bugün

Günlerden cumartesi. Elimde sünnet hediyem olan game boy nintendo advancem. Antalyanın o zaman meşhur avmlerinden birinde annemle alışverişteyiz. Yugioh ve pokemon oyunlarıyla dolu çantamı anneme verdim. Çok istediğim bir oyun olan 'yugioh dungeondice monster' adlı oyunu aldırmaya söz verdirmiştim anneme. E o zamanlar oyunlar epey pahalıydı tabii. Mağazadan çıkıp alacaktık. Rafları inceliyorum büyük bir heyecanla. Kasaya gidip ödeme yapılacakken arıyoruz tarıyoruz çanta yok. içinde annemin yeni aldığı maaşı , kardeşim çok sevdiği kaşkol atkısı ve gameboyum var. Meğerse annem dalgınlığına çantayı alışveriş sepetine koymuş. Mağaza polisi aldı bizi fakat nasıl hüngür hüngür ağlıyorum. Yarıda kalan savelerim , giden 68 level venasaurum aklıma geldikçe 'polis amca ne olursunuz bulun' demekten başka birşey gelmiyor elimden. Kameralar inceleniyor. Çantanın 15 16 yaşlarında birileri tarafından sepetten çalındığı anlaşılıyor. Çalınış o çalınış , ne bir geri dönüş ne başka bir olay. Bu olaydan sonra dünyanın ne kadar kirli olduğunu anladım.