pazarı pazartesiye bağlayan gece

çalışan ve okuyan kişiler için n'olur bitmesin lan diye yakardıkları gecedir.

pazartesi sendromunun başlangıcıdır. asabiliğin kıvılcımları ufak ufak belirmeye başlar.

sinirlerin bozulduğu gecedir.

nba stüdyo da, millet basket maçlarını kaçırmasın diye murat kosova tarafından her hafta kullanılan söz öbeği.

eskiden gun boyu odevlerin tamamlandigi, aksama dogru bir banyonun ardindan yenen yemek ve aksamina bizimkiler'in izlendigi pazar gununu pazartesiye baglayan ve cogu kisinin uykuda gecirdigi gecedir.

pazartesi sendromunu pazar geceleri yaşatan gecedir.

pazar günleri uyanır uyanmaz düşünülen gecedir. çünkü cumartesi de çalışan bir bünye iseniz * tek tatil günü olan pazarın tek anlamı iş gününden bir gün önceki tek tatil gününüzdür ne bok yicenizi şaşırırsınız zaten o günde de gezsem mi dinlensem mi bilgisayar a biraz bakiyim biraz uaznim derken ne olduğunu anlamadan biter o günde ve o geceye kolayca varırsınız...

genelde -ertesi gün okula veya işe gidileceği için- insanın içinde bir huzursuzluk olur bu gece. ayrıca disko kralı da vardır bu gece.

şehirlerarası otobüs yolculuklarında 00:00'dan sonraki saatler için, yolcunun gün konusunda kafası karışmasın diye biletlere yazılan ibarelerden bir tanesi.

ayrıca yanlışlığı şimdi farkettim, hayret kimsede de tık yok.
(bkz: pazarı pazartesiye bağlayan gece)

en kısa gecedir. okulda öğretilen 21 haziran fasa fisodur.

bitmesi istenmeyen gecedir. ne hikmettir ki en çabuk biten gecedir. sabahına erken uyanmak zorunda olunan gecedir.

Eğer babanız geçimsizse, durmadan birşeylere takıyorsa ve evde olmanız gerekiyorsa o pazar günü iple çekilir o pazartesi. Büyük bir coşkuyla karşılanır o pazartesi.