bugün

kader duygusunu aşılayan eylem. rüyanıza hiç tanımadığınız biri giriyor, daha önce karşılaşmamışsınız ne okuldan, ne mahalleden, sinemada rastladığınız insanlardan bile değil. hiç görmediniz onu. bir gece rüyanıza geliyor. öyle sessizce, gülümsüyor. bir iki cümle kuruyorsunuz. sonra değişik bir duygu çöküyor kalbinize. uyuyan kalbinize öyle bir his çöküyor ki, yok ben bu hissi hiç yaşamadım. pozitif bir duygu; tanımlamak zor. fırından alınan ekmeğin ucunu yerken yaşanan zevkin benzeri bir his. acayip bir duygu, aşk desen değil. sonra düş biter, uyanınca bir hüzün kaplar içini. bir daha uyusam gene gelir mi dersiniz. yatarsınız ama o gelmez. nasıl biridir bir daha gelse.

kader düşlerde oyun oynar mı, düşler gerçek olur mu ...
(bkz: sırlar dünyası)
(bkz: mor sakallı dede)
amerika'da rastlanmış olan durumdur. ilginçtir.

http://zayzay.wordpress.c...yasinda-bu-adami-goruyor/
öngörü ve hisler kuvvetliyse muhtemeldir.

bahsi geçen rüya ;
rüyamda tanımadığım ve italyanca konuşan birini gördüm, italyanca bilmem ama rüyada söylenen her şeyi anlıyordum. yaşlı bir adam , odanın içerisine giren cılız ışığın vurduğu köşede oturmuş anlattıkça anlatıyordu , ''karşılaşacağız'' diyordu, uyandım. 4 yıl sonra dedemin evinde fotoğrafını gördüm o idi çok büyük ihtimalle, vefat etmiş büyük dedem yıllar yıllar önce.
görülen kişi hatunsa, kendisine aşık olunma ihtimali yüksektir. rüyalarda çirkin kız olmaz.
zaten çirkin kız yoktur; az votka vardır.
olabilmekte. hatta rüyanda hiç tanimadiğin bi kızı görünce ertesi gün herhangi bi yerde karşina çıkmakta ve ona aşik olmaktasındır.
nasıl bir bilinçaltı sistemidir anlaşılması mümkün olmayan durumdur. bir insanın tanımadığı birini rüyasında görmesi olsa olsa biliçaltıdır.
tekrarlandığında sinir bozucu olan durumdur.
iki gecedir parça parça uyuyorum zaten ve hep aynı yüzü görüyorum. birgün karşılaşırsam ödümün patladığı an olarak geçecektir kayıtlara.
Birde sürekli olanı vardır, zaten ilginç inançları olan insan kişisi artık onun önceki hayatından olduğuna inanır sonra da onu dünyada bulmaya.
muhtemelen yolda gördüğünüz onlarca kişiden biridir aslında.

gözün görme olayı tipik bir fotoğraf makinesi gibidir. her karenin resmini çeker. bu resmin devemlılığını sağlayan beyindir.

yani... muhtemelen yolda gördüğünüz bir kişiyi beyin geçici hafızaya almıştır ve bilinçaltı siz rem uyku modundayken bu kareleri kullanmıştır.

abartmayın.

bilinçaltının işlediği resimdir.
(bkz: fringe)
ruyada görüp kısa bir süre sonra başka bir şehirde tanısıp 4 yıl boyunca çıkıp rüyadaki vahimlikle son bulmuş hikayedir. ilginçtir.
rüya da gördüğün kişiye aşık olma durumunu tetikleyen olaydır.Zira bundan yıllar yıllar önce böyle bir şey başıma gelmiş , o hatunu bir süre aramış ve bulamamıştım. *
Rüya yorumcularından Edgar Cayce, "Rüyalar bilinçaltının tezahürleridir. Bir durum gerçek olmadan önce rüya görülür" demiş bilimsel dayanağı olmayan laf söylemiş bal kabağı zira daha mantıklı bir teoriye göre günlük yaşantımızda farkında olmadan yaşadığımız hadiseler veyahut gördüğümüz yüzler, hem yazan hem yöneten rüya kişisinin bilinçaltı yapımı rüyasına konu/figüran olmakta. Örneğin bilet alırken birkaç saniye yüzüne baktığınız otobüs şöförü ya da yolda gözünüzün önünden geçen kalabalıklardan herhangi bir kişi. görüntüler tekrarlanmadığı için silininceye kadar bilinçaltı çöplüğüne itiliyor Freud'un deyimiyle lağıma...
(bkz: hic tanimadigin birini rüyanda öldürmek)
(bkz: yoksa bilinç altımda bir cani mi yatıyor)