sözlük yazarlarının itirafları

araba kullanırken direksiyon hocasının ileriye bak demesine feci halde gıcık oldum lan sözlük.

arkadaşlar bugün iş arayan nişanlıma iş için cemaatteki tanıdığım eğer kapanırsa belediyede iş hazır dedi. sonra hatısının farkında olarak ama onlar istiyorlar dedi. vaybe sözlük ben bu din tüccarlarının ülkesinde neyi umut edermişim ki bu ülkede . ah bi nasip olsa bunları dize getirip adaleti hakkı göstermek. zengine değilde insana çalışan yönetimde olabilmek. amına koyim böyle sistemin.

bahar geldi be sözlük...

Allah büyük gün gelir hesap döner. kin beslediğim, evvel zaman içinde bana zararı dokunmuş herkes her gece Allaha dua etsin elime düşmemek için.

sinirliyim sözlük. üniversite sınavına ikinci kez hazırlanıyorum dershane çoluk çocuk dolu liseliler zaten çocuk ama mezun grubu da çocuk inanın üç beş tanesi hariç hepsinin sorunlu olduğunu düşünüyorum. büyüyememişler mal mal işlerin peşine düşeninden, espri yapmaya çalışan ergeninden tutun, sessiz durunca havalı olduğunu sanan mallarla aynı dershanedeyim oysa biz biliyoruz ki konuşmaya değecek bir bok bilmiyorsun. saçlarını yapıp mezun olduğu liseye gidip oradaki kızları kesmeyi amaçlayan sübyancılarla aynı dershanedeyim, ömründe bir bok yaşamamış karı kız için kılıktan kılığa girenlerle aynı dershanedeyim.

100 den fazla eh işte aldım. manyak mısınız?
edit: yeter ya. kafa izni alacağım...

buraya üye bile değilken arama motorunda hararetli bir şekilde ilgilendiğim bir konu hakkında araştırma yaparken konu hakkında buradaki bir yazarın yazmış olduğu yazıya denk geldim. hala bazen açar okurum. size göre küçük bana göre büyük bir hikaye, hayata bakış açımı değiştirdi. ne benim o yazar hakkında burada edindiğimden fazla bir bilgim var ne de onun benden haberi. olunca oluyor işte, kimileri kimilerinin hayatını hiç beklenmedik bir anda değiştiriyor.

itiraf ediyorum bugun tek düşündüğüm acaba ilişkilerimde aldatıldım mı oldu. paranoyak mıyım nedir.

dedemi özledim.
onu 5 yıl önce kaybettiğimizden beri ciddi anlamda ilk kez özledim.
5 yıldır dedemin sesini duymuyorum, sesi aklıma geldi, özledim.
5 yıldır görmüyorum dedemi, özledim.

birden nasıl gittin dede?
sen ki günde 1,5 paket sigara içerken, doktorun en ufak uyarısıyla bir daha ağzına sigara koymamış adamsın.
ağzında sigarayla ''sen içme'' derdin dede. sonra da harçlık verirdin.
dede, ihtiyacım yok ama, ben 5 liralık harçlığımı özledim.

istatistiklerde, dünün en beğenilen entryleri listesine girmeyi çok istiyorum.

eski sevgilimle öpüşmeyi özlüyorum.

Lan ben geldim sümüklüler. itiraf ediyorum; sizi hiç özlemedim. Bokunuzda boğulun emi.

Yıllar sonra gelen edit: şaka lan şaka yirmi dakika sonra geldim. Ehuehehe.

Ufacıkken, mini mini birler çalışkan ikiler tekerlemesini ezberlemeye çalıştığım zamanlar; Sağlık karnesinde nezle pekiyi, kızamık iyi, kabakulak orta gibi notların yazdığını sanıyordum. ilginç yanı bu sanrı bende hala değişmedi.” sağlık karnesi ” diyince aklıma normal karne gelir.

Mandalinalarda yapışık ufak bi parça vardır ya hani, portakalda da çıkıyor; işte onu annem bana ”o onun cocuğu” dedi diye ikisinide yiyemez, ana ve yavrusunu birbirinden ayıramazdım. O dilimi atlar diğer yavrusu olmayan dilimlere geçerdim.

fenerbahçenin uefa kupasını alacağına yürekten inanıyorum lan.
ama kimseye söylemiyorum.
konusunu açmıyorum, alamazsak içimde patlar çünkü.

