bugün

güzel gözüktüğü için sevilmez, sen sevdiğin için güzeldir o.

(bkz: güzel benim güzelimdir)
leyla ile mecnun aşkı dillere destan olmuştur. birçok insan leyla'yı dünya güzeli zanneder ama tam tersi aslında leyla pek de güzel bir kadın değildir. padişah mecnun'a sorar, "yahu mecnun sen bu çirkin kadının neyine aşıksın?" ve mecnun'dan asla unutmayacağım o mükemmel cevap gelir "siz ona bir de benim gözlerimle bakın."

edit: goodideas uyarısı için teşekkürler. yanlış aşıkları örnek vermişim, düzelttim.
(bkz: leyla aslında çok çirkinmiş efsanesi)
Çok acayiptir. Kusursuz olmadığını bilip kusursuz olduğunu hissetmek gibi. Adamın göbeği almış yürümüş kamyoncu Haydar gibi yayılıyor karşımda da hay canina kurban senin diye yanağından makas alasım geliyor. Çocuk mu bu?

Not; kamyoncu Haydar hakaret değildir. Duruşları belli adamların.
Güzel bir yüreğe sahip olmaktan geçer.
Güzel seven, güzel görür.
ve biz gördüğümüz güzel bedenleri istediğimiz ruha sokmak icin hem onlari hem de kendimizi tüketip duruyoruz. adına da ilişki diyoruz.
Kişiliğini sevdiğimiz insanların bize güzel, hoş görünmesidir.
Mesela başta tipini sevmediğim birinin hareketlerini ve iç dünyasını keşfettiğimde bir anda gözüme bambaşka görünüyor. Birine bu şekilde aşık bile olabilirim. Çok normal bir dış görünüşe sahip insanları aşırı yakışıklı görerek abarttığımı söyleyenler de var. Ama bu benim bile isteye yaptığım bir pohpohlama değil. Gönül gözüm o şahsa ışık katıyor, diğerlerinden farklı görebiliyorum.

Her insanın başına sık sık geliyordur belki de bu durum ama beni etkiliyor. Beynimiz bize hayatı, kişileri ne kadar da farklı yansıtıyor. insanlar, gördüğümüz bedenlerden çok daha fazlası. Kimse, ilk gördüğümüz andaki kadar kibar, güzel, itici, basit yahut çirkin değil. Hepimizin bildiği ama aynı zamanda söylemeye çekindiği tek gerçek bu.

Yıllar sonra çok iyi dostların arasında geçen " aslında ben senden başta nefret ediyordum." Muhabbeti bunun en tatlı örneği. Ya da acı bir tecrübe olan ilk görüşte aşkın beşinci buluşmada mide bulandırması gibi.