bugün

HÜKÜM SÜRDÜĞÜ DÖNEMDE iKi BÜYÜK DiNiN iKi AYRI MERKEZi iSLAM HALiFESi MISIRDA VE HRiSTiYAN PAPASI iTALYA DA . AMA YAVUZ SULTAN SELiM TERCiHiNi MISIRDAN YANA KULLANMIŞTIR. TARTIŞILIR. AMA ANLAŞILIR MI BiLiNMEZ.
8 yıllık padişahlığı döneminde hiç batıya sefer yapmamış yavuz sultan selim' in anormal olmayan bir fethidir.
yavuz sultan selim in senden, benden yani hepimizden daha iyi bildiği bir konu.
internetten imparatorluk yönetenlerin tartışacağı ancak zor anlayacağı bir iştir.

inancın yayıldığı coğrafya üzerindeki hâkimiyetin ne anlam ifade ettiğini kavrayamamış sivilceliler bunu tartışır ancak.

çok alakasız gibi duracak ama ne demek istediğimi anlayacak çıkar elbet.

alfabelerin hangi yolla yayıldığını bilenler, Yavuz'ın neden mısır'a gittiğini bilirler.

bir de tabi bu inanç dünyasının etkilerini, anadoludaki türkmen aşiretlerinin gönüllerinin nereye aktığını, yerleşik hayata geçişlerini, osmanlıyla başkaldırılarını, bozulan, dağılan osmanlı paşalarının yönettiği orduları, şah'ın anadolu'nun içlerinden başlayan garip hayat hikayesini bilmeyenler tartışır bunu.

tartışın gençler, daha öğrenecek çok şeyiniz var.
asıl tehlikenin doğudan geldiğini düşünmesinden dolayıdır. **
8 senecik yeğen, bir 8 sene daha kalsa herşey olabilirdi. çünkü sultan istanbul'dan çıkmadan yeni tersaneler açılmasını emretmiştir.
şia tehlikesi de doğuya yönelmesinde etkendir.
çünkü o yıllarda mısırdaki altın tüm avrupadan çıkmazdı.