bugün

bu parfümerilerde çalışan kızların suratlarına bakınca güvenim sarsılıyo sözlük. o kadar güzel anlatıyorlar ürünleri tam ikna oluyorum sonra surata bi bakıyorum şeytan çarpmış gibi, bi de maymun gibi boyanmış valla vazgeçiyorum o anda. bunların faydası olsa bu kız bu halde dolaşır mıydı diyo insan ister istemez. * biraz eli yüzü düzgün insanlar çalıştırsalar keşke.
bazen aşırı derecede tutarsız olabiliyorum. çok değer verdiğim birini bir anda hayatımdan çıkarabilitem var. hem de bir nedenim yokken. sırf o an öyle istediğim için.. birkaç ay sonra kafama dank ettiğindeyse, utanmadan, arlanmadan 'naber?' diye mesaj atabiliyorum. maalesef bazen çok pislik bir insan olabiliyorum.

evde internet bağlantım yokken, adamakıllı takip ettiğim tek dizi öbgzk idi. (örgüt ismi gibi.)

mesleğimle ilgili ciddi problemler yaşıyorum. işten atılmayı bekliyorum. hadi bakalım. hayırlısı.

şimdi, kanal d'yi açtığımda,birisi limon doğruyor bir yandan da anlamlı ama anlayamadığım bir şeyler söylüyordu. reklam sandım, dizi devam edecek sandım ama filmmiş. birkaç dakika boyunca anlayamadım film olduğunu.

saydım, taksimden evime gidene kadar 13 defa, karmate'nin 'başındaki çemberin' şarkısını dinledim. ve nedense birkaç gündür de, karmate'nin lazuri nani'sini dinlerken salya sümük ağlıyorum. eve,t karmate'ye sardım. halbuki birkaç ay önce, kardeşim dinlerken, 'ne bu la..' demiştim. şimdi bağımlısı oldum.

itiraf değil. yalnızım da anlatacak kimsem yok. ondan..
şu yaşıma geldim, hala yolda yürürken elimi nereye koyacağımı şaşırıyorum. çoğunlukla montumun ipiyle oynuyorum kış ayları. ama yazın benim için çok sorunlu oluyor. hiç rahat edemiyorum. size çok önemsiz gelse de, bu benim hayatımın itirafı.
gene sigaraya başladım aq.şimdilik sağdan soldan otlanıyorum paket almam yakındır.
kalp rahatsızlığımı tetiklemesine rağmen annemin yaptığı patlıcan yemeğine uzak kalamıyorum. zaten bu dünyada anne yemeği yiyemeyeceksek niye yaşıyoruz ki amk?
sürekli uykum var bıktım. sınavlardan dolayı sanırım her an uyuyabilirim. bunu buraya yazmaktanda bıktım ayrıca içinde ''uyku'' kelimesi geçen bütün entrylerimden nefret ediyorum.
öncelikle sözlük ben sikerim böyle aşkın ızdırabını. ve devam etmek gerekirse ali'nin sekiz günündeki filozof abinin dediği gibi ''her tarafım kanıyor, acılar içindeyim. çürüyorum.''olmuyor işte kurtulamıyorum. peşimi bırakmıyor, hüzün. ben kaçıyorum, o kovalıyor, ve kaçtıkça daha çok batıyorum karanlığa.

