bugün

ülkemizde hayat ve politik görüşlerini sol diye adlandıran kesimin en büyük çıkmazını oluşturan sorudur. genel tarafından kabul gören ve adına sol denilen yapı, farklı fraksiyonlarına hatta uçlarda nasyonel örneklerine rağmen evrensel ve dünyaya ait herkesi kucaklayan ve içeren bir anlayışa denk düşmektedir. şayet sol denildiğinde marx diye bir düşünürün ve teorisyenin varlığının ve görüşlerinin önemi kabul ediliyorsa sol kavramının da bir ırka ya da ulusa indirgenemeyecek kadar geniş bir kavram olduğu kabul edilmeli. zira marx sol algısı tüm dünyayı kapsayan sınıfsal bir çatışmanın çekirdeğini oluşturduğu bir algıdır.
bu noktada memur, avukat, doktor (zamanında okumuş adamların) (ve kadınların) çocuklarında görülen türk solu ve solculuk takıntısı, solu yaratan çatışmayı oluşturan sömürünün temel dinamiklerinden olan işçilerin ve onların çocuklarının dışında gelişmesi ise çok ironiktir.
iphonelerinden twit atarak katılımı artırdıkları gösterilerde kötü bir faşizm örneği olan kemalizmle harmanlanmış sloganlar atmaları ve aynı anda evrensel solun argümanlarını kullanmaları ise ayrı bir türk işi garabet örneğidir.
eğer soldan bahsediliyorsa ya ''türk solu'' kapsamı ile sınırlandırılıp solun evrensel niteliğinden uzaklaşmasına izin verilmeyecek ya da soldan bahsedilmeyecek.
türkiye'ye solun girerken kemalizmin soğuk damgasını yemesi ve solun türkiye'ye girişi esnasında ortada sınıf çatışmasını tetikleyecek bir ortamın olmaması, sanayinin olmaması solun faşizme dayalı kemalizmle yoğrularak garabet denebilecek chp türü küçük burjuva ile ayakta duran bir sol anlayışın oluşmasına sebebiyet vermiştir.
türkiye de kürtler, ermeniler, lazlar, romanlar, araplar ve birçok farklı milletten insan yaşamaktadır. buna bağlı olarak kemalist ideolojinin dayattığı ırkçı algı üzerine inşa edilmek istenen türk solu anlayışı en kaba tabirle yememektedir.
türkiye solu, soldan bahsedilirken kullanılabilecek en makul kavramdır.