bugün

J.P. Donleavy romanıdır. YKY'den çıkmıştır. Zevk ve sefayla dolu bir mirasyedi hayatına kavuşmak umuduyla, kendisinden nefret eden varsıl babasının ölümünü bekleyen, dünyaya karşı tek silahı, yaratıcı/kıvrak zekası, ahlaki değerleri hemen hiç kafaya takmaması ve sınırsız alay gücü olan, sözüm ona hukuk öğrencisi, beş parasız, sorumsuz, ayyaş ve serseri - bu arada evi ve çocuklu!- Amerikalı bir genç adamın, çoğu Dublin´de geçen sefil, fakat canlı hayatını tasvir eden Zencefil Adam, kesinlikle okuru şımartan, ondan pasif bir biçimde, yalnızca anlattığı öyküyü takip etmesini, gerisine karışmamasını isteyen bir yazarın elinden çıkma bir kitap değildir.. Aynı paragrafta dahi anlatıcının değişmesi, zaman zaman şiirsel/imgesel bir dil kullanılması, romanda önemli bir yer kaplayan, Zencefil Adam/Sebastian Dangerfield´ın yakın arkadaşları ve beraber olduğu kadınlarla diyaloglarındaki yaşama ve her şeye ilişkin son derece incelikli yorum, espri ve göndermelerin kavranabilmesi için dikkatle ve sindirerek okunması gereken bir kitaptır. Kanımca kitabın arka kapağındaki tanıtıcı yazılar biraz fazla iddialı ve yanıltıcı olmuştur. Başarılı bir roman olmakla birlikte, kitabın, 20. yüzyılın en çok okunan ve tartışılan romanlarından biri olduğu iddiasını abartılı buldum. Bana göre kitabın başarısı, roman karakterlerinin, doğal ve kusursuz diyaloglar yoluyla ete kemiğe büründürülmüş olmalarında ve yazarın ışıltılı/sorgulayıcı zekası ve ironik yaklaşımının romanın bütününe kattığı enerjik atmosferde aranmalı.
kitap fuarında ucuza bulduğum hemen o gün okumaya başladığım kitap.
Kitapta temel olarak iki kişinin hayatı anlatıyor diğer kişiler baharatır yada yan roldür.Ana kahraman Sebastian Dangerfield ve en yakın arkadaşının hayatı irdelenmekte.iki kişi bir birine zıt kişiliktir.Sebastian Dangerfield amerika kökenli bir irlandalıdır. amerikada yaşamasından dolayı konuşması irlanda aksanı değil( burda anlıyoruz ki irlanda da ingilizce konuşuluyor keltçe meltçe konuşulmuyor)ingiliz aksanıdır. bu aksan Sebastian nın çok işine yarayacaktır.onu irlandada birin sınıf vatandaş yapacaktır.

Sebastian tutarsız çapkın alkoliktir.ama arkadaşı tam tersidir irlanda aksanı ile konuşur kafasında sürekli kadınlar olmasına rağmen bir sihtaf bile yapmaz ikisinin tek ortak noktaları ise ikisinin beş kuruşsuz ve hiç bir işte civi tuturmalarıdır.

kitap bitine kadar Sebastian ı başı boşluk aymazlık iradesizlik içinde buluyoruz hiç bir şey yapmayan var olanı tüketen biridir abim
tabi kitabın arkasında söylendiğinin tersi Sebastian hiç sevmiyorsunuz.ama atmosfer olarak irlanda yı anlatması irlanda nın ingiltere göre çok fakir olmasını ingilizlere göndermeler çok güzeldi.

kitap bana çok (bkz: j d salinger)in kitabı (bkz: the catcher in the rye)hatırlatı.