bugün

dünyanın en sik lafı herhalde. hani en bilinen ve sade şekliyle açıklayacak olursam; geçmişte sürdürüldüğü belli, temel bir ideolojiye dayanan, çeşitli çerçevelerle sınırlanmış politik bir bakış açısının bir zaman sonra -kesin bir ifadeyle- sadece menfaat uğruna değiştirilmesi diyebilirim. ki ben bunu yapana siyasetçi sıfatını da vermem, sen anlayıver işte.

nitekim, bu davranışı benimsemiş bazı adamların bu yavşakça tavırlarından mütevellit; ülkemizde "siyaset", halk tarafından güvenilmeyen bir mecra haline gelmiş, milletin adeta dal taşak konusu olmuştur. her ne kadar klişe gerçekler olsa da; şöyle bir siyasetin günümüzdeki gidişatına bakıldığında, ne "sağ"ın sağ, ne de "sol"un tam manasıyla sol olduğunu söylemek mümkündür. sağ ve sol'un yanında, birbirinden aslen hayli uzak, benzeri bunun gibi tüm kavramlar da zamanla iç içe geçmiştir. farklı bir deyişle, bu kavramların içi kişisel çıkarlar uğruna boşaltılmıştır. örnekse;

bi' bakıveriyoruz; adam, almış eline mikrofonu vaaz verircesine dinden, laiklikten giriyor, vuruyor. hadi ulan gir, ona da sesimi çıkartmayayım şu an.

ertesi vakit bakıyoruz; 'siyasi gömleğini değiştirmiş', başımıza merkezci(orta yollu ibne) olup çıkmış, laiklik de laiklik diye dravdan kıvranan bir insan, bir grup, bir parti. neyine inansınlar ki şimdi senin? -retorik tabii- aklı mantığı olan adam, 'içindeki gerçekler'i binlerce kişinin önünde kustuğun, o mu b mu diye kıvırtmadığın, azınlık ya da çoğunluk, sahip olduğun görüşü her türlü dile getirdiğin günlerini bilsin. aklı olmayanlar da gözlerin içine biraz daha bakıp yalanlardan dört köşe olsun, banane.

tabii malum, politik görüşü değiştirmekten bahsedince, ülkenin son yıllarında mevzu olan radikal tarafın günümüzdeki halinden vermek geldi elden. keza, sol görüşü zayıf ya da hiç olmayan bir adamın veya kesimin bir süre sonra bu denli keskin bir şekilde başımıza solcu olmasına da aynı tepkiyi verirdim tabii ki, şüphesiz. mesele, en azından bu yazının meselesi, siyasi görüş değiştirme yavşaklığı. ha ayrıca bu muhafazakar denilen adamların üstüne de konuşulur, verilir veriştirilir.

- soyunma kabinleri ne taraftı beyefendi?
+ hemen sağda.
- bunlar mı?
+ yok, diğer taraftakiler.
- bu mu?
+ yok lan yok. ortada şaka yaptım.
insanların bazen doğruları değişebilir dediğim olaydır. türkiye de siyasetçilerin yaptığı doğrularının olmayışıdır.

(bkz: ya bu kapı daha yağlıysa)
(bkz: zübük)