bugün

kızıl ötesini görmede süperman'i bile solda sıfır bırakan nesildir. onlar ki boyoz gözlüdür.
seksenli yıllarda doğan çekik gözlü kuşak.
içimizden biridir. izlemedik, yok bakmadık falan diyenin cinsel hayatından şüphe edilir. Amuda kalkınca şifresiz görünüyor diye amut yapanları biliriz.
halen şişe dibi gözlükle görebilen kuşaktır.
Hayal gücü geniş, şanslı kuşaktır.
cızırtı sesinden inleme seslerini rahatça algılayabilen erotik konuşmaları bile çözebilen yetenekli nesildir. bu nesil yıllarca şifreli cine5 izlemekten doğal seleksiyona uğrayarak cızırtı ve parazite karşı bağışıklık kazanmıştır.
ceyhun yılmaz'ın, şovunun ardından başlayacak filmleri merakla bekleyen kuşaktır. cine5 açılır, ceyhun izleniyormuş süsü verilerek herkesin yatması beklenir. saat 01:00 olunca ceyhun ekranlara veda eder, ve uykusuz bir geceye daha adım atılırdı.**
yanlış mı hatırlıyorum bilmiyorum ama rahatlıkla çözülüyordu cine5'in şifreleri.. siyah beyaz görüntüye,parazit seslere muhtaç değildik özellikle cine5'in son dönemlerinde.bizim dandik uydu bile çözüyordu cine5'in şifresini ama yine de artık baymıştı fantasy tv..bir ay içinde aynı filmleri ısıtıp ısıtıp önümüze sunuyordu..tmsf'ye devredildikten bir süre sonra daha yayınlarına devam etti fantasy hatta mecliste bile tartışma çıkmıştı devlet eliyle erotik kuşak veriliyor diye *
hd'leri görünce ne yapacaklarını şaşırırlar.
şifreli yayınlardan nemalanmaya çalışmış kuşaktır. *
2002 genel seçimlerinden önce şifresiz dakikasını ortalama 10 dakikalara çıkararak o dönem takdirimizi kazanmıştı.
çok kanallı televizyona geçiş yıllarını anımsatır, herkes çatılarda seninki daha güzel çekiyo benimki daha güzel çekiyo günlerini hatırlatır, devlet düzenleme yapana kadar star'da, cine5'te, teleon'da, hatta sat1'de sürekli erotik yayınlar olmuştu, çocuk sayılırdım daha geceleri gizli gizli açar televizyonu seyrederdim, merak işte, internet denen zımbırtı zaten yoktu ortada, hey gidi günler nereden nereye geldi her şey, o günleri hatırlayan biri olarak çok şanslı hissediyorum kendimi teknolojinin boku henüz çıkmamış mutlu yıllardı, o yılları yaşamamışlara söylemeden edemeyeceğim telefon denen alet çok özeldi o zamanlar, bırakın herkesin elinde cep telefonunun olmasını herkesin evinde bile sabit telefon yoktu, almak için yazdırılır çıkarmı diye beklenirdi şansa artık çıkarsa, babam o zamanlar öyle kolay çıkmıyor diye iki tane birden yazdırmıştı ikisi birden çıkmıştı pek bi havalıydı yanyana dururdu bizim telefonlar.
karıncalara büyük sempati duymuş kuşaktır.
cine5 abonesi kişilerin evine misafir olarak gidildiği bile görülmüştür efendim.
içinde bulunduğum kuşaktır. hey gidi günler eskiden bir sevişme sahnesi görelim diye neler yapardık şimdi açın televizyonları, dizi adı altında şifresiz yayın yapılıyor. şimdiki nesil çok şanslı.
O ne idugu belirsiz goruntulere kendi yorumumuzu katip sebeplendigimiz yillar. Simdi bakiyorumda mahmut tuncer bile daha bi otuzbirlikmiş, yormuşuz zihnimizi.
karıncalı ekranın normal görebilmek için türlü şehir efsaneleri denemiş (aynaya saç spreyi sıkmak gibi), başarısız olduğu içinde karıncalı izlemek zorunda kalmış, mağdur edilmiş bir nesildir.

'büyüyünce cine5' alcam hırsıda yaptırmışlığı vardır.
gözlerini kısarak izlediğinde karıncalı ekranda görüntünün netleştiğine inanan nesildir.
şifreli yayın olduğundan dolayı o karıncalı ekrandan pozisyonları analiz etmek o kuşağın tahmin yeteneğini de arttırmıştır.
görüntü analizinde uzmanlaşmış nesildir, dudak okuma yöntemiyle meclis tv seyrederlerdi, yasama yılı açılışını dört gözle bekleyen bu nesli, tunceli milletvekili olan kamer genç bozmuştur sonra üstüne televole de çıkmış tuz biber olmuştur.
karıncalı değil çizgili ekranı çözebilen kuşaktır.

(bkz: beni tanıdılar siz kaçın)
son dönemlerine doğru yetişebildiğim kuşak. ayrıca yanılmıyorsam show tv'de de kırmızı nokta vardı.

(bkz: kırmızı nokta)
camdan ya da aynadan yansıtarak, kafayı 45 derecelik açıyla sağa ya da sola yatırıp bakıldığında şifreli yayınının görünmesi efsanesiyle karşılaşmış kuşaktır.
efsane kuşaklardan biridir. bu kuşaktan olmaktan gurur duyarım ben de. o şifreli yayına rağmen insan büyük bir azimle oradaki görüntüyü kafasında canlandırıp çözebilirdi kendince. az çok da tatmin ederdi bu sonuç. reklamların şifresiz olması iyiydi özellikle. pek bir olayı olmasa da mayolu, bikinili koca memeli kadın görmek güzeldi o reklamlarda. o yaşlarda değerliydi böyle şeyler hem.
gözlerini kısarak şifre çözmeye çalışan kuşaktır.*