bugün

biri gelsin istiyorum. şu durduk yere adamın amına koyan şarkılar gibi biri. ansızın gelsin, koysun amıma, yamultsun beni. onsuz nefes dahi alamayayım.

not: http://galeri3.uludagsozl...mukemmel-kadin_234878.jpg
evet evet itiraf ediyorum şu yaşıma geldim hala geceleyin tuvaletin ışığını kapattıktan sonra yatağıma bir füze hızıyla ilerliyorum. (bkz: öcü)
lisedeyken, ingilizce hocam koridorda kalemini düşürdüp yerden almak için eğildiğinde beli açılmış ve lacivert tangası gözükmüştü bende yukarı çıkan askılı bluzunu beline çekip "hocam heryeriniz gözüktü cık cık cık" diyerek dalga geçmiştim kadında çenemin altına dokunarak "şekerim sadece sen gördüysen problem yok başkaları görmesin" demişti. o olaydan sonra kadın her ingilizce dersimize girdiğinde * skim kalkıyordu ve bütün yıl ingilizce dersinde tahtaya bahaneler uydurup kalkmamıştım.

edit: özet mözet yok len oku işte komik alahala.
göze kalem çekmekle ağızın bi karış açılıp dilin dışarı çıkması arasındaki doğru orantı yemin ediyorum hiç bi matematik probleminde yok.
(bkz: kızlardan kızlara tavsiyeler/#14786240)

"kızlara tavsiyeler" ibaresini görür görmez yazmaya başladım bu entryyi. aslında erkeğim. lan harbiden beni bilen bilir, erkeğim bildiğin. pipim var yani.

ama silmiycem o yazıyı kalsın orda hatıra olarak. ehehehe.
mesgaleyı mesane diye okudum sözlük, benim cidden çişimle ilgili sıkıntılarım var.
dakikalar önce teyze olacağımı öğrenmek... 104 günlük bir bebek...

izmir'den almadık cici bırakmayacağım sana teyzesinin kuzusu...

sakin sakin gel *
itiraf ediyorum; bu itiraf olayının boku çıktı!..
onu çok özledim, yarın yine sınıfta görecem lanet olsun. Ölsem daha iyi
ne zaman güzel birgün geçirsem akşamına mutlaka bi halt olup bütün keyfime sıçılıyor sözlük.
umursanmamak çok kötü bir şeymiş.
nefessiz kaldım, ama ölemiyorum, soru sormaya bile hakkım yok, bir rüya gördüm gerçek sandım.
bana baba sevgisini verebilecek birini arıyorum malca sözlük.babam gibi üşüdüğümde burnumu sıksa,montumun önünü kapatsa yeter. millete anlatıyorum dalga geçiyorlar işin kötüsü.
Bugün bir ilki yaşadım. Kayseri dışındayım. Hem para vermedim hemde birşey hissetmediğim biri ile seks yaptım. Herşey güzeldi sadece orgazm ve hemen ardından gelen tiksinti, kadını cinsel bir obje gibi görme. Duygu olmayınca seks amelelikmiş.
bu aralar acayip mutluluk belirtileri var üzerimde . neyse yakında geçer ...
birileri şu halı saha maçlarına hakem koysun yeter lan ! *
hep birilerinin dediği oluyo, onca koş emek ver 1 farkla yenil...
seri eksi verenlerin orospu çocuğu olduğunu düşünüyorum. Zannedersem annelerinin intikamını alıyorlar ama annelerini yemin ediyorum bilmiyorum.
son iki yılımdan bahsediyordum önceki itiraflarımda. devam edelim.

darptan 5 aylık bir ceza aldım. 2010'un sonbaharı çıktım cezaevinden. oysa ki ben babam gibi olmayacağım demiştim kendime. meğerse iliklerime kadar işlemiş.

çaldım çırptım. tek avuntumdu haram para olması. kimsenin alınterini almıyordum. kimsenin ahı gelmezdi omuzlarıma. hepsi eskiyi unutturacak bir gelecek içindi oysa.

yavaş yavaş bankadaki hesabımda paralar birikiyordu. biriken paranın yarısı yaptığım işle kendi cebime giren paraydı. diğerleri kelden ordan burdan tırtıkladıklarım.

09.04.2010

arkadaş ısrarına dayanamayıp kayıt olduğum spor salonundan çıktım. birkaç aydır vakit buldukça gidiyordum. aslında aklımı meşgul edenleri bir süre de olsa algılamamak için gidiyordum.

