bugün

kagit uzerinde yetiskin olmasina ragmen halen daha universiteli olmanin bilincini kavrayamamis, universiteli havasina bir turlu girememis, sekil itibariyle 20 yasinda gorunen ancak zeka yasi itibariyle en fazla 15 olabilen insanlar topluluguna sarfettigim yakistirmadir.
kişinin üniversitede hissetmesi için bulunduğu ortamın da üniversite ortamı olması şarttır.aksi takdirde değil lise, ortaokula kadar iner bu seviye.
kimlik değişimini tam olarak yaşayamamış insandır.
evet evet bu benim. üniversiteyi kazanalı 4 sene oldu ama anlayamadım hala okula giderken lise gibi geliyo. çünkü 4 senedir hergün 8 45 te okula gittim. sıkıldım artık bu düzenden. ben kendimi ders saatleri olarak lisede görüyorum.
genelde kızlar çıkamaz bu psikolojiden. konuşmaya tanışmaya gittiğinde hala konuşmaktan tırsan tiplerdir. anca bakarlar.
üniversiteye gelmiş bir öğrenciyi kaldırıp soru soran, kendisini hala ilkokul öğretmeni zanneden öğretim görevlilerinin oluşturduğu öğrenci modelidir.
meslek yüksek okulu öğrencisidir. malum çoğu meslek yüksek okulu ilçelere yayılmış durumda. birde eski kamu binalarından bozma okulları varsa lisedeki o tahta 2 kıçlık sıralara oturmaya devam ederler. anfi'yi broşürlerde görmüşlerdir.
ülkede üniversitelerin maalesef birer yüksek lise haline gelmesiyle meydana gelen öğrenci tipi.
hazırlık okuyan öğrencilerdir.
ankaralı olup, gazi üniversitesi teknik eğitim fakültesinde okuyan öğrencilerdir.
(bkz: el ele gezen kız grupları)
(bkz: özgüven eksikliği)
(bkz: ders notlarını kimseyle paylaşmayan çalışkan kız)