unisex isim sahibi olmanın zorlukları

- efendim.
+ merhaba, mahmut ben fps şifrelerime ulaşamıyorum.
- merhaba mahmut bey, site adı neydi?
+ kuzugibidillerihuplerkalpler.com, isim neydi bu arada?
- cemre, hah evet şimdi bakı
+ ney? emre mi?
- hayır cemre.
+ cemel mi? ney dedin cemal mi dedin?
- cemre dedim mahmut bey. cimnastik, elastik, mühendislik, rehberlik, ergonomik.*
+ ha şey.. ben sesten, erkek sandımdı.
- başka şekilde de ispatlayabilirim.
+ efendim? nasıl?
- ney şifresine ulaşamıyordunuz? şifreye ulaşmak ne zaten..

daha bugün yaşandı bu diyalog.

abicim, ablacım şimdi bu unisex isme sahip olmak, daha doğrusu çocuğa unisex bir isim vermek onu hayata bir adım geriden başlatmaktır. ileriki yaşlarda yaşayacağı zorluklar açısından onu bu işte ehlileştirmektir. mantığı bu olmalı değil mi? değil.

unisex bir isme sahip olan erkek çocuğunun çocukluğu zor geçmiştir(bak buranın altını çiziyorum zor geçmiştir). burada bir umut'dan, bir onur'dan bahsetmiyorum. ben direkt cemre'den, erkin'den, deniz'den bahsediyorum.

çevremdeki tüm insanların cemre diye ya yeğeni, ya kuzeni, ya da akrabası vardı. diğer unisex isim sahiplerinin de aynı şekilde karşı cins adaşları sarmıştır etraflarını. hatta köpeğinin adını gürkan koyan kız da gördüm ben. evet gürkan diye kız da varki, bu başlıkta gürkan'ı örnek olarak göstermişim.

belli bir yaşa kadar, bunun utancıyla yaşamayı göze aldım. itiraf da edeyim; 2. ismimi ön plana sunarak bana o şekilde hitap etmeleri için çaba gösterdim. ama olmadı. ne adaşım babam bana kendi ismiyle sesleniyor, ne de anaokulundaki aile dostumuzun kızı beni artık aynı şekilde çağırıyor. zaten diğer isimle seslendikleri vakit, yabancılıyorsun. sanal ortamda uydurduğun isme çektiğin yabancılık dönemi gibi bir şeydir bu.

zamanı ileri sarıp ortaokul dönemime getiriyorum şahıslarınızı. kafelerin varlığını yeni yeni keşfettiğinizi hatırlayın, hormonlarınız yeni yeni salgılandığını, kızlarla sohbet konularınız yeni yeni şekillendiğini. hah öyle bir dönem evet. şimdi gözlerinizi kapattığınızı bu satırları size en seksi ses tonumla okuduğumu hayal edin;

"gittiğiniz bir kafede rakip okulun* en güzel kızıyla kesişiyorsunuz. yarınki maç için tartıştığınız takım arkadaşlarınızın muhabbetinin birden sıkıcı geldiğini farkediyorsunuz. ayak bilekleriyle cilve yapan bu tatlı kız omzundan beri bakıyor size gülümseyerek. yeni yüklediğiniz özgüveninizle yanına gidip muhabbet etmeye çalışıyorsunuz;

siz: merhaba.
o: merhabaa ihih
s: naaber?
o: iyii senden naaber.
s: iyiii. yarın maçı izlicek misin?
o: hı hıı. ihih
s: ben de oynuyorum. gol yerseniz aklına geleyim ehehe
o: ihih olur.
s: adın neydi bu arada?

