bugün

Bu sabah da güzel uyanamadık be sözlük.
cepte var 70 lira, 20 lirasını dün yeğenlere bayram harçlığı verdim. kaldı 50 lira bakalım ay sonu nasıl gelecek.
Yorgun - mutsuz ve saskinim.
matrixi 3 kere izledim ve hala bi bok anlamadım.
istemeden beddua ediyorum:(
kaybettim yine. tam bir şeyler düzeliyor derken yine suratıma kapandı o kapı. o oyunda yerim yokmuş benim. sadece izleyebiliyorum, hiçbir şey yapamıyorum. benim rolüm yokmuş bu oyunda. acıtıyor, çok acıtıyor. hayallerimin yıkılmasından bıktım, yoruldum artık. anlamıyorum, neden böyle oluyor? diğerleri gibi olmadığım için mi? çok sevdiğim için mi? hiç aklımdan çıkaramadığım, hayatımı ona adadığım için mi? neden kötüler kazanıyor hep? anlamıyorum. peki o nasıl bu kadar saf olabiliyor, nasıl göremiyor insanların gerçek yüzünü? ama biliyorum, bir gün onun gerçekte nasıl biri olduğunu anlayacak. benim ne kadar sevdiğimi de anlayacak, inanıyorum. bir gün benim de rolüm olacak o oyunda. başrolde olacağım onunla birlikte. yine beklemek kaldı bana. her zamanki gibi beklemek. olsun, beklerim ben yine. o gemi gelecek, hala inanıyorum ben. 1 ay önce gördüğüm o rüyanın da ne anlama geldiğini anladım şimdi. ve bundan sonra olacaklar hakkında da az çok fikrim var o rüyaya göre. böyle olması gerekiyormuş demek ki. bana düşen de yine beklemek.

edit: buraya içimi dökmem hakkında kimin ne düşündüğü de zerre umrumda değil. beni biraz olsun rahatlatabilen tek şey buraya yazmak.
Kendi kendime gelin güvey olmakta üstüme yok. Saçma sapan şeyler düşünüp kafamı meşgul etmekten de bıktım. Nasıl kurtulucam bu huyumdan bilmiyorum.
durumun buraya cikacagini biliyor olmanin hakli sevinci icerisindeyim, zamanında da bunun kavgasinda onu bana korumustu, belliydi inanmayisindan.
neyse kim mutlu oluyosa olsun gram umrumda olan bir olay degil. ben mutluyum, tek ironi ise arkadaslarindan birine git yaz diye gaz vermisken bunu yapmis olmasi. gulduruyor ya
Asmr yi keşfettim. Uyumadan önce dinliyorum. Mışıl mışıl uyuyorum.
her şeyi al, bana, beni geri ver.
ben bir yere gitmedim gül güzeli, aklım sende kaldı. yarım kaldın, yarım kaldım, yarınlara kaldı kim bilir ki.
ha son bir şey daha bende hiçbir şey değişmedi, sen hala benim için kıymetlisin.
...
durduğum bir gündü, diyorum, bütün ilgiler sizin olsun
her türlü bir şeyler sizin olsun, ben artık
hep böyle istiyorum, ayıp değil ya
durduğum bir gündü, diyorum, yüzümü göğe doğurduğum
bir gündü ve yaşar gibi kaldığım bir yaşama içinde *
Az önce misafir çocuğu yaramaz ufaklık, eski sevgilmden kalan eşyaları sakladgm kutuyu ortaya döktü. odaya çekip dövdüm. pişman değilim
annemin özene bezene yaptığı aslen tuzlu ama içinde şeker de mevcut olan, bol tereyağlı ve çörek otlu ağızda dağılan kurabiyeleri mutfağa gide gele gide gele, birer ikişer yarısını bitirdim.
sevdiğim kıza aşırı platonik olduğum dairinde bir mesaj yolladım. ağır çıkıştı bana. *
29 saattir uyanığım ve bugün bir düğüne davetliyim o ses o gürültü!
birine sesli olarak kitap okumak istiyorum.
itiraf ediyorum dirseğimi yalayabiliyorum.
ben kimim bilmiyorum.
insanın başına ne gelirse meraktan derler ya...

100M yi kaç saniyede koşuyorum diye merak ettim. Sıfır kondüsyon tabi. Sen misin merak eden. 20Sn sürdü ama 1200myi koşarken o kadar yorulmamıştım.

O değil de beni ikiyle çarpsan bi ussain bolt etmezmiş. Kilo olarak tutabilir gerçi...
3 yılda psikolojim nasıl alt üst olmuş. Burada bir şeyler karalayarak kendimi rahatlatmaya çalışıyorum sadece. Birazcık mutlu oluyorum esprili bi kaç yazı okuyorum. Kendimi dış dünyadan soyutlamak için. Çünkü içimi dökmek için bir dost yok. Bir arkadaş yok. Hepsi geride kaldı. Her gün onlarca entry yazmam benim kaçışım sadece. Bunalımdan kaçış.
Şükürler olsun yine de şükürler olsun.
Resmen bi fenomene aşık oldum. imkansız aşk dedikleri bu olsa gerekk.
Bisikletimle resmen aşk hayatı yaşıyorum. Bugüne kadar neden edinmemişim bir tane hayret doğrusu. Hani nasıl desem rüzgarın esintisini yüzümde hissediyorum sanki hiçbir derdim yokmuşçasına pedal çeviriyorum. Yanından geçtiğim insanları umursamadan kulağımdaki şarkıyı mırıldanıyorum. Çıktım mı eve dönesim gelmiyor. Saat kaç olursa olsun umrumda olmuyor. Yollar bomboş oluyor geceleri kelimenin tam anlamıyla özgür hissediyorum kendimi.

Kuzenimin de vardı bir bisikleti o da tutkunuydu bunun. Bisikletini apartmana bırakamazdı bir şey olur bir yeri çizilir diye. Saçmalama kim ne yapacak senin bisikletine derdim. Bu akşam asansörde bisikleti eve çıkarmaya çalışırken anladım onu, insan kıyamıyor, özgürlüğüne zarar gelsin istemiyor belki de.
sözlük,
ben sıfırım.