bugün

en çok canını acıtan insan mıdır sevgilin? yoksa seni yerlere göklere sığdıramayan, en zor anında yanında olan ve hep mutlu olman için emek veren kişi mi? bu yol ayrımında sevgilinin hangisi olduğuna karar veriyorsun; "ayh, hayır, en çok kıran ve de en çok mutlu eden " diyorsan, bu ilişkide sorun var, kardeşim.

seni tutsak eden, kısıtlayan, engelleyen , sana acı veren kişiyi seviyorsan sorunlusundur. çünkü, dünyaya sadece bir kere geldin, başka bir sen olmayacak ve bir daha yaşamayacaksın. acı çekmek zorunda değilsin ki? kimsenin boyunduruğuna girmek zorunda değilsin ki. sevgilin ingiltere değil sen de hindistan değilsin ki. sömürge olma, beynini besle! sen bir ahmak değilsin ki?. ve hiç kimse kaybedilmiş toprak da değil.

kendinden bu kadar çok ödün vermeni isteyen kişi seni gerçekten sevmiyordur. sadece sevilmek istiyordur, hükmetmek istiyordur, yönetmek istiyordur. sevgilinin her isteğine boyun eğersen senden şüphe duyarım. kimse bu kadar fedakarlığı hakketmez çünkü. sadece "iyiliğin için" diyerek kandıracaktır seni, sen kendi hayatını düşünemiyor musun? kendi kararların? isteklerin? her şey içinde ukde mi kalsın? ya geleceğin?

hayır, hayır, seni, sen olduğun için sevecek ya da vazgeçip gidecektir ve kolay vazgeçiyorsa söylediğim gibi sevmemiş sadece sevilmek istemiştir.
(bkz: boyun eğmek)
kendini değil sevgilisini seven insandır.
Boku yiyen kişidir kendisi. Her daim karının gazına gelip olmaz işler yapar.
kendine güveni olmayan, sürekli yönetilmeyi seven insandır. bir süre sonra bıkar ve bıktırır.
kızda olsa erkekte olsa farketmeden "kişiliksiz" denebilecek insandır. kendi karakterini koruyamayan, kendisine olan saygısını hiç eden insan eninde sonunda o uğruna her isteğini yaptığı sevgilisi tarafından da terkedilir ve aynaya bakamayacak yüzü ve üstüne oturmuş olduğu götüyle baş başa kalır.
güçsüz ve acizliğini saklamaya çalışıp "sevdiğimden boyun eğiyorum." moduna giren insandır.
tecrübesizdir, ilk ilişkisidir, neye nasıl davranacağını bilmiyordur.
ama bunu her seferinde yapıyorsa evet, kısaca kişiliksiz denebilir.
(bkz: kılıbık)
(bkz: gündüz kuşağı programında işlenen ağır konular) * *
(bkz: olsa da yesek)
Karşındakinle anlaşamıyorsan, onun düşüncelerini değiştirmeye çalışmak yerine, anlaşamadığınızı söyleyip ayrılmak daha mantıklıdır. Çünkü kimse kimseyi değiştiremez. Bir insan neyse odur, istisnai durumlar olabilir. şimdi bunu okuyup aa benim kaynım şeytandıı, eee şimdi melek melek kanatları var çok değiştirdi karısı. diye bir şey yok tabi kendi değişmek istemiştir.
(bkz: aşk esiri)
sevmiştir, koşulsuz şartsız sevmiştir. neden sevdiğini bile bilmez sorsalar.
belki 'bakışları' der. saf aşıkda denir, denir denmesine ama akıllı aşığıda gören olmamıştır henüz. eğik olan boynunu kaldırması yıllar sürer.

ve klişe laf patlatılır (bkz: seven sikilir siken sevilir)
yanlış yaptığını çok geçmeden anlayacaktır.
kişiliğini sevgisine kurban eder.
yav kardeşim kız arkadaşının söylediğini kabul edersin ancak boyun eğersen köle olursun ha....
o ilişkiden bi bok olmayacağını peşinen kabul etmiştir.
birini sevmek, ona değer vermek ve onun istediklerini gerçekleştirme çabası ayrı, her söylenene mantıklı ya da mantıksız, sorgulamadan zombi gibi itaat etmek ayrı birşey olduğundan çevresi tarafından onaylanmayan, aynı hal ve hareketlere devam ederse kişiliksiz denilip yalnız bırakılacak insandır.
Eğer kişi kızsa sonu kötü olabilir. Çünkü erkekler kızlardan yüz buldukça astarını isterler.
(bkz: liseli serap)
Sevebilir, sevdiği için katlanıyor olabilir ama bu sevgilisinin tüm isteklerine boyun eğecek kadar ileri gitmemelidir. Sonuç olarak yanlış bir davranış ki sevgilisi erkekse daha kötü.
(bkz: dünya kadar malın olacağına fındık kadar amı olsun)
biryeri kalkmış karşı cinse karşı aşk cinsellik veyahut herhangibir duygu ile bağlı olan erkeğin yaptığı şeydir.
Kankam işte. Pembe ruhlu çıktı adam 20 yılın sonunda.