bugün

bir yalnızlıkla akraba olmak değildir.
Sebepsiz sen'sizleşmektir efendim.
Gün be gün psikolojinizin değişmesidir...
hiçbir insanız başaramadığı şeydir.
Kışın soğuk havada ağzından çıkan buharın karışacağı kişiye sahip olmamaktır.
Bazende yalnızlığı secmektir.
iyidir bazen yalnızlık, düşünmezsin mesela. merak etmezsin. neden aramadı, mesaj atmadı diye endişelenmezsin. umarım iyidir diye için içini yemez.
bir şeyleri yerine koyamıyorsan illa o olacaksa ve yoksa, yalnızsın. ayrıca onun yokluğunu hissettiğin sürece yalnızsın.
çoğu kişinin kendini kandırmasıdır. Evet herkes değil belki ama çoğu kişi kendisini kandırır.

Yanında ailesi, arkadaşları seven insanlar vardır ama halen kendisini yalnız olarak nitelendirir. Yanında gerçekten hiç kimse kalmadığı zaman ancak bunu söyleyebilirsin.
yolda olmaktır sonu gelmeyen.
oyle bi kaç gunden olunacak şey değil yalnızlık..

evime oda arkadaşı almadan evvel 1,5 sene kadar yalnızdım. kendimi zamanında arkadaş ortamından soyutlamak zorunda kaldığım için gune gun vakit geçireceğim insanlar da yoktu. unıversıteye de gidip derse girip çıkıyodum. bazen haftalarca derslere bile gitmiyordum. evden sadece market alışverişi ve faturaları ödemek için çıkıyordum. ve tabii 2 ayda bi ailemin yanına gitmek için. neyse ön bilgiler bunlar.

asıl durum ise butun gun evde hiç kimsenin konuşmaması bir insan nefesi dahi duymamak zamanla psikolojini bozmaya başlıyor. evden çıkarken tv yada pc yi açık bırakıyordum ki döndüğümde evde birilerinin sesi olsun. bazen konuşacak insan olmadıgı için kendı kendıme notlar yazıp oralarda tartışmalara giriyordum. kendimle!

bir sure sonra yazmaktan vazgeçtim. bu sefer pc den video gunlukleri oluşturdum. 1-2-3-4 derken artık gunde 3-4 kere video yapar olmuştum. hayatımda açıklayamadığım birçok durumu o videolarda açıklıyordum. tabii kimseye. sadece o ekrana bakarken tek oldugumu gördükçe sıkıldım. bir arkadaş edindim. artık bişiler anlattıkça yanımdaki arkadaşıma sorular sorup esprilerine gülüyordum. arkadaşımın adı bende kalsın ama benı gerçekten anlıyordu. yorum yapmaktan çekinmeyen ama her zaman dinleyen birisiydi.

aylık alışveriş yaptıgım için sadece sigara almaya bufeye ınıyordum. bir sure sonra sigaraları toplu alarak gunlerce evden çıkmamaya başladım. ne de olsa kimse görmücek diye adam akıllı kişisel bakımlarımı da yapmıyordum. ancak kendimden tiksinmeye başlayacak kadar oldugunda duş alıyordum. evimi topluyordum yahut küllüğümü boşaltıyordum. tiksinmeyin ama zamanla her şeye alışıyorsunuz.

zaten popüler kulture karşıyken tv artık midemi bulandırıyordu. yabancı dizilere sarmıştım. gunumun 16 saatini dizilere harcayıp yatıyordum. oturdugum yerden kalkmadıkça yatağımda çökuntu oluşmuştu.

ha bi de işin en kotu yanı var. yalnızlıga adım atmadan evvel çok sevdiğim bir kız vardı. hala seviyorum. aşırı inişli çıkışlıı bir ilişkimiz vardı. normal bi insan tartışınca ya da kavga edince sağa anlatır sola anlatır ya da içine atar rahatlmak için. içine atanlar arkadaşlarıyla takılıp o hissi absorbe edebilirler. ben ise içime atmak zorundaydım.

uzaktan ilişki oldugu için kimse halimi göremezdi.