tam burada açıyoruz gözlerimizi. gözünüz kapalıyken ki etkilerini tahmin edemediğim bir diyalogtur bu. açtıysanız devam ediyorum;

objebi : adın neydi bu arada?
tatlı kız : ihih cemre..
objebi : efendim? (oha hayranım mıymış lan düşünceleri)
tatlı kız : adım cemre kikikik
objebi : ...
cemre kız : neden baktın oraya ne var ordaki?
objebi : ...
cemre hatun : ay iyi misiin?
objebi : değilim.
taş cemre hatun hanım kız : noooldu?
objebi : nutkum.. övhmm. acıdı, tutulurken.. "

bak bunu da sindirdim. yıllar geçti üstünden bastım bunu da geçmişe. ama daha fenası vardırki sözlükte tanıştığım, yaklaşık 2 saat mesajlaştığım hatunla son mesaj diyalogumuzdur. o da bak şöyle bi şeydir;

kendisi : e cemre dedin.. ben de kız zannettim, ay çok özür dilerim. ay gerçekten.
objebi : yok. ben alışkınım zaten problem değil.
kendisi : gerçekten özür dilerim yaa.. uff. neyse ben çıkıyorum kusra bakma tekrardan.
objebi : yok yauv, gerçekten önemli değil. ilk değilsin son da olmayacaksın da nereye kötü bir şey mi oldu?
kendisi : yok yav, "" askere gidicemde ""* alış veriş falan yapmam gerekiyor, erteledim ...

gerisini hatırlamıyorum. böyle bi an ışık parladı anında etraf karardı, uyandığım da katele sawyer sevişiyordu.

en beteri de yine internette tanıştığınız bi insanın yine sizi isminizden dolayı kız sanmasıdır. fakat bu sefer msn aracılığıyla konuştuğunuz için, erkek deme gereksinimi görmezsiniz avatar olduğundan. ama hayal gücü geniş arkadaşımız onu sizin sevgiliniz sanar ve size canayakın davranmaya başlar.

şimdi düşünüyorum da allah ömür verir de 80 yaşına gelirsek, cemre diye dede mi olur lan? diğer ismi kullanıcam o vakit. gerek kalırsa değiştirttiririm de o derece.

c: merhaba cemre ben
m: muzaffer bende, memnun oldum.
c: ya uff bela mısınız arkadaşım? seviyorum ulan ismimi, bazı kızlara çekici bile geliyor!
m: ne diyosun anlamadım yaa.
c: cemre diye erkek varolduğu için muzaffer diyorsun dimi. bari başka bi şey seçseydin, bu fiziğe güzelliğe muzaffer gitmemiz.
m: iyi de muzaffer benim adım. memnun olayim mi karar veremedim ama teşekkür etmeliyim galiba?!

son 72 saatinin sadece 10 saatini uyumakla geçiren birinden.

(bkz: zall ın yeni taktiği)

internetten bir ürün satın aldığınız zaman, kargoya yollandığına dair gönderilen e-mail'lerde ortaya çıkar bu zorluk.

sayın pulemjot kalashnikova hanım,

ağrıma gitmiyor değil.

abazalar tarafından msn'de saldırıya uğramaktır en büyük zorluğu efendim anlamıyorum nasıl bulupta kesin bu kızdır, verir psikolojisine giriyorlar.

(bkz: zordayım be sözlük)

Eski zamanlarda bazı bayanlarında askere çağırılmasına sebep olan durum.

kişiye göre komik olabilen isimlerdir özellikle de görüntüyle uymazsa.mesela burçin ismi.bizim arkadaşın bu sorununu *ona muhsin diyerek çözmüştük. *

cansu isimli bir erkeğin varlığından haberdar olduktan sonra, gerçekten zor bir durum olduğundan emin olduğum şey.
bu cansu vakası da cidden çok uç bir örnek. ya da, daha önce bir erkekte hiç rastlamadığım için bana çok garip geldi. ne bileyim? benim için ha tuğçe, selin, ha cansu.

böyle bakınca, deniz, burçin, gökçe/n vs. gibi isimler gayet normal.

ege isimli bir arkadasimin zaman zaman yasadigi zorluklardir.

"ege bey, nasilsiniz, gezimiz cuma gunu bilmemkac bidi bidi" seklinde surekli mailler atan tiplerle telefonda konustugu ilk anlarin pek de zevkli oldugunu belirtir hep. o karsidakinin ambeleligi.

-alo iyi gunler ege ben.
+aaa egeciiim, aaa, dur, nasilsin..
-.... sen bi oturt kafanda durumu, baska zaman isallah.