yasiyormus taklidi yapmak

iki yüzlülük belki! belki de salaklık! her sabah, kişinin içinden gelmemesine karşın tıraş olup işe gitmesi! ya da bir kadının gelecek müşterilere hoş gözükmek için saatlerce makyaj yapması!
birileri incinmesin, birileri kırılmasın diye, toplum denen en boktan olgudaki birileri huzursuzluk duymasın diye huzur kelimesini sonsuza kadar kendi kelime litaratüreünden çıkarmak!

yaşıyormuş taklidi yapmak!

ismini dahi kendin seçemediğin bir yaşam olgusunda varolmaya çalışmak! bir vergi numaranın olması! kimlik numarasına sahip olmak! dinini, dilini, cinsiyetini, medeni halini, kan gurubunu belirten bir kimliğe sahip olmak!
oysa ki, mutluluk için bileklerini kestiren adamlar tanıdım ben! mutluluk için, dünyayı yakabilecek kişiler gördüm!

yaşıyormuş taklidi yapmak!

zor olan! her gün doğumu başlayıp, insanlar uyuduğunda son verdiğim! beni binlerce kez öldüren! ruhumu paramparça eden! sıkıldığım!

az kaldı ama!

bir sabah, son vereceğim! belki tek kurşunla! belki de inadına yaşayarak! toplumun olan her şeye, topluma karşı hayatımı sürerek! insanlar beni linç etsin diye! içimdeki soyut acıları somut acılarla değiştirmek için!

az kaldı!

çakalların toplandığı bir meydanda bir gün ortaya fırlayıp bu oyuna son vereceğim! sıkıldım taklidden ve taklitçilikten! perde yırtılmalı artık! gerçeğin sert yüzüyle ruhumu tahriş etmeme az kaldı!

yaşıyormuş taklidi yapmak!

bir kişinin kendisine yapabileceği en büyük kötülük!

aslında isin ozune inilirse ortada bir dayatmıslık var.
neden?
hic bilmedigin bir vucutta dunyaya gelmek, hic tanimadigin insanlarin akraban olmasi
neden?
bir secme sansının olmamasi, kader denen o boktan seyin insanin elinde hicbir zaman olmamasi
neden?
bir gece derin uykusundan uyandırlıp 5 yasındakı cocugun basına sıkılan mermi.
birgun bir yerlerde lokmandenen bir kisinin aci cekmesi, hayatini hic kabul etmemis olmasi
neden?
afrikali cocuklar sizce dogmak isterlermi, hic isik gormeden hic hicbirsey gormeden.
belkide terslik bende yapamadim bu duzende
yavuz cetin

kısaca zombileşmek olarak tanımlanabilecek durumdur.

sadece başkalarının hayatında yaşamaktır...

(bkz: maskenin içinde)

hayat fonksiyonlarını otomatiğe bağlamaktır.

filistinde bir çocogun tahtadan silahını israil askerlerine doğrultmasıyla cocugun bir israil silahından cıkma kursunla sonu gelmiş olması gibi.

aslında rolü önceden ezberletilmiş yalandan yapılmış kuklalarız biz. kimimiz baş rol kimimiz figüran kimimiz hala sıra bekliyor...

çok da takmamak gerek.. aldığın bir nefeste yenilendiğini farketmek, ölü derileri atmak sırtından belki bir sabah kuş cıvıltılarının üstüne...

hayat hafife alınamayacak kadar basittir zira.

çevresine karşı duyarsız olan insanların yaşam tarzıdır.