bugün

güne kahveyle uyandım. ağzım kuru, zihnim açık. taaa ki pisuvarın üzerine yapıştırılmış, "arızalıdır" ibareli a4'ü görene kadar. aklıma takıldı. bi baltaya sap olamamam, buna rağmen sapı sapına ölüp gidecek olmam, hırpani yalnızlığım, kesif ter kokum, acınası fakirliğim falan değil de bu aklıma takılmıştı.

iş arızalı yazmakla bitmiyordu. onca adamın işediği pisuvarı, o pislik ve bakteri yuvasını kim nasıl temizliyordu? "çekil de işeyek birader" dedi adamın biri. yazıyı umursamaksızın çövdürdü. pisuvara mı acısam kendimi mi siksem bilemedim.