bugün

uludag sozluk formasini sırtıma gecirdiğimden beri başıma gelen durumdur. yaklasık uc defa caylak oldum. fakat beni caylak yapan kim ise 'arkadas sen su su sebepten ötürü su kadar gün caylak oldun' diye tebligat göndermemiştir. bunu sirf ben değil bir cok yazar arkadasimdan da duydum.

hukiki mantikla dusunuldugu vakit curum isleyenin neyden ceza yediği ve ceza süresini bilmesi en buyuk hakkıdır. fakat gel gelelim uludag sozlukte üsengeclikten midir, yoksa ceza kesen modun basının agrimasini önlemek için midir, yoksa cok mesgul olmalarindan midir, sebep neyse artik yönetim bu alışkanlıgı pek kazanamamiştir.

hepinizin de farkında oldugu gibi uludag sozluk hergecen gün buyukmektedir. fakat bu buyume kurumsallama ve istikrar olmasa, en azindan bir düzen olmazsa ergec gümleyecektir. cünkü bu yagmur hep böyle yagmaz.

hadi elestiriyoruz bu işin formulunude söyliyelim. yönetim rumuzu altinda bu tebligat yapilabilir. bunu yapmak zor olmayacağini düsünüyorum ve bunun yururluge girmesi ile uludag sozlugun demokratik bir ortaminin katmerleneceğini düsünüyorum.
uludag sozluk moderasyonuna yakistirilamayan bir ayiptir.
(bkz: olmadı gençler yakışmadı bu)
o zaman yaşasın diktatörlük!!! *
keyfi bir uygulama olduğunun kantıdır.
aynı zamanda, sözlükten soğumama neden olan durumdur.
- Tebligat istiyoruz. Nedenlerini istiyoruz.
+ Sen biliyorsun ne bok yediğini.
- Eyvallah.