil hocalar anlayamadik dogrusu. bu ilk degil ya ondan...
ortaokulda okurkene ogretmen demisti ki
kanitlanmis bir gercektir ki; insanlar maymundan turemistir. buna butun din mensuplari artik inanmaktadirlar.
ilahii be kadin. kim kanitlamis meraktayiz. muslumanliktan degil yanlis anlasilmasin, siniftaki herkes inanmamisti. cocuklar yani.
beyin yikama operasyonu da basarisizlikla sonlandiydi yani. o kadin cegiz kucuk cocuklara belki islerim deyordu da hadi hak verdik, sosyoloji hocasi neye dayanarak koca adamlara biseyler yutturmaya calismis? buna inananlar kor taklitci degiller mi sorarim...
--spoiler--
hz muhammed'in yaşadığı dönemde gayrimüslimlerin mallarına el koymak, kervanları soymak, kadınları köle ve cariye olarak kullanmak, insan pazarlarında satmak, müanafıkları islam'a zorlamak gibi göçebe bedevi kültürünü yansıtan çeşitli örnekler sunabiliriz
--spoiler--
bu ornekler nerede yaziyormus acaba?
hade hepsini gectim de takildigim su:
munafiklari islama zorlamak!
munafik ne demek biliyorsun degil mi?
musluman olmayacaksa olmasin kim zorluyor. dinde zorlama yoktur bilindigi uzere.
lakin konu munafiklik?
yani musluman gibi gorunmek ama islama dusman kesilmek. bu gibi insanlara da hicbir sey yapilmamistir. allah tarafindan peygamberimize bildirilmesine ragmen hicbir zorlamaya maruz kalmamislardir. hz peygamber de bu isimeri hz huzeyfeye bildirmistir sir olarak. sonraki donemlerde halifeler kim olduklarini sorsalar dahi, hz huzeyfe bu sirri tutmustur. munafiklar da yasamlarina aynen devam etmislerdir.
bilmiyorsaniz okuyun!
onun bunun tezleriyle cikmayin sozluge.
aslinda soylenecek cok sey var ama neyse diyoruz...
en başından saçmalayan teoridir.
ilk olarak müslüman devletler topraklar ve ganimet için değil müslümanlığı yaymak için topraklarını genişletmişlerdir. osmanlı devletinin farklı amaçları olması bu teoriyi tam olarak desteklemez.
ikinci olarak hz muhammed döneminde kervanlara saldırma olayı yoktu. ticaret cahiliye dönemine göre daha düzenli hale gelmişti. yağmalama olayı tamamiyle safsatadır. mekkeye girildiğinde bile kimsenin malına dokunulmamıştı. kölelik kavramı ise günümüzdeki hizmetçilik kavramına benzer bir hale dönüştürülmüştür. gerçek üstünlüğün allah katında olduğu belirtilmiştir.
terör ün ve cihad ın retoriği ve islamda savaş anlayışı ile ilgili detaylı bir çalışma için linkten yararlanılabilir.
http://www.canertaslaman.com/retorik/
o değilde;
(bkz: islamiyet in espri anlayışına sahip olması)

hadi canım, hadi gülüm..
islam devletlerinin sömürü yaptığına katılmakla beraber bunu sadece islama yormanın saçma olduğu görüşündeyim. mesela hz muhammed zamanında yaşanan hadiseleri islama atfetmek çok yanlış sonuca götürebilir. hem islam o sıralar yeni bir din ve insanların kültürlerini bu kadar kısa sürede bırakmaları inmaksız gibi..
zaten osmanlı da adı üstünde imparatorluk; mesela bizans emperyalizminin sebebi ortadoksluk olmadığı gibi osmanlı emperyalizminin sebebi de islam değil.ayrıca islam emperyalizmini bir ingiliz fransız amerikan emperyalizmi ile karşılaştırmamak gerekir. osmanlının sömürdüğü balkanlara ve ingilizlerin sömürdüğü hindistan a bakarsak durumu net şekilde kavrayabiliriz.
islamiyet ne emperyalisttir ne de komünist... islamiyet bu iki ideoloji ortaya çıkmadan 1200 yıl önce gönderilmiş bir dindir. islamiyet'in emperyalizme de, komünizme de, liberalizme de benzeyen yönleri vardır. mesela islamiyet'in özel teşebbüsü teşvik etmesi kapiatlizmi andırırken, zekat'ın farz oluşu komünizmi andırmaktadır. "işçiye alın teri kurumadan hakkını veriniz" düsturu da islamiyet'in işçiye verdiği değeri göstermektedir.

