bugün

asıl amacımın van da okuyan kardeşimi ziyaret etmek olan yolculuğumdu. ama gel görelim ki neredeyse havalimanından içeri giremiyordum.
geçen sene nisan ayının başlarında (galiba 2 nisandı)ankara-van arasında olan yolculugumun ardından, şahane bir manzaranın üstünden geçip van ferit melen havalimanına indik. zaten pist de van gölüne sıfır. inerken aklınızdan len göle çakılır mıyız ki gibi bir korku geçiyor. pisti fark etmediyseniz sanki suya iniş yapacakmışsınız gibi bir hisse kapılıveriyorsunuz. neyse yolculuk fena değildi anlayacağınız, tabi yanımdaki iznini kullanan askerin bana askerlik anılarını anlatma gayreti hariç. sanarsınız ki topu-tüfeği garibim bulmuş da kimseye yaranamamış.

çok şükür deyip sırt çantamı aldığım gibi kaçarım diyordum ki, çıkışta yoğun güvenlik önlemleri, aramalar, bir sorgu sual başladı ki, nerden geldim aq. dedirttiler dogrusu. ve aramızda geçen diyalog da tam olarak şöyle...

asker: kimliginizi görebilir miyim?
drjivano: buyrun ,burada
asker: öğrenci misiniz?
drjivano: evet
asker: van'a ne için geldiniz ?(sanki vize memeru, açıkcası başta ne diyeceğimi bilemedim pek)
drjivano: hmm galiba gezmeye gelmiştim.
asker: kimin yanına gelmistiniz?
drjivano: hayırdır bir problem mi vardı ?
asker: yok sizinle ilgili bir problem değil, bugün van ın kurtuluş günü dolayısıyla güvenlik önlemleri arttırıldı da!
drjivano: öylemi bende burda yyü de okuyan kardeşimin yanına ziyarete gelmistim.

rutin dışı bir arama sonrası kendimi havaalanından dışarı atabildim. bilmeyen de van'ın düşman işgalinden yeni kurtuldugunu sanır ki akıllara zarar bir durumdur.

sonrasında sıcak bir buluşma, van kahvaltısı güzel bir kaç günü tadını çıkarmak.