bugün

Belki yalnızsın... ama öyle kimsem yok yalnızlığı değil;
Var, ama yok gibi yalnızlığı.
Belki hayalini kurduğun yere hiç varamayacak olduğunu düşünüyorsundur, yeni anlamışsındır belki...
Belki en büyük sevincim dediğin şeyler aslında birer balonmuş ve zamanla söndüğünü, sönmek zorunda olduğunu yeni öğrenmişsindir ama bir şey yapamadan, yani bu kez farkında olduğun için daha da sızlayarak yaşamak zorundasındır...
Belki hiç olmadığın kadar mutluyken birden her şeyi kaybetmişsindir ve toparlanmaya çalıştıkça daha da batıyorsundur...
Belki borç harç içinde ve yarın yine aynı lanet sorunlarla uğraşacağını düşünüp duran kafadasındır...
Belki bir illetin avcunda kıvranıyorsundur; sen ya da bir sevdiğin...
Belki daha fazla acı çekemem dedikten hemen sonra dahasını görmüşsündür...
Belki mucizelere inanmadığın halde sürekli peşlerinde koştuğun için hayatın koca bir paradokstan ibarettir ve sen bundan nefret ediyorsundur; yani kendinden...
Belki sürekli kötü haber alıyosundur; bir gülüşe on gözyaşı döküyorsundur...
Belki,
"Bütün ıslanmışsın, tüylerin ürperiyor"*...
çok şükür kötü bir günü geride bıraktık, sırada daha kötü günler var amk.
görsel (bkz: hiç güleceğim yoktu)
Çok şükür kötü bir Pazartesi'yi geride bıraktık. Sırada daha kötü Pazartesi'ler var.

Nedir bu Pazartesi'lerden çektiğimiz bizim..
Sistem böyle ilerliyor yapabilecek bir şey yok.
Hatırlanan gerçektir.

Yapacak birşey yok.
(bkz: kendini gerçekleştiren kehanet)