bugün

indie yapımı efsane bir retro oyunudur. öncelikle ingilizce bilmiyorsanız bulaşmayın pek, hikaye oyunun çok önemli parçası. ayrıca yaptığınız her seçim ileride bir şekilde karşınıza çıkıyor ve oyun buna göre şekilleniyor. haliyle 1'den fazla son mevcut. bu da 2. 3. veya daha fazla kez oynanabilirliğini arttırıyor. bana eski atari oyunlarını hatırlattı biraz. pc oyunlarını sevenlerin mutlaka oynamasını tavsiye ederim. kesinlikle bir başyapıt.
Satın alma gereği duyduğum tek oyun diyebilirim. Bir sürü sonu var ve seçimler her şeyi etkiliyor, ayrıca hikayesi de çok hoşuma gitmiştir. ingilizceniz yoksa büyük bir sorun.
Oyunun hikayesi olsun karakterleri olsun hepsi ayrı sempatik geliyor bana -flowey dahil-
Frisk'e karşı ayrı ayrı sempati besliyorum zaten. Eğer alıp almamakta kararsız kaldıysanız düşünmeden alın. Oyun tam bir şaheser.
https://www.youtube.com/watch?v=rfHZUpLBBB4

grafiklerine rağmen bu yılın en iyi oyunlarındandır kendisi. fakat buna rağmen hiçbir yerde türkçe yaması bulunamamakta. hikaye bazlı bir oyun olduğundan ingilizceniz orta seviyedeyse bile yetersiz kalıyor. neyse uzun sözün kısası kanalımda türkçe yamalı halini görebilirsiniz. oyunu çok seven ve ısrarla oynamamı isteyen bir arkadaşım uğraştı ve çevirdi.

aylardır türkçe yama bekleyen arkadaşlarım toplansın.
https://www.youtube.com/watch?v=_f9RltOXmPM

türkçe yamalı haliyle 2. bölümünü yayınladığım oyun.

-- spoiler --

toriel'den ayrılırken ağlıycaktım resmen. nasıl tatlı bir karaktersin sen öyle ya. oyun bölüm geçtikçe ilginçleşmeye başlıyor.
-- spoiler --
https://www.youtube.com/watch?v=sLmyJP970XI

her karakterine ayrı aşık olduğum ama papyrus'u ayrı bir sevdiğim oyun. oyunu türkçe yama ile oynadığım için karakterleri daha kolay gözlemleyebiliyorum, yazı okumak için çaba harcamam gerekmediğinden. gerçekten çok farklı, atmosferi, diyalogları çok değişik güzel bir oyun.
https://www.youtube.com/watch?v=ty07atnw6g0

türkçe yaması üzerinde hala çalışılan oyun. çeviri devam ettikçe çevrilmiş yerlerdeki hatalar da düzeltiliyor.
sonunda türkçe yaması yayınlanmış oyun.

https://www.youtube.com/watch?v=hfVPm6_DT9Y
Uzun bir yazı olacağını düşünüyorum. Yazıda spoiler verir miyim bilemiyorum ama kesinlikle spoiler çizgileri içinde olacaklardır.

Öncelikle Undertale inanılmaz güzel başarılı bir şekilde yapılmış bir open world rpg oyunu. Fakat open world dediğimde öyle kocaman kocaman her yerde yapılabilecek şeylerin olduğu haritaları düşünmeyin, kendi aşırı büyük olmayan bir dünyası var ve onun içerisinde dolanarak hareket ediyorsunuz. Bunu belirtiyorum çünkü insanlar açıkcası skyrimvari bir deneyim bekleyebiliyor, tonlarca yan görev, gezilebilecek binlerce yer falan, hayır kesinlikle bunlar yok undertale'in open world'ünde. Açıkcası çizgisel desek bile undertale'in ilerleyişi için çokta yanlış olmaz.

Hikayeye gelelim öncelikle. Oyunun başında anlatılıyor aslında eğer skiplemezseniz, ben merak edenler içinde ufaktan anlatayım. Dünya üzerinde insanlar haricinde farklı bir ırk daha vardı, canavarlar. Fakat bir gün insanoğlu, canavarları yer altına hapsederler ve bir bariyer oluştururlar. Bariyerin aşılması için 7 adet insan ruhuna ihtiyaç vardır. Ve 6 tanesi çoktan toplanmıştır.
ismine sizin karar verdiğiniz karakter, bir gün adını şu an hatırlayamadığım bir dağın etrafında dolanırken yer altı dünyasına düşer. Ve işte undertale. Buradan sonra ne yapmak istediğiniz tamamiyle size kalmış. Kararlarınız ve hareketleriniz tamamiyle her şeyde etkili. Bu öyle küçük değişiklikler değil, gayet büyük değişikliklere gebe bir durum.

