bugün

özellikle yaz aylarında faliyet gösteren tatil köylerine gelen turistler yüce türk milletinin ahlakını yerle bir etmektedirler. bu tatil köylerinde eğlenmek ve turistlere hoş görünmek adına her türlü davranışa izin verilmekte sırf elin gevuru eğlenecek diye vatanımın insanı gülünç duruma düşürümektedir( animasyon) bu otellere gelen turistler otel dşına edebsizce çıkmakta ve türk milletinde ahlaksal çöküntüye ön ayak olmaktadırlar. bunun önüne geçemk için tatil köyleri kapatılmalı ya da ahlaki kriterler getirilmelidir.
milletin ahlak bekçiliği 3 tane tüysüze mi kaldı? sorusunu gündeme oturtan durum değerlendirmesi.
(bkz: siirt te 2 bebeğe tecavüz edilmesi)
(bkz: siirt te tecavüz dayanışması)
siirt'te tatil köyünü kim kurdu? kim bu ahlaksızlığın başlangıcını yaratan zat-ı muhterem? tez kellesi vurula. hep bu turistler, hep.
(bkz: yasakla saadet olmaz)
türkiyede bir zamanlar turizm günahtır diyen bir anlayış vardı. hala devam ediyormuş gördük.
birileri orospuluk yapıyor diye sen de yapmak zorunda mısın, ayrıca da o bölge insanı sanki başka geçim yolu buldu da beğenmedi mi. maaşlarını sen öde edepsizlik yapmasınlar.
yaz aylarının gelmesiyle iyice artan edepsiz görüntülere çanak tutan tatil köyleri kesinlikle kapatılmalıdır. bu yüce ırkın ahlakını bozacak hiçbir hareket cezasız kalmamalıdır. turizm adına yapılan çirkefliklere göz yummak bu millete yapılacak en büyük ihanettir. özellkile yabancı turistler türklerin ahlakını bozmak için ellerinden gelen herşeyi kasti olarak yapmaktadır. amaç yüce milleti çökertmektir. özet olarak ahlakı yüce bir türk toplumu oluşturmak istiyorsak kesinlikle ilk adım olarak tatil köyleri kapatılmalıdır.
nefsine engel olamayan ve denize giren kadınları görünce şaha kalkan birkaç kendini bilmezin isteğidir.
tatil köyleri değil, her şey dahil sisteminin kaldırılması gereklidir.
büyüyünce ahlak polisi olmak isteyen yetersiz zihinlerin gördüğü gereklilik. belki de sırf trt el türkiye'de* arapların bizi böyle görmemesi istendiği için kimileri tarafından duyulan gereklilik.

kimi insanlarımızca en iyisi; üretim yapmamak, elde ne var ne yok satmak, bütün gelir kapılarını yakmak, yani ülkeyi düşmana* teslim etmektir. o zaman mutlu olacaklarını sanmaktadırlar.