bugün

muhtemelen raftan yanlış ilacı uzatma riskini azaltmak için yapılan eylem.
elma uzatmıyosun amk ilaç uzatıyorsun. aspirinden başka ilaç ismine dili dönmeyenlerin zoruna giden olaydır.
"doktor yarısı mıyım?" diye hayal kurmaktır.
doğrusu ibne doktorların yazısını okumak için 5 sene üniversite okumak olması gerekir. zira doktorlar reçeteyi yazıcıdan dökse, bakkal bile eczacılık yapabilir.
en yakın arkadaşım eczacılık da okusa belki de en gereksiz mesleklerden biri eczacılık, sırf doktor yazısı okumak ve raflardan yazan ilacı alıp hastaya vermek için 5 yılı heba etmek. Gereksiz.
(bkz: eczacı kalfası ile eczacıyı karıştırmak)
çok para kazandığı düşüncesini değiştirmez.
değeri mevcut ilaçlarla giderilemeyen bir hastalığı olan insanın, doktorun çare olur diye düşünüp yazdığı majistral ilacı hazırlamasından sonra eğitimini aslında raftan ilaç uzatmak için almadığını anlayacağı meslek grubuna üye olan insanları kasıt eden yanlış düşünce. *
olayları sadece gördüğü gibi yorumlayanların sanrısıdır.

eğer söz konusu olan eczacı, diplomasını hakederek alanlardansa; ki tersi pek mümkün değil herhalde; bitkisel karışımlar yaparak bilumum mide rahatsızlıkları için özel ilaç da hazırlar, cilt hastalıkları için hastaya özel yan etkisi azaltılmış kremler, macunlar da yapar... bunlar en bilinenleri.

ki fabrikasyona girmiş seri üretilen ilaçların mutlaka en az bir yan etkisi olmasına rağmen, onların hazırladıklarında, karışımlar kişiye özel ve isteğe bağlı olduğu için, bir iki deneme ardından yan etkiler sıfıra yaklaştırılabilir.

kıskançlık, aşağılık kompleksi, ya da birilerini küçük görme ihtiyacı hissedenlere özel bir ilaç hazırlayamıyorlar henüz. onlar daha çok psikolojik ve varoluşsal.
okumak güzeldir.
ama eczacılığın puanı çok yüksek.
doktorların yazısı okumak için espirisini yaratmak için okumuşlardır adeta. zira her 3 kişiden biri aynı espiriyi yapmıştır amk. biri de demiyor ki tamam amk komik değil.