bugün

açık konuşup içimi dökmek istiyorum, çünkü sana karşı hissettiğim sinir yüzünden kendimi sikme derecesine geldim.

ben iyiyle kötüyü, yanlışla doğruyu ayırt edebildiğim yaştan beri beşiktaşlıyım. başlangıcı nasıl oldu bilmiyorum ama sanki doğuştan böyle doğmuşum gibi hissediyorum. benim için üst kimlik her daim beşiktaş ve beşiktaşlılıktır. ben ki eski sevgilimin yeni sevgilisi beşiktaşlı diye sempati duyarım çocuğa, son sigara paramla yenileceğini bilsem de kahveye gider maçını izlerim, evimi ailemi özlediğimden çok yeşil sahada formamızı görmeyi özlerim, hayat herşeyimi alıp götürse de, tek bir gol haberiyle bile gülümserim tutamam kendimi. adeta siyah-beyaz, olmayan eşim doğmamış evladımdır benim.

hiç bir duygu bu sevgiyi bastıramaz sanırdım ama yanılmışım. sayın demirören senden o kadar çok nefret ediyorum ki, artık canımın yarısı beşiktaş'ımın sen olduğun sürece başarılı olmasını istemiyorum. belki bi mağlubiyet daha alırsak defolup gidersin diye daima bir umut var içimde. gelen şampiyonluğa bile sevinemediğimi, seni o koltuğa yapıştıran her nedene delicesine sinir olduğumu çevremdeki herkes bilir. her gün istifa edersin diye güne umutla başlıyorum sayın demirören. ama nerede sende o şeref? nerede sende o kadar beşiktaş sevdası? sen zerre kadar beşiktaşlıysan ben götümü boğaziçi köprüsünde siktirmeye razıyım. sen beşiktaşlıysan ben senelerce boşuna kendimi kandırmışım bu sevdayla. aslında biliyor musun sen tek başına bu kadar nefreti bile kazanacak yetenekte değilsin. senelerce yaptığın rezilliğe rağmen seni o koltuktan yollayamayan camiaya bu isyan biraz da.

ota boka milyon dolarlar harcayıp kulübü kendine borçlandıran hırsız adam. başarısızlıklara gösterilen tepkiyi bile kabullenmeyip taraftarı temizleyeceğini iddia eden yüzsüz adam. onlarca söz verip tutamayınca hiç utanıp sıkılmayan arsız adam. içinin karaltısı yüzüne yansımış tipsiz adam. istifa edecek kadar bile onuru bulunmayan çapsız adam. en küçük galibiyet de dahi koskoca beşiktaş başkanı sıfatıyla salya sümük ağlayan utanmaz adam. türkiye kupasını kendine hedef koyabilen vizyonsuz adam. konuşmayı, yönetmeyi, oturmayı, kalkmayı bilmeyen görgüsüz adam. 6 senede kulübü her cephede tarumar eden içimizdeki irlandalı. yazıklar olsun seni o koltukta oturtanlara. taraftarın yüzde yüzü tarafından istenmediği halde o makamda kalmak ancak senin gibi yüzde yüzsüzlerin işidir. sen benim içimdeki en büyük sevdaya her gün tecavüz ediyorsun.

senden nefret ediyorum yıldırım demirören,
elimden gelse neler yapmazdım.
iki kelime ile;

defol ulaann !!
yeter yıldırım demirören yeter !!
karınız gerçekten çok güzel beyefendi yanlış anlamayın sakın ikinize de mutluluklar dilerim.abi zenginsin,karın güzel boşver bu başkanlık işlerini,başın ağrımaz hem hemde klüp belki adam gibi yönetilir.
hadi salıcakla
p.s.adresten beni bulamazsın abi boşuna uğraşma hadi öptüm.
çarşı grubuna da açıkça yazılması gereken mektuptur. özellikle kan emici grup başlarına.

(bkz: anlayan anladı)
yüzsüzlüğün vücut bulmuş hali sevgili yıldırım demirören;

zorla zaptettiğin o camianın başkanlık koltuğunda 5 seneyi devirdin. bu 5 senede beşiktaş göstermediği istikrarsızlıkları gösterdi. gösterdiği tek istikrar teknik direktör değişikliği ve aldığı mağlubiyetlerde oldu. her başarısızlığın ardından yanlış tercihlerle, amatör yöneticilikle hatalı adımlar attın ve başarısızlık, daha büyük başarısızlıklar doğurdu. koltuğunu sağlama alabilmek için her zaman teknik direktörleri kızağa çektin. eski başarısızlıkları düzeltmek için yenisini getirdin ve yenileme çalışmaların bile hüsrana uğradı! Beşiktaş futbolcu kadrosunu o kadar ele ayağa düşürdün ki, takımda yıldız denilebilecek futbolcu kalmadı. Üstüne üstlük böyle sıradan, başarısız bir kadroyu oluşturmak için milyon dolarlar dökerek klubü borçlandırdın. üstelik bunu yaparken yine koltuğunu düşündün. koca 5 senede elde edilen tek başarı, sivasspordan ecel terleri dökerek kurtarılmış şans eseri bir tane şampiyonluk. o da 3 hafta geçmeden tarihe gömüldü.

artık beşiktaş adının ne rakipler nezdinde, ne de taraftar nezdinde hiç bir değeri kalmadı. beşiktaş tarihinin en amatör, en bilinçsiz, en yeteneksiz yönetimine sahip. o başında bulunduğun camia tarafından bile istenmiyorsun. paralı uşakların bile artık yaltaklanmaktan vazgeçer oldu. rahat bırak beşiktaşımızı demirören! eğer rahat bırakırsan istenmediği yerde kalmayan bir insan olarak, biraz şeref kırıntısına sahip olduğunu bizlere gösterebilirsin.
hayatımda açık ara en nefret ettiğim insansın.

nefret listemde melih gökçek, öcalan, hitler, feto, nice teröristler vs vs varken, sen açık ara en nefret ettiğim insansın. düşün ne durumdayım tüpcü.

sana küfür edenleri tespit ettirecekmişsin. bak ben de diyorum ki sana küfür etmeyen bir tane beşiktaşlı tespit ettir, sonra o koltukta ölene kadar otur.

biz kendi başkanımıza küfür eden taraftarmışız.! ne taraftarın başkanısın, ne başkansın ne de insansın sen. beşiktaş tarihinin en kara lekesisin. senden ve sana oy veren delegelerin hepsinden tek tek kan almak istiyorum. üzerinizde otopsi yapmak istiyorum, siyah beyaz bayrağı yedirmek istiyorum, off of neler neler yapmak istiyorum.

git artık, lütfen bir gece ansızın çık hayatımızdan. inan ne futbolcu ne de başarı istiyorum, sadece git.
(bkz: tupcusun sen tupcu kal)
ıslak imzamı üzerinde bulunduracağım mektup.
(bkz: yıldırım demirören yeter)
(bkz: ben bu yazıyı kendime yazdım)
sevgili demirören,

getirdiğiniz dünyaca ünlü yıldızlardan sonra size nefretinden kendini sikecek kıvama gelen taraftarlarınız, önünüzde domalma kıvamına gelmişlerdir. ee paranın açamayacağı kapı yoktur en nihayetinde. sikersiniz, sikmezsiniz orası size kalmış ama dışarıdan çok hoş görünüyor bu beşiktaşlılık duruşu.

saygılarımla.