bugün

bu ülkenin kurulduğundan beri olan sıkıntıdır. şuanki siyasi krizinde temelini oluşturan durumdur, şimdiye kadar ki yapılan bütün darbelerin oluşum sebebidir (80 darbesinin sonuçları bile incelendiğinde rejim korumalı sebepler çıkar).

din sömürüsüne açık dindar bir toplumun, teokratik yönetim biçiminden laik devlet düzenine geçemeyişinin sıkıntısını 90 yıldır yaşıyor bu millet. yapılası yada yapılması gerekenin böyle olması gerektiğini şahsım düşünsede yönetici kesimden direk gelen bu güdülemeye toplumun (muhalefetinde bu kanıda olduğunu biliyoruz) istenilen reaksiyonu verememesi düze çıkılamama sebebi olarak önümüze çıkmaktadır.

he kaldı ki bu güdülemeye ayak uydurup işlerin böyle yürümesini isteyen doğrunun bu olduğuna inanan da büyük bir kesim de vardır (ki bunlardan birisi de bu yazıyı yazmaktadır)

sıkıntı ise toprakla uğraşan, eğitim seviyesi düşük, evliya inancı olan (anadoluyu gezerseniz her bir köye bir evliya olmadı bir çağut ağacı düştüğünü görürsünüz) tarikatçılığı sindirmiş, din adamlarından korkan insanlardan gerekli alt yapıyı veremeden bu dönüşümü istemekte.

ortada muhakemeye açık bir konu varken bunun muhakemesini bundan ekmek yiyen din tacirlerine bırakan, daha doğrusu muhakeme edecek yeteneği olmayıp en inandığının düşüncelerini ezberden okuyan bir halk ister istemez bu rejim sıkıntısının devam etmesine sebep olmaktadır.

yapamadık, halkımızı eğitemedik, okuma yazmayı sökeni adam yaptık bu ülkede ona sebep hepimiz bu kaosun sahibiyiz aslında.

son yerel seçimlerde yürütülen seçim politikası bunun en açık örneğidir zaten.

cuma hutbelerinde yapılan siyasetten tutunda, kadınların kur-an günlerine kadar uzayan bir propoganda kolu vardı.

özgür inanç ve düşünce değil ılımlı islam yönetimi ağır bastı buna sebep ki olması gereken budur bu ülkede ki bir çok insana göre.