Sığır ama sevdiğim bi arkadaşım var sözlük. Sevdiği kız başka şehirde. 2 gün önce sohbet ederken "iskandinav doğum günü var kızın. Pastanın üzerine yazılacak birşey söyle" dedi. Ben de kızın annesinin adını sorduktan sonra pastanın üstüne kız için "iyi ki doğurdun .... teyze" yaz dedim. O da kızın yanındaki ortak arkadaşlarına söylemiş. Bu kocakafa ortak arkadaşlar da "iyi ki doğdun .... teyze" yazmışlar pastanın üzerine. *

günün çoğu vakti kendimi zorlamakla geçiyor. "lan olum sanki kafaya takacak bir şey mi var? hem sen takmassın ki. rahat adamsın sen olum. öyleyim di mi lan? öylesin tabi böö" falan diyorum kendi kendime.

dersim olduğu günler bütün gün okuldayım bu dönem. arkadaşlar şu bu derken kafam dağılıyor, bir şeyi düşünmemek için mücadele etmiyorum, huzurlu oluyorum. eve geliyorum 1-2 saat sonra etkisi geçiyor. başlıyorum yine mücadeleye. başlamasam bile muhakkak bir bok çıkıyor ve beni moral bozan denizine itiveriyor. zaman zaman orada boğuluyorum bildiğin.

son zamanlarda kendime söylemekten kaçındığım bir tespitim var sözlük. mutlu olmak için bir sebep arıyorum, bulması çok zor olmasa da gerçekleşmesi sıkıntı ama onu da olacak varsayıyorum üstüne bir de bu sebebi diğer bokların temizleyicisi varsayıyorum.

hayatım varsayım oldu.

bazen aileye ne yaparsan yap yaranamazsın. hep eksi yönlerini görürler asla yaptığın fedakarlıkları görmezler.. işte o zaman ne aşk acısıymış, ne iş stresiymiş sivrisinek vızıltısı kalıyor yemin ediyorum. alıyım diyorum şu hapları bi içsem hepsini 15 20 tane gideyim ben... valla kurutluş olsa gideceksin...

çok sıkılıyorum çooooooookkkkkkk..

çok garip insanlar tanıyorum, gerçekten. bazen şaşırıyorum bu kadar garip insan varmı yoksa hepsi benimi buluyor diye,

-bi erkek arkadaşımın ailesi ısrarla beni eve çağırıyor, yok yani adam çağırsa eve atacak diyeceğim ama ablası niye çağırıyor anlamadım, çok özledim seni falan diyor. hani normal bişekilde 'estel gel bi çayımızı iç' falan değil.

-bütün arkadaşlarım falcı, hepsi oturup fal bakıyorlar, öyle böyle değil hemde saatlerce. eski sevgilimin ailesinde veya kendisinde bi çocuk sıkıntısı olmasını bekliyorum, belkide olmuştur. yada bizimkiler uyduruyor. hepside tutarlı anasını satayım, hepside aynı şeyi söylüyor

-benim eskiden bi arkadaşım vardı, hasetin fesatın tekiydi. mesela biri bundan bişey öğrendi ya tamam artık bitirmezdi bunu. o benim sayemde öğrendi, onları ben tanıştırdım, o elbiseyi ben aldırdım vs vs vs yani adı üsütnde arkadaş değilmi yada 'iyilik yap denize at' demişler ne söylüyorsum, mesela ben senin kültür seviyeni arttırdığımı hiç söylüyormuyum. yani insan bi düşünür değil mi?

-arkadaşım dediğim bi adam vardı, sevgilim olduğunu öğrendiğinde 'tüh lan bende seni alırım diyordum' dedi. şok oldum çünkü ondan asla böyle bişey sezmemiştim bile, kanka ayağına yatıp bigün 'estel evlenelim' dediğinde 'heeee' diyeceğimi mi bekliyordu acaba

böyle şeyler işte. ne yazık ki insanlar şeffaf olamıyorlar ve buna rağmende göz önünde olmak istiyorlar. yok yani hayata ne verdin ki ne bekliyorsun salak!!!

'senli' olan geçmişimi özlüyorum. sen başkaydın be.

elektrikler kesildi diye küfrederken, elimde telefon ışığıyla tuvaletin lamba düğmesini arayan bir adamım ben. kime ne diye kızabilirim ki.

Bazen insanlar çok mu bencil oluyorlar. Yoksa bütün bencil insanlar beni mi buluyor?

sabahtan beri kulaklarımda queen'in "she is a killer queeennnn"i yankılanıp duruyor, hayır olsun...
az dinledim tadı damağımda kaldı şarkının mı desem yoksa çok dinlediğim için çok etkiledi, sürekli evire çevire bu sesi duyuyorum mu desem bilemedim.

Her gün Gördüğüm kabuslardan olağanüstü bir korku-aksiyon-drama filmi senaryosu yazılabilir.

avrupa karşısında hala fenerimin zaferini çekemeyip de laf atan zavallılar yok mu gerçekten zavallısınız amklar.

yavaş yavaş konuşan insanlara katlanamıyorum.

yavaş yavaş konuşan insanlar benim için bir toygar ışıklı. bir ben hayatın mağlubuyum. hatta bir güün geceyee varmaaadaaan tozz duuman edeeer bu şehiir yalnızlığaa inaaat iklimler değişiiir. *