bugün

entry'ler (9)

hakikat

lichtenberg, bir yerlerde "hakikat için, risksiz düşünme özgürlüğü"nden söz ediyor. hiç kuşkusuz, hükümdar tarafından hapse atılma riski olmaksızın hakikati söyleme hakkından bahsediyordur. ancak, virgülü ortadan kaldırdığımızda; "hakikat için risksiz" düşünme özgürlüğü ifadesi çıkıyor ortaya ve her şey daha ilginç hale geliyor: hakikati tehlikeye atmaksızın (hakikatin örtüsünü kaldırma riski olmaksızın) düşünme yetisi. burada, iktidarla kapışarak elde edilen düşünce özgürlüğünün yerini, düşünce özgürlüğüyle kapışan hakikat alıyor. düşünce ile hakikat arasındaki her tür ilişkiden söz ediliyor. hakikati açık etmek isteyen düşünce ile hakikati muhafaza etmek isteyen düşünce arasında büyük fark var. ve unutmayalım ki, insan her ikisini de aynı zamanda gerçekleştirmek isteyebilir.

imkansız takas

eserleri ve düşünceleri tüm dünyada merakla takip edilmiş, sıradışı üslubuyla her zaman adından söz ettirecek olan fransız iletişim kuramcısı jean baudrillard'ın, her şeyin bir sona doğru evrildiği bir dünyadaki sınırlar ve durumlar üzerine sorulan sorulara cevaplar; ve düşüncelerin, arzuların, yaşamın yerine koyulabilecek, onlarla takas edilebilecek kavramlar aradığı; bizleri yaşadığımız çağın ve hayatlarımızın lanetli yanları üzerinde düşünmeye sevk eden kitabı.

kürt olmayan herkesi öldüreceğiz

(bkz: yavaş gel de saçın başın dağılmasın)

rick carlisle

detroit koçuyken epey kıl olurdum kendisine, tabi mehmet okur'a olan yaklaşımı sebebiyle biraz da duygusal bakıyordum sanırım. ama indiana döneminde çok takdirimi kazandı, saygı duydum; özellikle 03-04 sezonu epiktir. sezon sonu dallas'la yollarını ayırıp şekilli bir takımla anlaşmalı. nba'da (popovich'i kenarda bırakıyorum) aktif head coach'lar içinde hiçbir isim için gönül rahatlığıyla carlisle'den iyi koç diyemezsiniz. ve böylesine üst düzey bir hocayı şampiyonluğa namzet bir takımda izlemek istiyorum kendi adıma.

grolsch

üzerinde 400 yıldır değişmeyen lezzet yazarak samimiyetini kaybetmiş bira markası. hollandalıların ürettiğini bu başlığı okuyan insanların yaklaşık 3 dakika önce öğrendiği bira olarak da tanımlanabilir.

later with jools holland

tadı damağımda ile birlikte dünyanın en güzel televizyon programı olmak için kapışır.
tüm bölümlerini eksiksiz bir şekilde arşivimde isteyeceğim nadir prodüksiyonlardan biri.

semih varol

kendi deyimiyle twitter'in kazandıran insanı,
usta kalemşör, büyük ironi üstadı.

yani kolpalıkta limiti genç yaşında o kadar yüksek seviyelere çekti ki;
attığı o sikimsonik tivitleri dahi başka hesaplardan aparması bir yana,
yazdığı kitaba (!) isim verirken bile üretkenliğe olan savaşını sürdürmüş.
yeni türkiye'ye simge seçilecek olsa kendisinden başkası düşünülemez.

indiajiva

çok acayip bir müzik oluşumu, düo. otantik, ruhani ve bir o kadar da yoğun eserler çıkarıyorlar. budist ilahileri birincil lyric kaynakları; haliyle sanskrit dilini kullanıyorlar. başlığının açılmadığını görünce sandalyeden düştüm. fazla bilgi yok nette. baskın enstrüman sitar. biz sizi direk şuraya alalım en iyisi: https://www.youtube.com/watch?v=nt2rzxppwwu

peluş

işte benim stilim jargonunda kürk demek oluyor. sanırım bir şekilde götleri yemediğinden bu sözcüğü kullanıyorlar. hadi şimdiki varoş kızlarında fazla kulağa batmıyor da önceki sezonda üçbin, beşbin liralık olan versiyonları vardı, nasıl bi peluşsa artık düşünün. hayvan hakları bik bik.. he canım.