etraflıca düşünüldüğünde islamiyet'in insan yapısı ideolojilerin hiç birine benzemediği ama pek çok iyi yönlerini bünyesinde barındırdığı görülecektir.

günümüz şartlarında islamî kurallarla bankacılık yapılmadığı için ne arabistan'da ne türkiye'de ne de diğer müslüman nüfuslu ülkelerdeki yapılanmaları islamiyet'in gereğiymiş gibi algılamak çok yanlış olur. zira islamiyet faizi yasaklamıştır. faizin yasaklanması paradan para kazanmayı ortadan kaldıran mucizevi bir reçetedir. bu şekilde parası olanlar para kazanmak için hizmet veya sanayi sektörlerine yatırım yaparak istihdam sağlamak zorundadırlar. ayrıca islamiyet'in zekatı farz kılması parasını elinde tutan zenginleri yatırıma teşvik edecektir. çünkü parayı elinde tuttuğu müddetçe her sene o paranın 40'ta 1'ini fakirlere zekat olarak dağıtmak zorunda kalacaktır. ama eğer o parayla yatırım yaparsa, mesela bir fabrika kurarsa o külfetten kurtulmuş olacaktır.

demek ki islamiyet temelde para babalarını falan değil, halkı korumaya almıştır. islamiyet kural ve kaideleri ise bugün hiç bir ülke tarafından uygulanmadığı için günümüz şartlarına bakarak konu hakkında yorum yapmak yanlış olacaktır.
dini yaymak evet günümüz anlamıyla bakıldığında emperyalist bir eylemdir, nihayetinde yayılmacıdır ancak ona yağmacı ve sömürgeci demek önyargılı zihinlerin bir sonucu olsa gerek...

tabi ki savaşta düşmandan ganimet alınacak tabi ki düşmanın malına el konulacak bunun adı olsa olsa rasyonelliktir yağmacılık değil, zira belini kıramadığın düşman üç gün sonra sana saldırdıktan sonra kişilerin dini yayma misyonu ne kadar sürebilecektir?

tez sahibi kişi şuna diyebilir neden yayıyorsun kardeşim bu dini bu emperyalizm değil midir? evet sen bundan emperyalizmi anlıyorsan öyledir ama bu olaya ne açıdan baktığınla alakalı sen olaya iktisadi veya siyasi açıdan bakarsan bunun adı emperyalizmdir ancak başka biri olaya dini açıdan bakar ve bunun adı gerçek müslümanlık olur...

tez sahibi bilimsellikten bahsederken emperyalizmin tüm öğelerini göz önüne sermeli ve olayları kendi dönemselliği içerisinde değerlendirerek bu yargıya varmalıdır, zira kervan parçalamış, kadın satmış demeyle önermen safsatadan öteye geçemez...

osmanlı saldırgandı olması gerektiği kadar ve yayılmacıydı ancak bu bir moğol ya da roma yayılmacılığı gibi değildi...tez sahibinin şunu da söylemesi gerekir kanaatindeyim bunu söylerken Osmanlı önce dine davet eder ve savaş olmaması için son noktaya kadar çaba sarfederdi, ki bu politika da o kadar başarılı olmuş olacakki birçok balkan devleti savaş olmadan o bölgenin halkının kendi isteğiyle ele geçirilmiştir ve iddia edildiği gibi sömürgeci ve yağmacı davranılmamıştır ki bugün hala kendi kimlikleriyle yaşayabiliyorlar...
40 yıllık yağmacılığa hümanist anlamlar yüklenerek karşı çıkılan tez.

düşmanın gücünü kırmak için mallarına el koymak stratejik bir hareket gibi görünsede, ortada savaş yokken dahi gayrimüslimlerin kervanlarına çökmek meşru idi.

