bugün

öncelikle "karakter sınırlandırması" saçmalığına takıldığımı ifade etmek isterim.
asıl başlık "uludağ sözlük yetkililerinin eleştiriye açık olmaması" olacaktı ama olmadı.

gelelim tanıma: bir türkiye gerçeği olan ve maalesef sözlüğümüze de yansıyan hadisedir.

peki ben veya biz bu kanıya nasıl mı vardık?
anlatalım.

bilindiği üzere zall ve salca sosyalkafa adlı programa katılmışlar ve sözlük hakkında bir kaç açıklamalar yapmışlardı.
ben programı izledim ve açıkcası konuşulan şeylerin çoğunu saçma sapan buldum.
işte efendim yok şu kadar davamız var şöyle böyle ekşi sözlük ile kapışıyoruz işte yeni girenlerin yazdıkları entry'leri okuyoruz kaliteyi yüksek tutuyoruz felan gibi konuşmalar yaptılar.
ben ise demokratik bir hakkım olarak onları (bkz: zall ve salca nın sosyalkafa da saçmalaması/#14370136) yazımda eleştirdim ve göreceğiniz üzere bir not düştüm altına.
çaylak olabilirim dedim ve niketim oldum.
peki neden? hakaret içeriyor mu bu entry diye bir kaç kez okudum ama hakarete benzer bir şey dahi bulamadım.
bu ego bu herkesten kendini üstün görmek nerden geliyor?
ben butonuna bastığında "yazar" kelimesi yazmayıp "moderatör" kelimesi yazdığı için mi?

sonra "ben inci sözlük neden kapatıldı" anlayamıyorum de, üstü kapalı birilerine eleştiriye açık olmadıkları için salla.
ama kendin eleştirildiğin için eleştiren kişiyi 3 gün çaylak yap.
mevzu 3 gün çaylak olmak da değil aslında.
mevzu eleştiriye açık olamamak ama başkalarını eleştirebilmek.
sen eleştiriye açık olmazsan bu sözlüğün kalitesini nasıl yükselteceksin.
öyle video altyapısı ile çözülecek bir sorun değil bu.
yüzlerce video paylaşım sitesi var zaten.
ben uludağ sözlüğün ve burda yazmayı seven bir yazar olarak yetkililerden ve kraldan çok kralcı olanlardan da biraz daha eleştiriye açık olmalarını talep ediyorum.