Oyunun en büyük olaylarından biri tamamiyle özgür bir oynanışa sahip olması. Yine diğer oyunların içini boşalttığı "tek atak yapmadan oyunu bitirebilmek mümkün" olayını tamamiyle karşılıyor. Bir tek saldırı yapmadan düşmanlarınızla dahi sadece konuşarak oyunu baştan sona bitirebilmek mümkün. Buna oyunun bossları da dahil.

Ben bu oyundan keyif alır mıyım sorusunu kendilerine soran bir sürü insan olduğunu düşünüyorum. Cevabımı şöyle vereceğim. Grafikleri ne kadar önemsiyorsunuz? Sizin için bir oyunun iyi olması binlerce birbiriyle alakası olmayan questleri yerine getirip oynanış süresini arttırması gerekli mi? Multiplayer falan mı bekliyorsunuz? Bu oyun kesinlikle size göre değil. Bu oyun ana senaryosuna aşırı bağlı kalan bir yapım. Gideyim şurada mağara var orayı temizleyeyim experience alayım falan bu oyunun mantığında olmayan şeyler. Ana senaryo sizi nereye götürürse oraya gidiyorsunuz.

Pek bahsedilmez diğer oyunlarda ama bu oyunda kesinlikle bahsedilmesi gereken bir mevzu var. Karakterler. Çok sevdiğiniz bir oyundaki tüm karakterleri hatırlayabilir misiniz? Kimsenin bunu yapabileceğini doğrudan zannetmiyorum, fakat undertale karakterlerini oluşturmakta o kadar başarılı ki, tüm karakterleri iyi ya da kötü hatırlıyorsunuz. Gördüğünüzde he şu şu karakter, şöyle böyle yapıyor diyorsunuz kesinlikle. Oyunun çok büyük olmamasından da kaynaklı sanıyorum karakterleri kesinlikle çok başarılı tasarlanmış.

kimileri için spoiler sayılabilir, kimileri için ok olabilecek bir bilgiyi ilk spoiler paragrafında vereceğim, ikinci paragrafta biraz birşeyleri açıklayacağım, uyarıldınız.

--spoiler--
Oyun çok fazla sona sahip. Açıkcası her birini saymazsak genel anlamda 3 son var. Genocide, Neutral ve True Pacifist. Bu üç sonun her biri tamamen sizin hareketleriniz sonucu oluşuyor. Fakat oyunun gerçek sonunu ve tam hikayesini öğrenmek için true pacifist olarak bitirmeniz gerekiyor.

Bundan sonrası hikaye spoilerı.

Oyunu hangi sonla bitirirseniz bitirin size bir hikaye anlatılıyor. Zamanında kralın oğlu olan Asriel, yine zamanında düşmüş olan bir insan ile arkadaş oluyor. Çok iyi arkadaş olan bu iki çocuktan insan hastalanıyor. Son arzusu köyündeki çiçekleri görmek oluyor. Bunun için ellerinden birşey gelmiyor. Ardından çocuk öldükten sonra asriel, onun ruhu ile bariyerden geçip çocuğu köyüne götürüyor. Fakat elinde cesetle görülen asriel insanoğlu tarafından katlediliyor. Bariyeri kırmak için 7 insan ruhuna ihtiyacı olduğunu düşünen asgore, son olarak insanın ruhunu da alıp bariyeri tam kırmayı planlıyor. Tüm canavarların da beklediği tek şey yer yüzüne çıkmak. Kimisi tüm dünyaya hükmetmeyi amaçlarken kimi sadece bir defa daha güneşi görmek istiyor.

Eğer true pacifist modunda bitirirseniz oyunu hikaye anlatılmaya devam ediyor. True pacifist modunda eğer papyrus ile çıkıp undyne ile arkadaş olursanız asgore ile savaşmadan geri döndüğünüzde undyne sizden bir istekte bulunuyor ve kendi mektubunu alphys'e götürmenizi istiyor. Eğer bunu yaparsanız bazı noktalar ekstra aydınlanıyorlar. Alphys, Asgore'un isteği üzerine insan ruhlarını taklit edip bariyeri kırmanın yolunu arıyor. Bunun için yer altındaki canavararın ruhlarını kullanıyor. Fakat canavarların ruhunda eksik bir şey olduğunu farkediyor. Azim. Yaşamak için elinden gelen herşeyi yapma azmi sadece insanlarda var olan bir şey olarak görüyoruz. Artı başta anlattığım hikayeye ek bir takım şeyler çıkıyor. Girdiğiniz bir odada kasetler buluyorsunuz. Bu kasetlerde kralın öldürülen çocuğu ile siz beraber oynarken çekilmiş videolar var. Siz videoları göremiyorsunuz ama sesleri altyazı olarak veriliyor. Aslında başından beri size, sizin hikayeniz anlatılıyormuş. Ardından kral asgore ile yüzleşirseniz kral ile değil, oyunun taa başında karşılaştığınız flowey ile karşılaşıyorsunuz. Aslında kendisi öldürülmüş olan kralın oğlu asriel dremurr. Kendisi güç hırsı ile gözü dönmüş bir halde herkesi gücü altında toplamak istiyor. Eğer kendisini de zarar vermeden yenerseniz bariyeri flowey kırıyor, ancak kendisi de tekrardan çiçeğe dönüşüyor.

Bu arada kötü sonlardan biri ile bitirirseniz oyunun save'ini silip tekrar başlamanız gerekebiliyor çünkü flowey kesinlikle izin vermiyor oyuna tekrar başlamanıza.

--spoiler--

Müzikleri konusuna gelirsek inanılmaz başarılı müziklere sahip oyun. Tekrar dinlediğinizde kesinlikle ben bunu hatırlıyorum havası yaratıyor sizde.
Oynanış konusunda aslında ana bir dinamik var. Tur bazlı dövüş dinamiği hakim olsa da size gelen saldırılar her zaman farklı. Atakların şekli farklı olmasının yanında her bossta farklı bir dinamik ekleniyor oyuna ve oyun çok taze tutuluyor ilerleseniz de.

Undertale, gerçekten yaşanması gereken bir deneyim. Oyunun tadını alan birinin de sadece bir kez deneyimleyeceğini de zannetmiyorum. Zaten ufacık bir şey. En azından en başına bi' bakın. Tutorial kısmını bitirdiğinizde evet fena değilmiş diyorsanız bitirin. Eğer yok 2016 senesinde bu ne saçmalık diyorsanız düşünmeyin, silin.
hikayesini hazirlayan insanlarin dunyayi yonetmesini istiyorum.
Torielden ayrılma sahnesinde gözyaşlarımı tutamadım(biraz mübâla oldu ama) gerçekten baya üzüldüm kapıdan geçesim gelmedi ama devamını çok merak ettiğim için kapıdan geçtim ama bir yandan pişmanlık ta bastırdı. Neyse o zaman torielin izinden gidelim bakalım.
Flowey senin ananı bacını soyunu sopunu oyunudur, asgoreyi öldürdükten sonra oyunun sonunu görmeyi merakla bekliyodum ama o orospu çiçek birşeyler yaptı ve oyun kendini kapattı yeniden açınca da simsiyah bir ekran geldi, bir diyalog çıkar diye bekledim ama hiçbirşey olmadı. Bu arada asgore hariç herkesi bağışladım ama asgore yi öldürmek zorunda kaldım, hatta canını çok azalttıktan sonra da savaş ve insaf diye 2 seçenek çıktı ve insafı seçtim. Bu arada senin yapraklarına sokayım flowey. Bu amk çiçeği çok sinirlendirdi beni.
Hatırladıkça içimde buruk bir mutluluk bırakan oyundur.

Kimseyi öldürmeden bitirdikten sonra True reset atmaya kıyamadığım için başka bilgisayardan bir daha bitirdiğim oyundur.

Karakterleri ve hikayesi cidden etkileyici. Başlarda tatlı bir şekilde ilerlerken sonlarına doğru (hatta artık bitmek üzere) dedikten sonra hikaye bir anda ilginçleşip bambaşka şeyler göstermesi ve farklı renkler açığa çıkması muazzamdı.

Minik bir göz yaşı kor halindeki yüreğime aktı diyebilirim.

Genocide oynayamadım ancak izledim. O versiyonunu izledikten sonra bile mideme bir şeyler oturdu.

Ulan ben bir oyuna niye bu kadar bağlandım?!?

Uyumadan önce waterfall, uyanmak için de alarm olarak spider dance kullanıyorum (çalmadan uyanıyorum resmen o kadar öfke doluyorum)

Arkadaşlar hayatınızda size cidden güzel bir bakış açısı kazandıracak oyundur. Görüntüyü takmıyorsanız ya da benim gibi pixel seviyorsanız kesinlikle oynamayın etkisinden çıkamıyorsunuz...

Şaka şaka oynayın, Toby iyi çocuktur.
boss fight muzikleri cok iyi olan oyun:

https://m.youtube.com/watch?v=Vr4IYjeplJA

yalniz seninle fena dalga geciyor.  diyaloglar insanin sabrini sinayan cinsten ve tahrik edici. hirs yaptirdigi icin muthis sabir ve odaklanma istiyor. kolay sinirlenenler icin direkt ragequit sebebi.
Dün canım sıkılıp pacifist sonunu yaptığım oyundur.

(bkz: şaheser)
güncel Önemli Başlıklar