bir yandan "cennet anaların ayakları altındadır" diye kadınları onore eden islam dini, öte yandan savaşta esir alınan kadınları "ganimet" olarak nitelemektedir. aynı zamanda gayrimüslim kadınların esir alınıp cariye edilmesi veyahut köle pazarlarında satılması hususu nasıl bir stratejidir ki düşmanla ilişkilendirilebilsin. ha tabii kompo teorisi üretmek serbest.

mesela, cennetle müjdelenen 10 şahabenin arasında kadın olmayışı da islam'ın kadınlara verdiği önemin en büyük delillerinden birisidir.
anakronist bir yaklaşımdır. çünkü öncelikle şunu belirtmek gerekir ki günümüzdeki ve yakın tarihteki politik sistemleri açıklamak için üretilen bir terim olan emperyalizmi bir "din" için kullanmak üzerine kuruludur bu önerme. ve müslümanlar ellerinden gelse tüm gayrımüslimleri kurşuna dizerler gibi en kibarca saçma olarak nitelendirilecek örneklerle desteklenmektedir ki, bu tek kimlik dayatma imalı sav tarihe bakılınca ciddi politik krizler ve savaşlar harici dönemlerde asla müslümanların genel karakterini yansıtmamaktadır. bu sav, aynı zamanda önermenin kendi içinde bir çelişkisi olarak öne çıkmaktadır. çünkü emperyalizm çeşitli sebeplerle dayatmalara başvurma eğilimine sahip olsa da, tek kimliğin dayatılması esası üzerinden yürümez. aksine, çok kültürlülüğün ve çok kimliğin bulunduğu ve bunların hepsinin üstün ve sürükleyici olan kişi veya ideolojinin çıkarına tâbî kılındığı bir sistemdir.

emperyalizm terimini günümüzde sahip olduğu bu anlamdan daha geniş bir bakış açısıyla ele alır ve tanımlamasını tarihteki tüm politik sistemleri de kapsayacak şekilde genişletirek bakarsak müslümanların politik sistemleri ile emperyalizm arasında bazı bağlara ya da benzerliklere rastlayabiliriz. ancak bu durum yine de bu önermeyi haklı çıkarmaz. çünkü, islamiyet kendini bir "din" olarak tanımlar ve temel iyi niyet ilkeleri haricinde belirli bir politik sistemi idealize etmez. birincil olarak kişisel inanç samimiyeti üzerine ve ikincil olarak cemaat dayanışması üzerine kuruludur. ikincil temel olan cemaatin, gerekli görüldüğü durumlarda nisbeten pasifize edilmesine cevaz verir. bu yüzden her türlü politik sistem içerisinde ayakta kalabilecek bir yapıya sahiptir. cemaat dayanışmasının baskılardan kendini kurtarabildiği dönemlerde ise doğal olarak politik yönlere de sahip olmak durumunda kalan toplumsal bir güç olarak kendini yeniler. bu gibi dönemlerde şartların gerekliliğinden ötürü tercih ettiği politik sistemin, kendi dönemindeki politik tarz ve gereksinimler doğrultusunda emperyal eğilimler gösterebileceği de muhakkaktır. lakin bu eğilimi, islamiyetin kimliği ile özdeşleştirmek doğru değildir.

islamiyet'in toplum hayatında da inananların haklarını korumak için ihtiyaçları doğrultusunda birtakım ayrıcalıklarını güvence altına alması hakkıdır, adilanedir ve gayet doğaldır. kendini korumayı yağmacılık ve sömürgecilik olarak tanımlamak ise sağlıklı bir değerlendirme değildir.
emperyalizm'in sömürgeci yönü derinlemesine irdelendiğinde arada bariz bi fark olduğu görülecek ve böylelikle çürütülecek iddia.

işin garip yönü belli olguların 2 satırlık sözlük anlamını okuyan herkesin, kendini o olgu hakkında yorum yapacak yeterlilikte görüp tez üretmesi.

hem ona bakarsan bugün suudi arabistan'da şerri hukuka göre yönetilme iddiasında.
şimdi suudi arabistan yönetimine bakıp "islamiyet emperyalizmin uşağıdır" mı diyelim? aklın alır mı böyle bişeyi?
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar