bugün

kendisini afrikanın balta girmemiş ormanlarına iş elbisesi olmadan korunmasız göndereceğim aşikar. gitsin de orada çalı çırpının arasında kahve çekirdekleri toplasın. sıcakta kan ter içinde o hanımefendi beyefendi vücudu çizikler içinde kalsın puştun. kalsın ki çektiği ızdırabın etkisiyle blues yapsın. yaptığı beste hoşumuza gider belki dinleriz ve sürgününe son veririz. hep birlikte yine mutlu mesut yaşar gideriz.

yahu arkadaş kahveyi ne için içiyoruz. kendimize gelmek için di mi. misal sen zil zurna sarhoş olunmuş bir gecenin sabahında neskafe içeni gördün mü hiç. türk kahvesi ayrıca kültürümüzdür. bizimdir. ne o özenti özenti hele de 3 bir aradalar falan. neskafe içen tipler kızlı erkekli sosyal ortam reklamlarıyla sizi kandırıyorlar. azıcık uyanık olun. milli zevk milli şuur milli ekonomi.
neskafe yi nescafe şeklinde yazan tiptir.
(bkz: vatan haini)
efendim gönül ne kahve istemektedir ne kahvehane,
gönül nescafe ister, kahve bahane.
damak zevki düşük insan. Kahve'nin K'sinden anlamayan insan. o zaman cay da icme oralet iç. Nescafe nasıl bir fenomendir anlamış değilim. Kahve türkiye üzerinden avrupa'ya yaygınlaşmısken ne rezil bir tablodur ki: biz nescafe içerken onlaris gibi kıvamlı kahveler içiyorlar.
Pratik diyenlere de şunu belirteyim türk kahvesi sandığınız kadar vakit almiyor artık. yanına da yaktın mı bir sigara oh misler gibi.
türk kahvesi zahmetle yapılıp içilmesi gereken bir içecek aksi takdirde tad vermez. zahmete girmek istemeyenlerin nescafe tercih etmesi bu yüzden doğal
hayır sen yap getir içmeyen utansın.
nescafe üçü biraradadır türk kahvesinin kırk yıl hatırı vardır.
konu nereye vardı anlamadım.
nescafe'yi neskafe olarak yazarak tarihe geçmiş olan tiptir.
yavşaktır.