bugün

tabi ki hepimiz yapmışızdır. Yazarların yaptıklarının bütününe denir.

Benden başlıyayım :

5 yaşında annemin 20 kişilik bir misafir grubu için yaptığı çorbanın içine terlik ile çorap atmiştım.

Komşunun arabasının egzozuna elma sıkıştırmıştım

komşunun arabasının arkasına teneke bağlamıştım

Komşunun arabasının kaputunu açık bulup yağ bölümüne patlayan şeker atmıştım. ( hepsi farklı komşu ve az dayak yememiştim bu olaylardan sonra )

Küçükken dayımın at çiftliğine gitmiştim. küçüğüm tabi elimdeki yaklaşık yarım metrelik çubuğu en azgın atların arkasına (siz anlayın işte) sokmuştum. En son hatırladığım atın bana tekme attığı ve o günden bugüne dudağımda bir yara var adam akıllı bıyık bile bırakamıyorum

5 yaşlarındayım o zaman bizim eve annemin akrabaları gelmiş gelirken kendileri yetmezmiş gibi çocuklarını da getirmişler. iyi tamam hoş ama çocuk benim yarım parmağım kadar olan askerlerimi tükürükle doldurduğu bardakta yüzdürmeye çalışıyor. Çok sinirlendim. Çocuğu futbol oynamak için bahçeye davet ettim. Benim çete hazır-ol da bekliyor.(5 yaşlarındaki çocuk çetesi ).Çocuğu köşeye çekip boncuklu tabancalarla taramıştık.

9 yaşındayken babamların doğdukları köyde Taş gibi bayat köy ekmeği ile kuzenimin kafasını yarmıştım. Hala izi durur çocukta
-yaban arılarının ayağına uzunca dikiş ipliği bağlayıp salmak kaçarken tekrar yakalamak.
-arı yuvalarına birilerinin geçmesine yakın çubuk sokup uzaktan seyretmek.
yaramazlık kim yapmamıştır ki? taksiciyi arardım bi kaç apartman öteye taksi isterdim.. taksi gelirdi beklerdi beklerdi giderdi.. sucuyu arardım karşı apartmana su istetirdim. sonra sucunun gelip kapıdan geri dönmesini izlerdim, kahkahalar atardım..çok eğlenirdim..
çocukluk işte.. şimdi olsa olayın duygusal boyutuna bakardım yazık değil miydi o sucuya taksiciye.. ama o zamanlar bunları düşünemeyecek kadar çocuktum..
su bidonuna baloncuk yapmak için tükürmek..
*
Bakkala kızkaçıran atıp kaçardım ama ondan sonra 1 hafta ekmek vermezdi bana anneme söylerdi.
Geçen yaz teyzemin güvenipte hadi evladım git kuzenlerinle burger king de bişeyler ye diyerekten kredi kartını bana vermesiyle başlamıştı. Burger kingde ne alıcaksınız diye soran adamın mal oluşunu hiç unutmuyorum, 3 kişiye 120 milyonluk menü yedirdim.
kahrolsun emperyalizm.
aile yapısına ve yetiştirildiğin ortamın rahatlığına göre değişir. bu şartlar altında yaptığım en büyük yaramazlık klozet kapağını yakmak olmuştur. amacını kavrayamayacak kadar küçük olmamın yanında söndüremediğim ateşin bir müddet sonra dumanından etkilenmem o gün itibariyle bir olgunluk mertebesine eriştirdi beni.
(#10716680)
(#10716825)
- bir gurup velet askeriye içine gizlice girip zamanında tatbikat alanı olan yerde ezilmiş ama patlamamış roket atar mermisi bulup daha sonra kimin olacağına karar veremeyip satmaya kalkmak. hemde satmadan önce keser ve çekiç yardımı ile ezme girişiminde bulunmak.
tabi elemanları kandırdım benim oldu. hemen çok sevdiğim bodruma sakladım. tesadüf babamın bulması sonucu her şey bitmişti. sonuç baba tarafından hunharca dayak yemek.
adam panik,heyecan ve korku içinde konuşamamıştı bile sadece dayak attı.
hayatta yapıp yapabileceğiniz en büyük yaramazlık, kendi kimliğini aramak ve onu bulmak diye düşünüyorum.
benim yaptığım en büyük yaramazlık bu olmuştur.
hayat denilen insanlardan örülü dev hapishane, kimliğini bulmuş yaramaz çocukları hiç sevmez.
zillere basıp kaçmaktır..çok zevkli oluyor..
- Yine askeriye içine gizlice girip mahmut bey yolunun kenarına gizlenip. yolun tenha olduğu vakit büyük taş ve toprak parçalarını yola atıp geçen arabaların yavaşlaması sağlanırdı. mecburen yavaşlayan arbalara en az 15 kişilik grup tarafından cephane olarak hazırladıkları toprak parçaları atılıp kaçılırdı.
- orta bire giden bir velettim. aynı olayı defalarca yaptım. acayip zevkli oluyordu.
ama birgün yakalandım. olaydan yırtmam çok zor oldu insaflı biriydi belkide polis çağırmadı. bidahada yapmadım. çünkü yanıma bu işi bidaha yapıcak kimseyi bulamadım.
oyuncak arabaları sevmediğim ve ben casper izlemeyi bitirdiğim halde evde kimse uyanmadığı için oyuncak arabayı alıp ocağın üstüne koyup, artık nasıl yaktıysam yakmam ve mutfağın kül olmadan kurtarılamayışı.
annemin bedduası da kulağımda çın çın.

''senin de senin gibi çocuğun olsun emiii''

bir diğeriyse eve boyacılar geldiğinde benimde boyamak istememe izin verilmemesi yüzünden, ertesi sabah bütün duvarları pastel kalemlerle boyamam ve yeniden boya yapılması. annemin dediği yine aklımda.

''seni doğururken ne günah işledim''
çocukken yukardan aşağıya arkadaşlarımın üstüne balkondan işerdim.
5 yaşındayken her yere peşimden gelen hatta tuvalette bile rahat bırakmayan kedimin kafasına terlik ata ata garibimi öldürmüştüm sonra da üzüntümden yataklara düşmüştüm. şimdi nerede kedi görsem önünde saygıyla eğilirim yiyecek ne bulursam veririm.
ünirversitede oda arkadaşımın şampuanına işemiştim.

not: pişman değilim. haketti orospu evladı.