bugün

insanların acizliğinin en büyük örneğidir .
bir şeylere sığınmak acizliği çözmez. bence gereksizdir.
işi düşünce arayan arkadaştan daha beterdir.
yûnus suresinde 12. ayetinde bahsi geçen mevzudur.

--spoiler--
insan bir sıkıntıya mâruz kalınca gerek yan yatarken, gerek otururken veya ayakta iken, Bize yalvarıp yakarır.

Fakat biz sıkıntısını giderdik mi,
sanki uğradığı dertten dolayı Bize yalvaran kendisi değilmiş gibi
eski haline geçip gider.

işte (hayat sermayelerini boşuna harcayıp) haddini aşanlara, yaptıkları işler, kendilerine böyle süslenmiş, hoşlarına gitmiştir
--spoiler--
Kutsal kitabımızda birden fazla ayette geçmekte olan konudur. Zor anlarda Allah'a dua eder, zorluk-güçlük üzerinden kaldırılınca eski işlerine geri döner.
aslında teoride böyle bir düşüncenin mantık çerçevesinde bu şekilde gerçekleşmediği görülür. çünkü zor günlerinde allaha sığındıktan sonra, iyi günlerinde, allaha bin şükür, bugünüme bin şükür düşüncesinin tezahür etmemesi mümkün gözükmemektedir. yani kimsenin inanç ve isteme şeklini sorgulamak haddime değil tabii, ki zaten yalan dünyaya kapılıp çokça hata yapan biriyim bende ama, allah öyle bir kudret ki, kulunun kendine samimiyetle zor günlerinde sığındığını gördüğü vakit, iyi gününde de aklına şükretmek fikrini, hissiyatını getirmemesi imkansızdır. ama her şeyin başı sağlık olduğu gibi, bütün bu inançların başıda samimiyettir. samimiyetin bile sahtekarlığını kullananlardan ve kullanmaktan korunarak, gerçek samimiyete sahip çıkmak dileğiyle.
Zor günde Allaha sığınmak normal ve olması gerekendir fakat iyi gündede şükretmeyi bilmeli insan.
insan kendini ikiyüzlülük eder gibi hisseder ama zor zamanda allah’a sığınmaktan doğal bir şey de yoktur.
üzerime alındığım söz. ve, ne yazık ki öyleyim. eminim ekseriyet bu derde dûçâr.
uzun süre sonra basima gelen olaylar sebebiyle farkettigimdir, simdi doluya koyuyorum olmuyor, bosa koyuyorum olmuyor. Namaz desen yok, ibadet sinirli, ama isin düşüncede aman Allahim diyip yaradana sığınıyorsun, bu insanoğlunu çözmek hakketten zor..