bugün

sinemada lahmacun yemekten kötü değildir.
daha önce hiç aklıma gelmemişti ama çok zevkli olabileceği fikrine kapıldım. tabi yiyecekler çeşitlendirilebilir. oh mis. işte bu yüzden seviyorum sözlüğü. insanın vizyonunu genişletiyor, yeni ufuklar açıyor!
metrobüste köfte yemekten kötü olmamalı.
yanında lavaşla ayran da olursa daha iyi olur.
filmine göre iyi yada kötü olarak değerlendirilebilecek olaycık. recep'i izlerken sorun olmaz ancak ve ancak romantizimde son nokta olan bir filmi izlerken çiğ köfte yemek, şöyle bir düşünülürse pek de iç açıcı gözükmez.
patlamış mısır yemekten daha gürültüsüz olacağı düşünülebilir fakat yiyen acıya alışkın değilse atacağı çığlıklarla ve "su, su" nidalarıyla koşturmasıyla diğer izleyenlere daha büyük eziyet verebilir.
sinemada film izlemek dışında her şeyi yapabilen insan için normaldir.
urfa sıra gecesinde pop corn * yemekle eş değer bir eylemdir.

(bkz: gereksiz başlıklar)

(bkz: hayata dair iç burkan detaylar)
lavaş ekmeğe patlamış mısırı dürüm ederek elitist tepkimi gösterdiğim hadise.
hö? nasıl yani? dediğim olaydır. en azından kokusuz ve sessizdir.