''bekledim. nice gün doğumlarında kaybolmadı yüzün.
yürüdüm. nice gün batımlarına; doğmadı yüzün.
budha'yla incir ağacının altında oturdum. kavruk bir hint güneşiydi tenim.
musa ile tur dağı'na tırmandım. sessiz bir tanrı kelamdı kalbim.
isa ile golgota tepesi'ne götürüldüm. binlerce çöle serap idi gözlerimde taşıdığım çarmıhım.
muhammed (a.s) ile hira mağarası'na kapandım yıllarca. cebrail gibi kainatta yankılandı sözlerim.
onlarla bekledim.
onlar tanrı'yı bekliyordu.
tanrı geldi.
sen gelmedin.''
Nezaman dellenip birine bir laf etsem pişman oluyorum,ne zaman etmesem etmedim diye pişman oluyorum.
edecek itirafım yok. ya çok mert bi adamım içim dışımda her şeyi itiraf ediyorum zaten buraya gerek kalmıyor, ya da çok derin bi adamım itiraflarımı bile kendimden saklamayı başarıyorum. iyimişim lan.
param yok sözlük bi de. allah baba bana para versin. amin.
ölene kadar uyumak, öldükten sonra da uyanmak istiyorum.
bir aralar çok sevdim. köpek gibi sevmek derler ya öyle işte. o arkamdan çok kötü şeyler yaptı. çok acımasız işler hem de. yaptıkları yüzünden 1-2 ay kendime gelemedim, okulun en iyi öğrencileri arasındayken dibe vurdum bir anda. aradan yıllar geçti, ondan sonra hiç kimseyi sevmediğimi gördüm. şimdi bakıyorum da hala unutamamışım be. napıcam lan ben şimdi sözlük, nasıl çıkartıcam onu aklımdan?
olamadım...***
çayı ocakta unuttum sözlük. Çaydanlığın altı düştü bu 6. unutmam olduğu için onu camdan aşağı attım. Anne beni affet çaydanlık kaybolmadı.
Bu saatte Steak&Cheese yemek istiyorum. Ne kadar pis boğazım ben. Biri beni kendime getirsin.
dışarda hayat varmış, ankara da aslında fena bir yer değilmiş. insan gördüm lan ben. bir de yok ya aslında sıkıcı biliyorum.
geçen gün gelişmeler kısmını okumaya başladım. Şimdi birer melek olan yazarların duyurularını gördükçe içim parçalandı malesef. Sonra kendimi fiziksel olarak iyi hissetmediğim için onların yerine koydum. Nickimin orda geçtiğini düşündüm. En yakın arkadaşım mortsafarfas dışında sözlükte yazdığımı ailemden başka biri bilmediği için muhtemelen haberiniz olurdu heralde. 400e yakın girdiğim bütün entryleri okurdu herkes. E öldüm ya o yüzden. nick altımda dolardı. Zamanında bunu yazmış bikbik rererrörö şimdi aramızda olmayan yazar diye. Diyorumki öyle bir şey olursa yapmayın bunları bana. Beni şimdi tanımadıktan sonra, ne önemi var ki sonradan tanıyıp hakkımda fikir edinmeniz. Neyse bunu da bilin dedim..
uykum kaçtı. cin gibiyim gibi gibi. leman aldım yıllar sonra. te 10 sene önce güzeldi leman. ne uykusuz, ne penguen geçerdi onu. sonra bozdu. bu 1000. sayı da pek iyi değil fakat eski hatırası var deyu aldık. çerçeveletir, bakarız.
kardeşim kumandaya el koyduğu için annem benim odama geliyor,

-kimoo aç yavrum şu öyle bir geçer zaman ki yi de azcık sinirlenelim.

yerim ben bu kadını ya,iki gün hasta oldu gizli gizli ağladım valla.
öküz kadarım ama uyuyamıyorum yanımda dur dedim, geldi kücük yavrum diye sevdi gene ağladım.
geçen gün patronum hemen yan odada olmasına rağmen tam 1 saat uyudum.
ohh.
cumaya yetiştirmem gereken epey bir işim olmasına rağmen saat 08:00 den bu yana sanal ortamlarda * takılmaktayım. ve de takılmayı planlamaktayım. şefim karşımda, harıl harıl sunum hazırladığımı sanıyor.
bunun acısı bugün ve yarın akşam evde çıkacak, işyerinde yapmadığım işleri mal gibi akşam evde yapacağım.*
iş yerindeyim, macbooka geç dediler, geçmedim sözlük.
yoksa ben zurna mıyım ha!
hiç sevmiyor beni tesadüfler.
Herkesin yalan bir tarafı var, kendimden biliyorum.
Ey hayat senin içine tüküreyim diyeceğim ama sanırım seni seviyorum.