öğlene doğru arkadaşlarla söz verildiği gibi git gide aramızın iyi olduğu bir teslimatçının işlettiği bilardo salonunda buluşup oyun oynadık. akşamüstüne doğru evime gitmek için otobüs beklerken en işlek sokakların birinde bir anne baba ve çocukları takılıyor gözüme. çocuk ağlıyor. babası bi kolundan tutmuş yürütmeye çalıştıkça küçük kız dizlerini kırıp bütün ağırlığını babasının kolunu veriyordu. annesi olduğu belli olan kadın onlara bakmıyor bile. kaya gibi sert suratını ileriye çevirmiş hemen arkasındaki gürültüye aldırmıyor.
küçük kız gözünün yaşıyla ağladıkça bu sefer babası eğilip omuzlarından tutarak sarsmaya başladı incecik vücudu. domuz gibi iri anne babasının arasında o kadar savunmasızdı ki.

ilkbaharda gri iki kaldırım taşının arasından çıkan papatyalar geldi gözümün önüne.

kız sesini alçalttı. hala ağlıyordu. ileriden durağın arakasına kadar gelmişlerdi yürüyerek. tam durak arkasından geçerlerken küçük kız yarı hıçkırır halde bağırdı:

- baba ne olur alalım!

incecik kolunu tutan babasının parmaklarını açmaya çalışırken adam kızın yüzüne tokadı indirdi. kucağına aldı. dikelip suratına doğru parmağını sallayarak konuşmaya başladı. küçük kız bir eliyle yüzünü diğer eliyle orada burada gördüğü güzel ablalarına özenerek aldırdığı uzun saplı minik pembe çantasını tutuyordu. kısa süre sonra ağlayan kızı yere indirdi. tekrar bir iki adım attılar ki tekrar bir kavga gürültü. kız ağırlığını babasının koluna verip gitmeye diretirken baba tekrar bir tokat indirdi yüzüne. yerimden kalkıp yanlarına gidene kadar bir tane daha..

- yeter lan!

çocuğu elinden kurtarıp yüzüne baktım. kıpkırmızı yüzünü ovuştururken nolur alalım diye ağlıyordu. arkama çektim. babası "sana noluyor" derken tekrar atıldı kızı tutmak için. sağıma atılınca kızı da ondan uzaklaştırmaya çalışıyordum kendi etrafımda dönerek. adam bir elini omzuma koyup diğer elini yüzüme indireceği sırada omzuma koyduğu sol elini yakalayıp arkasına geçtim. yakaladığım sol el bileğini ensesine doğru kaldırırken sağ ayağımı bacakların önüne koyup yüzüstü yere devirdim herifi. beline oturdum. sol yumruğumu kafasına indirmeye başladım. karısı ve etraftakiler gelene kadar sanırım 3-4 defa vurmuşumdur. bağırış çağırış, telsiz sesleri...

belki de babama yapamadıklarımı yapmıştım kızını istediği alınmayınca ağladığı için döven adama. belki de henüz 7-8 yaşlarındaki o kız kadarken babamın elinin altında bir yandan ağlayıp bir yandan da bu adamın canını nasıl yakarım diye düşündüğüm zamanlar geldi aklıma.

bilmiyorum ama bir patlayıştı bu.

sonra mahkeme. şikayetçi olmuşlar. darp raporu hakime hafif gelmiş. sicilim temizmiş. az ceza almışım. öyle dedi adamın biri. hakim de yaptığını düşünüp ders çıkar demişti.

ben o 5 ayımın sadece ilk gününü o gün adama yaptığımı düşünerek geçirdim. ne bir pişmanlık ne de alınacak dersler vardı. insanlık denen şeyin herkese adil dağıtılmadığı bir yerde piyango bana vurmuş ne yazar ki. tek önemi sicilimdeki bir son olmasıydı bu 5 aylık cezanın.
erkeklerin ilk poposuna bakıyorum.
edit:ulen paso eksiliyonuz ılıkmısınız diye bakmıyorum taşmı uu beybi denebilirmi diye bakıyorum.
herşeyi bıraktık.
benim atanmamı, onun uzmanlığını, evlenmeyi, kendimizi anne-baba olmak için hazır hissedip hisssetmediğimizi falan.
doğmasına yıllar olan oğlumuza isim koyduk.

sevgili gelecekteki bebeğim, manyak olan anne ve baban herşeyi bırakıp ismini bu gece 1 saat önce koydular. belki yıllar yıllar ve yıllar sonra bu entry'i sana okurum. o zaman anlarsın ne kadar çok sevileceğini, ne kadar çok zaman önceden beri hayallerinin kurulduğunu...
adınla yaşarsın umarım.

not: baban az biraz gıcık bi adam olacak ama ona aşık olmak huzur dolu, herşeyinle ona benze umarım.
bir kaç ay öncesine kadar çocuklara karşı ilgim yoktu. son bir kaç ay içinde rüyalarımda hep çocuğum olduğunu görüyorum. uyanığımda çok garip bi his kaplıyor içimi rüyalarımda gördüğüm o çocuğu özlüyorum. hatta kendimi bu duruma o kadar kaptırdım ki kızımı görebilmek ümidiyle erkenden yatıyorum.
hala çocuğum galiba sözlük.
küçükken annemin doğum günümde aldığı ayıcığı hala sağlam bırakabildim, onsuz uyuyamıyorum ve kabus gördüğüm, korkudan uyuyamadığım geceler annemi çağırıyorum beraber uyuyoruz.
itiraf ediyorum..sevgilime kaşınmasa bile sırtımı kaşıtmak çok hoşuma gidiyor. kaşınma fetişim var sanırım.
bazen diyorum ben gerçekten o arkadaşımı çok özlüyorum ama bazende diyorum ki bana yaptığını asla unutamam...ne yaman çelişki.
çok ibne insanlar var bu hayatta.
güncel Önemli Başlıklar