iki ucu keskin bıçak olan ötenazi konusunda, hiçbir zaman bir anlaşma sağlanılanamaz. dinin, hukukun, sosyal çevrenin ve kişinin özgürlük haklarının çatışmasına en güzel örnektir belki de ötenazi.

bireyin, kendi isteğiyle hayatının sonlandırılması işlemi; kendilerince onurlu ölüm'dür.

açıkçası ötenazi hukuki olarak yasallık kazanmalı. en azından belirli sınırlar çerçevesinde.
birey kendi hayatına son verecek gücü olsa zaten; adı intihar olurdu, ötenazi diye bir kavram var olmazdı.
bundan sonra devreye inanç giriyor tabi. allah ın varlığına inanırsan zaten böyle bir durumu da kabullenirsin bu da benim sınavım dersin. ya inanmıyorsa peki adam, zorla yaşatamazsın ya bu onun tercihi. sosyal çevreye gelince tabi ki ailesi arkadaşları asla istemezler böyle bir durumun gerçekleşmesini. fakat o bireyin gözlerinin önünde her saniye ölmesine nasıl müsaade edecekler. çok istiyorsa ben ses çıkarmam arkadaş.

(bkz: mar adentro) *
ne diyor ramon'un babası:
-insanın çocuğunun ölmesinden daha kötü bir şey varsa, o da onun ölmek istemesidir.

adam haklı ben çocuğumun böyle bir durumda ölmek istemesine üzülürdüm kahrolurdum. ben onu her haliyle severdim çünki yatalak olsun ya da ne bileyim sadece nefes alsın yeter ben onu yaşardım. ama ya o bu durumu istemiyorsa her geçen saniye kendini daha da çaresiz hissediyorsa ve gönülden can-ı gönülden yaşamının sonlandırılmasını istiyorsa. kendim için onun böyle acı çekmesine göz yumamazdım herhalde.

ötenazi yapılır ya da yapılmaz. herkesin görüşü ayrıdır ki sadece bir kaç ülkede tamamen yasal. bir çoğunda kısmen yasal. ülkemizde ise yasak. ne denir ki!. umarım kimse böyle kararlar almak zorunda kalmaz.

not: filmden kısa bir kesit. ramon'un sonunda hedefine ulaşması. belki de ilk defa gerçekten mutlu.

http://www.youtube.com/watch?v=KrhPm5rx8SY&feature=related