bugün

öğrenci olup yemek yapamamaktır.
sırt ağrır, sancıdan ayakta duramazsın, sabahtan akşama kadar okuldasın, geliyorsun eve akşam annen yok yemek de yok. sıkıntılarla savaşmaktır.
akabinde yine menemen yada makarnaya kesin dönüş yapmaktır..
gayet normaldir.öğrencimize bu konuda zaman tanınmalıdır.başarıya ulaşacaktır.
öğrenci ya cebi deliktir bunların; ya içkiye, ya kıza, ya bara, ya biraya, ya muhtemel harcanmış olacak bir çok seye giden paranın arta kalanı ile ile alınmış yumurta, makarna, domates, salca vs vs...ama nafile yaktı bizim kerata emeği. on kuruştu oğlum o harcanan, yanan , ziyan olan. tencereyi mi yesek?
sonrasında kahvaltı yapılacak hadisedir.
bu yüzden sınıftan samimi bi kaç kız arkadaş lazım her zaman.
çok normaldir.
suları kesilip banyoda köpüklü kalabilmeleri kadar doğaldır.
-lanet olsun adamım, mutfakta biri yemek mi yapıyor?
+sakin ol joe, öğrenci bu yemeği bulup yakacaktır.
-daha fazla dayanamıyorum josh, ver şu pergeli bana!
+yapma jooooooooooeeeeee!!!!!
(eline pergeli alan joe bütün yemekleri yakar)
+peki şimdi ne yiyeceğiz joe?
-merak etme, kızlar gelirken pizza ve türk baklavası getirecek...
En azından yapmaya yeltenmiş. Bu da bir olay.
yemek yapacak malzemeyi bulamayan öğrenci için bir hayaldir.

not: oğlum yemek lan yemek, ne makarnası. bir öğrenci için makarna rutindir. yemek dediğin, kuru fasulyedir, nohuttur, patlıcan kebaptır *, fırında patates tavuktur.

not2: canın çekiyor değil mi? "keh keh keh".