bugün

yıllar önce farkettiğim fakat bu gün doğruluğuna inandığım durum. türklerin gözünde japonlar insan ötesi varlıklar. gerçekten öyle arkadaşlar! biz türkler japonlardan bahsederken sanki uzaydan gelme farklı yaratık topluluğundan bahsediyormuşuz gibi konuşuyoruz. insana ait özellikler bizde de onlar sanki başkaymış çok üstün meziyetlere sahipmiş gibi. kesinlikle hepimiz duymuşuzdur, -abi bu japonlar ne böyle ya, adamlar neler yapıyorlar.-abi bir makina yapmışlar aklın hayalin durur, -olum tokyoya şunu yapmışlar- abi adamlar 19 saat çalışıyormuş. falan filan. bunları duyan sanki türkler ile japonlar farklı yaradılışdalar. ikiside insan familyasından fakat bizler kafayı çalıştırmak yerine başka yerlerimizi çalıştırdığımız için adamların insani vasıfları bizlere tuhafmış gibi geliyor. onlarda başka yerlerini çalıştırıp bizim çalıştırdığımız yerlerini çalıştırmadıkları için o yerleri küçülüyor.
(bkz: kısa pipi)
(bkz: çekik gözler)
(bkz: teknoloji)
(bkz: hepsi aynı)
(bkz: robot)
(bkz: asian)
japonlar türklerle köken olarak akraba sayılır. ten rengine göre değil de dil ailesine göre akrabalık kurulacak olursa tabi. niketim kimi kesimlerce japonca'nın da ural-altay dil ailesi'nden olduğu kabul görmektedir. tıpkı korece ve moğolca gibi.
(bkz: abuk gubik adamlar işte)
kendi ırkından olmadığı halde türklerin sevdiği tek millet...
(bkz: dar am)
(bkz: makyaj)
(bkz: kiskanclik)
(bkz: saadet)
nerden biliyorum diye sorma, biliyoruz iste.
ufak pipili, geyşa ruhlu, çalışkan hobitcanlar.

not: allah bir yerden alıyor bir tarafa monte ediyor işte.
fotoğraf makineli tıknaz insan topluluğu... tarihi ve kültürel zenginliklerimizi ziyaret ederek döviz bırakmakta ve ticarete katkıda bulunmaktadırlar.
arif'in dediği gibi;
memleketinde teknoloji üreten adamlar burda taş-toprak geziyor...
güvenlerini kazanmak zordur.
(bkz: jackie chan)
edit: jackie chan in çin asıllı hong kong'lu olduğunu öğrenmekteyim.
oysa ki benim gözümde bir japondu.
pratik zekaları neredeyse sıfırdır. Ama yöntemi, belli bir yapım basamağı olan herhangi bir şeyi bunlardan daha iyi kimse yapamaz. Bir şeyin nasıl yapılacağını öğret, arkanı dön ve git. En mükemmel şekilde yapar. Öğrettiğinin haricinde hiçbir öznel ekleme de yapmaz. Misal ben bir japonla ders çalışırken boş kağıt lazım oldu. Kağıt var mı dedim? Yok dedi. O boş defter senin değil mi? dedim. Evet ama o sadece defter kağıt değil dedi. Ben de defterin ortasını bulup, ortasındaki zımbadan bir yaprağı çıt diye kopardım. Çekik göz, dünyaya yeni bir buluş armağan etmişim gibi bakarak "aaaaaaa" dedi. Bunu nasıl yaptın diye de ebleh ebleh sordu. Pratik zeka sıfır demiştik değil mi?

Amerikanın dünyada amerikadan sonra en büyük hayranıdırlar. Amerika'ya gitmek hacca gitmekle eşdeğerdir. Gençler aralarında kaç kez gittikleriyle övünürler. Sadece Starbucks'ta kahve içmek için Tokyo'da gece 9'da soğukta sokağa taşan kuyruğa girip yarım saat beklemeyi göze alabilirler.

Hijyen anlayışları görecelidir. Vücut kıllarını kesmezler. Kadın-erkek alt-üst "orman bölge şefliği" gibi gezerler.

Alkolü çok tükettiklerini iddia ederler. 2 biradan sonra kıpkırmızı surata sahip olurlar. 3. biradan sonra sallanırlar. Rakıyı içmek bir yere dursun, kokusundan sarhoş olurlar. Sake içip, zil zurna çıkarlar bardan. Ama efendi gibi evlerine dönerler.

Dünyada sigara tüketiminde türklerle birlikte zirvede bayrak sallayan 2. millettir.

Yabancılardan bu kadar çekinen bir toplum da yoktur. Ömrümde bu kadar korkak bir toplum görmedim.

Hamam kültürü japonlarda da vardır. Kadın-erkek ayrı girerler. Yalnız hamamda örtünmek kesinlikle yasaktır. Öyle sallaya sallaya gezerler hamamda. Peştemal, havlu, mayo, şort zinhar giyilmez. Ben ilk zamanlarda giymiştim hemen uyardılar çıkar diye. "S.ktirin lan" dedim önceleri. Baktım bakışlar sadece benim üstümde yoğunlaşınca ben de şortu fora ettim.

her ne kadar kapalı bir toplum olsalar da cinsellik tabu değildir. Özellikle benim gibi kumral ve renkli gözlü bir erkekseniz kendinizi ilah zannedersiniz kızlar arasında *. Kızların batılı olması yeterlidir japon erkekleri için.

alışveriş merkezlerinde, dükkanlarda kendinize pop star muamelesi yapılır. lütfen kalkan taraflarınızı indiriniz, herkese yapılır o muamele. "Müşteri velinimetimizdir" felsefesinin harbi bir eylemi o sadece.
ırkdaşlarımızdır. ikimiz de mongoloid, yani sarı ırktanız.
arkadaşlarımında yaptığı bir davranış vardır içinde.böyle uzaylı görmüş gibi bakarlar ne yani oda insan ben hiç aldırmam bile doğrusuda budur elbet.
arkadaş; ben japon denince o müthiş kızlarını anlarım. robotmuş, arabaymış hiç işim olmaz.
yaptıkları hareketler davranışları yaşam kalitesinin yüksek olmasından dolayı arayış içinde olmaları ve bu arayıştan dolayı saçma sapan şeyler yapmaları insana anam coştu lan bunlar dedirtir.
bende türk ve erkek olduğuma göre... BEL SABiT EL MÜTEHARRiK
düz saç, çekik göz, kısa boy, sakalsız bıyıksız sinek kaydı surat, masum kedi bakışı ve tek yumrukta öldürülebilecek karton bebek.

(bkz: şamar oğlanı)
(bkz: bakkal çırağı)
(bkz: mahallede kısa donla top oynayan çocuk)
(bkz: fotoğraf makinası)*
(bkz: FOTO KOKOMAKi)
(bkz: kıllı kuku)
(bkz: tsubasa)
(bkz: çinçançon)
bodur, çirkin, hepsi aynı çekik gözlü bunların.
güncel Önemli Başlıklar