bugün

sözlüğe ve bu tadı bir şekilde paylaşan herkese olumlu anlamda katkı yapabilen entelektüel ve iyi birer yurttaş donanımına sahip yazarlar, iyi ki varlar ve bu sözlüğü değerli kılıyorlar.

mustafa kemal atatürk'ün gençliği.
sözlüğün sağcı ve tutucu yazarlarınca sürekli eksilenen yazarlardır. en kötü entrylerimin siyasi entryler olması bundan.
tam tersi bir durum da var tabii. bunlar da zıt görüşlüleri eksilerler.
sebepsiz eksilenen yazarlardır.club liboj taraftarlarının sorduğu soruların cevabını çok iyi bildiği halde cahil ve dinsiz gözüyle bakılan yazardır.atatürkçü yazarların fişlenmesine neden olmaktır.

(bkz: dönen dönsün men dönmezem yolumdan)
(bkz: bunu da eksile)
zeka seviyeleri zaman zaman değil her zaman sorgulanan yazarlardır.

(bkz: sözlüğün solcu ve geri kafalı yazarları)
(bkz: sözlüğün sağcı ve çağdaş yazarları)
(bkz: sözlüğün sağcı ve geri kafalı yazarları)
(bkz: sözlüğün liberal ve çağdaş yazarları)
(bkz: sözlüğün liberal ve gerl kafalı yazarları)
sağcılığın yıllar yılı bu ülkeyi ileri taşıyamadığını gören yazar.ayrıca karşı tarafa ilk fırsatta hakaret etmez, konuşmaya çalışır bu tür yazarlar.

(bkz: eksilersen eksile susmuyorum ulan)
Kemalizm sol değildir. Solu yozlaştırmayalım lütfen. Kendinize başka isim bulun.

(bkz: kemalist olmayan solcularda bizi görecek mi)
olmayan yazarlardır. daha türkiye'de görülmediler kendileri çünkü. sol görüşlü olduğunu iddia eden herkes ülkeyi 1940-1950'ye çevirmeye çalışıyor. ne hikmetse ülkenin en çok geliştiği yıllar ise sağ iktidarların dönemi.
Yakindan da uzaktan da baktigimda kendimi aralarinda gördügüm topluluk. Ne mutludur ki bana.
içlerine girmek için can attığım grup. nasıl solcu ve çağdaş olabilirim, bir el kitabı mevcut mudur?
1940-1950 arasının değerini bilmeyen yazarlar tarafından eleştiri almış yazar topluluğudur efenim. gayet kendimi içinde görüyorum bu topluluğun. bir yazarımıza göre, ülkenin en geliştiği dönemler sağ iktidar dönemi(miş). evet efendim, ne kadar ilginç değil mi. ülkeye yabancı sermayeyi sokup, dünyanın kıskandığı karma-bağımsız ekonomi politikasını yıkma,köy enstitüleri-halkevleri gibi atatürk projesi kültür ve eğitim kurumlarını kaldırma, ülkeyi emperyalist güçlerin emri altına sokma gibi gelişimler bunlar. ne güzel gelişmiş efenim ülkemiz değil mi. 1950'den beri türkiye'de günü kurtarma ve koltuk telaşında olmayan hükümet varmıymış efenim. biz mi yanlış biliyormuşuz. bi de eleştiri alınca statükocu yaparmış efenim bu yazarlar bizi. statükoyu yaratan kapitalizmdir, kapitalizme karşı olmak nasıl statükoculuk olsun be adam denmez mi şimdi bunlara.
bildiğini paylaşmaktan zevk alan, araştıran, okuyan, geçmişine bağlı kalıp hep ileri bakan yazarlardır. tabiki her solcunun da çağdaş oduğu şeklinde bir genelleme olamayacağından, at gözlüğü ile hayata bakan solcular da vardır.

anlaşılmaz olan böyle bir başlıkta neden sağcı arkadaşlar bir kuyruk acısı varmışçasına çamur atma yolu izliyorlar onu anlamak cidden zor, demek ki fatih altaylının yazılarında dediği gibi,

yazar ne zaman olunur ?
insan olmayı başarabildikten sonra ve düşünceleri hazmetebildikten sonra.
var mı öyle bir yazar? hani nerde? sınıf ayrımına karşı olan bir fikri(solculuğu) solcu olmak çağdaş insan olmaktır gibi bir sınıf ayrımı için kullanmak tam da ülkem solcularına yaraşır. sol düşünce; kendini üstün görmek için dini, ırkı, soyunu, düşüncelerini, cinsiyetini veya herhangi başka bir argümanı kullanmayı sınıf ayrımı kabul edip bunları red etmişken bizim solcular biz çağdaşız deyip kendilerini diğerlerinden üstün sınıf görüyorlar ve buna solculuk diyorlar. oysa solculuk sınıf ayrımı nedeniyle ezilenlerin haklarını savunmaktır. sen çağdaşsın diğerleri geri kafalı diye bir ayrım yapmak sol ile hangi noktada buluşur?

solculuğu din karşıtlığına indirmek ise en büyük ihanettir. solculuk dine neden karşıdır? hristiyanlık ve musevilik dini bir ruhban sınıfı yaratır ve insanlar kendilerini dindar olmayanlardan üstün görür. bu sayede çalışmadan, emek harcamadan yaşarlar. solun dine karşı olması bir sınıf ayrımı yarattığı için iken bunu unutup dinsizliği üstün olmak zannetmek de aynı şekilde sol düşünceye karşıdır. amaçları unutup kendi niyetleri için çarpıtarak kullanana solcu denmez, solun ebesini sikiyorlar denir. adam gibi solu anlatan bir akım olsaydı türkiye çoktan solcu olurdu...

sol ile faşizm birbirine zıt kavramlarken faşizmi savunanlar ben solcuyum diyor. bu gün chp, saadet partisi ve mhp arasında ne fark var? birisi dinsizlik ve türkçülük faşizmi yapıyor, diğeri din faşizmi yapıyor, diğeri de türkçülük faşizmi yapıyor. dinsiz olan türkçüler kendilerine sol diyor. bunlara sorsan deniz gezmiş büyük adamdır. ama adamın hayatını bilmezler, fikirlerini bilmezler, her zaman ezilen taraf kim olursa olsun, dini, soyu ne olursa olsun yardıma koştuğunu bilmezler... sonra sözlüğe girip birbirlerine solculuk ne çağdaş şey, bizi çağdaş yapıyor diye birbirlerini avuturlar...