birkaç ay sonra artık dayanamıyordum. kimseye anlatamıyordum. bırak onu kendi kendime bağıramıyordum bile. çunku delirmiş gibi olmak istemiyordum. artık sınırlerımı sağı solu dağıtarak gideriyordum. sadece kız meselesi değil. dışarda bırısıyle tartışmış yahut kavga etmişsem evde tekrar sinirimi çıkarıyordum. bir gun elime bardak geldi. fırlattım. toplarken elimi kesti. hoşuma gitmişti.

yalnızlıkta çektiğim acıdan dolayı mutlu gorunmeye çalışan ben artık her kesikte mutlu olan ben olmuştum. avucum zaten çizgilerle dolu oldugu için başka yerlerime yapmıyordum. ailem gorurse diye. abartı olmasın ama beyaz bornozumdan krem duvarlara kadar her yerde kanımın izi vardı.

bir sure sonra onu da bıraktım. okul ise artık onemli değildi. diziler bitti filmler başladı. onlar bitti tv ye dondum. kitaplara daldım bi ara onlar da bitti. zaten gunde 2 paket sigara yuzunden gıdım gıdım yiyip faturaları zar zor oduyordum.

baya uzattım ama yalnızlığı anlatmak o kadar kısa olamazdı. umarım anlamışsınızdır. yalnızlık ilk zamanlar çok güzel olan sonra ise insanın kendisine olan saygısı ile beslenen bir canavar gibidir.
Kalabalıklar arasında yürürken insanların sana çarpa çarpa yanından geçip gitmesi. Yalnız gece saat 03.00'dır ve 03.00 acı kahvesi ile sigaradır, yalnızlık herkesleşmemektir, fazla sorgulamaktan inancını yitirmektir ve en kötüsü de sevilmemek değilde olmayan birini bile sevmiyor olmandır.
görsel
insan doğasına aykırıdır.
Hayat, ancak sevdiklerimizle güzel ve anlamlı.
Bazen ağlatandır. BazEn öyle zamanlar olur ki sarılıp ağlayacağın bir insan ararsın yanında. Ama ne zaman bunu desen yanında bir Allah'ın kulu olmaz.
Tek başına olmanın yanı sıra,
en suskunundan Solgun hayaller ve en acıtanından kalp kırıklıkları
içeren bir tercih meselesidir..
ikiye ayrılır; zoraki yalnızlık ve tercihi yalnızlık.
Kötü hissettirir. Etrafında seni seven düşünen herkes varken bir kişinin yokluğu yalnız hisettirir.
kalabalıklar arasında tırmanarak giderken fark ettiğim gerçek. bazen içip insanların arasına karışıyorum çok tuhaf oluyor. o kadar para verdim bir gol de ben atayım diye forvete çıkan halı saha arkadaşı gibi hayat. yalnızız yani.
Yalandan gülmek
Insanları bilinçli olarak pohpohlamak**
Görünce görmemezlikten gelmek, o da görmemezlikten gelirse sorun yok. Görüp de selam verirse "ay canım dalgınım kusura bakma" demek.
Hiç bi tarafında olmayan, ilgini çekmeyen onlarca şey dinlemek.

Keşke yalnız olunabilse. Böyle etrafınız dolu ama boş olduğunda işkence oluyor. Yalnızlığı tercih ederdim.
gerçekten yalnız olduğun için yalnız olmazsın,
ilgi beklediğin insan ilgi göstermezse yalnız olursun.

kimseden ilgi beklemiyorsan sen zaten seversin yalnızlığı.
Çok yalnızım ya! O kadar yalnızım ki, kendi kendimle konuşurken laf lafı açıyor.

Mesajlaşmasak mı?
Kaybedenler kulübü ' bunca insan yalnızken neden bunca insan yalnız' replğini hatırlatmıştır.
Hiç çekilmiyor.
yalnızım, ben bunu hiç istemedim.
yalnızlığımı kabullenmek beni özgürleştirdi
ama sensiz özgürlük, mutluluk vermiyor.
neden diye sordum kendime,
anladım ki az olan yetmiyor.
azı kabullendim,
gördüm,
sensiz vakit geçmiyor.
gözlerim bakar durur,
ufukta gölgen durur,
o bile sırtını dönmüş,
yalnızım hayat bitmiyor.
yalnızlık iyidir.
bunca hal bilmezin arasında.