bugün

bir kanundur. hepsinin mnskym zall a bişey olmasın.

edit: zall ın neresi patron amk öyle patron mu olur.
zengin kıskançlığı.
Öyle olmasalar yonetemeyeceklerini dusunurler.
bir muhasebeci olarak işveren-çalışan ilişkisini çok gözlemlemişimdir. farklı durumlar var :
1- çalışanın işyeri açmaya götü yemediği ama hakkının hep daha fazlası olduğunu düşündüğü durum. aldığı ve kazandırdığını karşılaştırır hep bir kenarda işverenlige özenir harekete geçemez bu adamı tatmin etmek imkansızdır. işverenin girdiği riske girmeyip maliyet-risk olayında objektif olamaz
2- insanlar garip bir şekilde para kazandıkça paradoksal bir biçimde daha pinti olur. bu durumda benden iyisi bulamaz veya giderse alternatifini bulurum güdüsüyle hareket eder mutsuz-gergin bir ortama rağmen biraz daha fazla kar yapayım modundadır ama işçi verimliliğinden kaybını ve psikolojik yükü es geçer
3- 5 çalışan olsun 5 çalışana da işin yüzde kaçını yaptığını sor ortalama %15-25 değil hepsi de kendinin işin % 40 nı yaptığını söyler. bu durumda diğerlerinden daha fazla ücret alması gerektiğini düşünür. kendi yaptıklarını abarttığı için saçmadır.
4- işveren sürekli yatırım veya büyüme nedeniyle bir borca sokup kendini işçilere hep ilerde daha iyisine söz verir ama bunu yapmaz hiç bitmeyen nakit sıkıntısı varır ama bir yandan lüksüne lüks katar.

örnekleri çoğaltabilirim ama garip olan işçi işveren olunca işveren işçi olunca kendi rol modelinde düşünür. her zamanda sıkıntı kötü niyetten değildir. burada bahse konu işveren kobilerdir büyük şirketler bu kapsamda değerlendirilmemelidir. onlar konusunda benimde olumsuz ön yargım fazla..