bugün

entry'ler (260)

vatan şaşmaz

gün yüzü görmüyor ki, zaten. kadın intihar etti.. evliydi, çocuk bekliyordu ve ayrılmakta zorlandığı sevgilisiyle girdiği otel odasında öldürüldü.. yani, "ölünün arkasından konuşulmaz" kuralına riayet etmesek, dallas gibi bir hikayenin kahramanı olduğunu söyleyebiliriz.

bununla birlikte, ortada bir para mevzusu olduğu da kesindi. çok belalı bir çevreden gelen sevgilisinden 2 milyon dolar mı, ne almış ve sonra gidip evlenmiş.. kadın demiş, "hani sen benim sevgilimdin, gittin evlendin.. o zaman paramı ver".. bu da demiş, "senin para deve oldu".. kadın da, "o zaman hep birlikte deve olalım"mdemiş.. uzaktan baktığımda, bana en az masum olan, daha doğrusu ortalığı tek karıştıran vatan şaşmaz'mış gibi geliyor.

2009 model bmw 520d vs 2025 model sıfır egea

yıllardır sadece mercedes kullanan bir insan olarak, egea alın derim.

bmw en az 300'dedir, arabaya bir araba kadar da masraf edersiniz.

"5.20'ye karşı mı?"
" e biz de, a serisine mercedes demiyoruz be, babayiğit"..

büyük kasa iyidir de, o bmw insanın başına çok çoraplar örer.

uludağ sözlük

sanırım, bir iki sene böyle idare etmesini ve sonra kapatmayı bekliyorlar.

ben zaten 50 liralık benzin alıyorum

o zamanlar boşanmamıştım, demek ki, 2015...
2015'te 86 liralık dizel harcayarak ankara'dan izmir'e giderdim.
şimdi 50 liralık benzini içsen, o kadar da zarar vermez.
benim için ekonominin hali budur.
istediği kadar trafik cezası yazsınlar, milleti tedirgin etmekten, iyice bezdirmekten ve sempatiyi azaltmaktan başka bir işe yaramaz..

türkiye'de başarılı bir maliye bakanı olmak, aslında zor bir şey değildir.
"halkın belini bükelim mi?"
- hayır.
"yeni vergi mi koysak?"
- hayır.
"ötv zammı yapiiim mi abime?"
- hayır..
"o zaman para basıyorum."
- hayır.
"eee, ne b.k yiyeyim ben?"
- gereksiz teşvikleri kes, vergiyi zenginden ve hiç vergi vermemeyi adet haline getirmiş esnaf takımından al..

bunları yapmazsan, pompacı tabancaya bastığında 50 liralık benzin akmaz hale gelir.

yazarların en sevdiği ilaç

para... mesela şimdi bir 1 milyon falan ilaç gibi gelirdi.

ayak yüzüğü

genelde natır gibi, iri yarı, çatlak ayaklı, +50 kadınlar takar..

natır: kadın tellak.

israilli bakanın hastane vurmak savaş suçu demesi

"annem anneni genelevde görmüş" lafının tezahürü..

ikizler kadını

ikizler'in geneli kuzudur, kuzu..

fakat az bir kısmı tam anlamıyla yanar döner p.şttur.

claudia s cloud

ben mesela, ikizler burcu olması gerektiğini, doğum gününü bilmeden de tahmin edebilirdim.

true yetkili olursa vaatleri

Hesabını sileceği hususunda noterden tasdikli niyet mektubu paylaşırsa desteğim onundur.

sude bir bottur hesabı yoktur

acaba cevap vermek istemiyor olabilir mi..

hangi sözlük yazarıyla eve çıkarsınız

"Şirler pençe-i kahrımdan olurken lerzan,
Beni bir gözleri ahuya zebun etti felek,"

dedirtecek kadar güzel gözleri olan biriyle..

mercedes benz conecto

ben e200 düşünüyorum.

sözlük sapıkları

iki tane iti şu sözlükten atamayan yönetimin... kalanını herkes gönlünün geçtiği gibi doldursun.

hadi, bunların utanması, arlanması, aile terbiyesi yok..

ailenizden birine "ben uludağ sözlük'te şöyle bir görevdeyim" deseniz, o da bir b.k varmış gibi açıp baksa, insanların suratına bakarken hiç mi utanıp, arlanmayacaksınız.

düşün ki o bunu okuyor

pencereden bakan dilber
ağlayanı güldürürsün
kaşların yay kipriğin ok
vurduğunu öldürürsün

perçem zülüf takımından
ak gerdana dökümünden
geçme mescid yakınından
çok namazlar böldürürsün

cübbeli ahmet in zirai don yorumu

(bkz: zinai don)...

kendi alanında bilgili, hitabet yönü kuvvetli, esprili bir adam ama bilgisini doğru yönde kullandığını düşünmüyorum. yazık...

bakkallarda halen torpil satılması

ben bakkal görmeyeli bir 15 sene alan oluyor. ama g.t kadar dükkana "hipermarket" diyen mahalle arası esnaftan bahsetmiyorum.. köhne, camekanında peynir, sucuk falan satılan, "acaba bayat mıdır" diye tereddüt yaşadığını fark ettiği anda bakkalın, bıçağın ucuna peynir takıp "peynirim iyidir abi" diye sana uzattığı, senin biraz da bu ekmek bıçağının dürtüklemesiyle "ve bir 400 gram" dediğin, veresiye defterinin falan ortada olduğu bakkallardan bahsediyorum.

16 haziran 2025 istanbul da iran yürüyüşü

bence yürüyüşten sonra çok dağılmasınlar. bir posta da, yemen için yürürler, o da aradan çıkar.

kansere çare bulan doktorun evinde ölü bulunması

kansere çoktan çare bulunduğunu düşünüyorum, hem de farklı farklı yollarla.. bildiğim kadarıyla, biri kayda değer bir çalışma yaptığında ilaç firmaları müşteri gibi gidiyor, "çok güzel bir yola girmişsiniz ama bunun çok geliştirilmesi lazım.. biz size (atıyorum) 3 milyon dolar bütçe verelim, bizim laboratuvarlarımızı kullanıp, ilacınızı geliştirin" diyorlar. o an için söylenmeyen ama her iki tarafın da bildiği kısım ise, ilacın kullanım haklarının kayıtsız şartsız firmaya ait olacağı..

işin özeti şu, tarih boyunca 50 tane parlak doktor, yarı yaşındaki asistanını kucağına oturtup, güvertede viski zıkkımlanma hayalinden vazgeçebilseydi, şu anda "kanser aşısını devlet karşılasın" diye cırlıyor olurduk.

çocuk isteyen erkek istemeyen kadın

insan demek ki, bazen; kendi fikrini genelmiş gibi düşünmek istiyor ve bu şekilde kendisini, doğru yaptığına ikna etmeye çalışıyor.

benim etrafımdaki her kadın çocuk istiyor, annelik içgüdüleri aktif olmalı, kimsenin de gözü deformasyon falan görmüyor.

veya sanıyorum, aile kurmaya haiz partner bulma ile de alakalı..