tankın önüne yatan bana ne yapmaz

eski Amasyalı ama Sünni bir aileden gelmeyen sevgilimin 15 temmuz günü tankın önüne yattığımı söylediğimde verdiği cevap.

şaka şaka. olay aslında şöyle başladı...

bir gün döndü dolaştı hiç kadınlarla konuşmadığım konulara denk geldi konu. yani siyasete.

bu dedi ki "ya bu ülkede adalet, demokrasi, hak, hukuk ne gezer! kardeşimi içeri attılar terör örgütünden silahlı eylemlere katılmış diye kaç yıl yedi zamanında biliyor musun?! ama gazeteci dedikte öyle yırttık!"

ben şaşırdım bir an bakakaldım böyle. "e aşkım iç savaş çıkaralım! ne demek polise molotof attı diye içeri atılmış Şişli Okmeydanı'nda? hiç olur mu öyle şey! bırakmayalım bunlara çocuğu." diye şakalaştım.

bu bir an kaşlarını çattı "bunlar mezhepçi çomar, ümmet diye diye her ezan okuduğunda bir inanmayanın kafasını kesiyorlarmış osmanlı dönemi sen bilmezsin. ama zaman gelecek zor tutuyoruz kendimizi. önder hafız Esad'ın verdiği haktan büyük şeyler görecekler! 40.000 kişi hama katliamı diyorlar ama onlar bin katı fazla ölü görecekler! Nazilerin bile yapmadığı şeyleri yapcaz onlara! o iç savaş çıkacak! çünkü bunları bilen insan sayısı çok az. Atatürkçü, Ümmetçi diye böldük tüm faşistleri. inançsız Türkleri de aldık yanımıza. Yaklaşıyor zaman." falan diyordu.

o an ellerim titredi gözlerim döndü "bana bak kadın! ben 15 temmuzda tankın önüne yattım! sen ne diyorsun ulan benim vatanıma toprağıma? benim atalarım dersim kalkışmasında, koçgiri isyanında vatan sevdalıları Çanakkale'de şehit olurken onlara saldırmadı, annelerinin, eşlerinin evlerini yağmalamadı benim soyumda kaç şehit var bilir misin?" diye kükredim.

bu hemen "oha ne iç savaşı doğru ya sizler tankın önüne yatan insanlarsınız, bu delilikte olanlar bizlere neler yapmaz! of of of özür dilerim salak mısın ne diyorsun?" diyerek ağlamaya başladı panik ve korkuyla.

ben de kendisini kollarımın arasına alıp şefkatli, vatan sever kollarımda uyutup ona vatan sevdalısı bir erkeğin şefkatini, sevgisini gösterdim.

kendisinin eski twitlerinden isminin görülmediği bir kareyi de sizinle paylaşmak isterim.

görsel
görsel
görsel
görsel

bu denli güzel türkçeyle, bu denli içi boş şeyler söylemek.

bir taraftan gıptayla öykünüyor, diğer yandan tillahi tiksiniyorum.

anlattıklarım doğru değilse kel kalayım.

hatta arkasından bana bir şiir yazdı.

"vurdu mu diplere titretiyor itleri!"

"o hiç bir zaman durmadı! kızıl kafamı kökledi!"

diye ama hala anlamını anlamadım.

saçlarını kızıla boyayan da bendim çok özledim onu sözlük ağlıyorum bunları yazarken yardım edin geri dönsün bana.

"olmamış, biraz kendini geliştirmen lazım hikaye trollüğünde." yazan adam az önce suriyelilerin karısını diye küfür ettiği bir başlık açarak çaylak yemesiyle güldürmüştür.

mahsun kırmızıgül gibiler güneşi beklerken gibi yalan dolan terör yanlısı şeyler yazdığında ağzı açık izleyenler şimdi benim gerçek bir olayı anlattığım entry'me demediğini bırakmamış. görmezden gelinen bir gerçek.

bu da böyle bir anımdır işte... gezici sevgilim onu koruyacak devlet gibi erkeğinin varlığını hissettiği an titreyerek bana sarıldıydı.

senin de önüne yatar başka ne yapacak denilesi sorunsaldır.