bugün

en iyisi pişkin pişkin oturmaktır. zira çok yaşlı, hasta, sakat ve hamile gibi insanlar bunun dışındadır. onlara yerimizi elbette vermeliyiz.
benim de içinden birkaçını uyguladığım yöntemlerdir, ancak okudukça "ulan bi yer vermemek için çekilen eziyetlere bak" dedim güldüm.
altına sıçmış taklidi yapmak. altına sıçmış birinin yerine kim oturur lan?* *
telefonu kulağa dayayıp, konuşuyor taklidi yapmak. lafı daha fazla uzatamayınca "bende doktordan çıktım eve gidiyorum şimdi leş gibi basur çıkmış kıçımda" muhabbetiyle konuşmayı sürdürüp ayaktaki bünyeleri kendinden tiksindirmek.
gereksiz davranislardir. kimse kimseye yer vermek zorunda degil ki. ben hatta ayaktakilerin gozunun icine icine bakiyorum , degil ki yer vermemek icin kasicam. vermiyorum kardesim kimseye yer mer, macasi yiyen gelsin kaldirsin der gibi bakarim hem de baktimmi.
herhangi bi ders kitabı açıp, kalemle çiziktirme.
çalışıyormuş izlenimi verir ki çoğu zaman işe yarar.*
erken yaşta bel ağrısı başlamışsa insanda, işte zamanında minibüste, dolmuşta, otobüste biraz orta yaşı geçmiş insan görünce hooop diye yerinden kalıp yer verme olayını sıkça yaptığındır. (eğer genç yaşta ağır bir işte çalışmadıysa)

sen kalkarsın o insan rahatça oturur, sonra sıkıntıyı sen çekersin, özellikle tavanı alçak minibüslerde, iki büklüm şekilde belin ağrıya ağrıya, bir de virajlarda da "aman düşmeyeyim" diye sıkı sıkı demire tutunmaktan ellerinin mosmor olduğu vakitler, bir an evvel "durağa gelsem de insem" şeklinde dua edersin, senin yerine oturan teyze, amca darahat rahat yüzüde gülücükler saçarak durağına gelince iner.
Hamile takliti yapmak yada görmemezlikten gelmek.
direk hiç göz teması kurmayın sakin olun illa sizden vazgeçecektir o şahıs. uyuma numarası çok eski olup hala geçerliliğini korumaktadır.
En başta şunu sorgulamak istiyorum saygıdeğer okuyucular, yaşlılara neden yer veriyoruz ki? Onlar değil mi bütün gün kıç üstü oturup sefa süren? Onlar değil mi bütün gün kendisine torunları tarafından muntazaman hizmet edilen? istisnaları geçersek bence otobüste yaşlılara yer vermek çok saçma. Gerçekten bak, ben onların öyle ayakta durduklarında kendilerinden geçtiklerine, bi tuhaf olduklarına falan inanmıyorum. Gayet enerjikler abi. Yorulan biziz aslında bak, yemin ediyorum biz daha fazla yoruluyoruz ayakta. Okuluydu bilmem nesiydi bunlar bitiriyor bizi.

Şimdi diyeceksin ki "be adam, iki büklüm kadın ayakta duramıyor, insafsız mısın sen?", dediğim gibi, istisnaları geçelim. Bu kişilerin büyük bir kısmı enerjik abi, gözümüz görüyor yani. Hele çarşaflarıyla falan ordan oraya zıplayan kadınların otobüs içerisinde kendilerini acındırma hareketleri yok mu, tav oluyorum aga. Mal mal şeyler.

Ben vermiyorum çok istisnai bir durum olmadıkça. Yer vermiyorum, şeyolmasın aman. Ancak bazıları var ki, göz bebeğinin içine bakıyor, adeta arzuluyor o koltuğu, kalk diyor gözleriyle. işte onlara direnmek için de birkaç yöntem var. Paylaşayım, sizler için.

1. Uyuyor gibi yapmak: En revaçta olan tekniklerden biridir. Herkesin yapabileceği türden bir şey olduğu için en sık kullanılandır. Genelde tutar, yerinizi kaptırmazsınız. Ancak büyük bi olasılıkla yer vermediğiniz kişi taklit yaptığınızı anlar. Güzel bir durum değildir, pis bakışmalar yaşanır falan, geçer sonra. Sadece göz göze gelmemeye çalışın, çok pis eziyor.

2. Ağrım var tribi: Bu da kullanışlıdır ama her zaman yemeyebilir. Zaten bu genelde son silah olarak kullanılır. Çünkü bunu söyleyebilmek için kişinin size gelip "Yer verir misiniz?" gibi bir istekte bulunması gerekir. Bunu yapabilen yaşlı sayısı da az değildir ama yine de pek gerek duyulmaz. Farzedelim ki oldu, "ya halı saha maçı yaptık da, dizim sakatlandı, kötü durumdayım, hmfs" yeterli olacaktır. Arkalarını dönüp giderler.

3. Elde torba, çanta, mont gibi şeyler bulundurmak: En sevdiğim. karşıdakini en çaresiz bırakan teknik bu. Geliyor böyle, süzüyor seni, bakıyor elde çanta poşet falan, "öf be, bunu kaldırmak ayıp olur şimdi, başka bir ava odaklanayım, ou sarışın çocuk geliyorum" havası uyandırıyorsunuz onda, defoluyor. Ama bu dediğimiz şeylerde sürekli taşınmıyor ki elde.. Dert.

4. Ölü taklidi yapmak: Çoğunu sindiriyor, deneyin en azından bir kere. Fantezi.

5. Yer verin: Bak bu ilginç, dinle. O istemeden siz yer verin, ilk tepkileri şey oluyor; "ah be oğlum zahmet etmeseydin". Bunun akabinde şey deyin; "neyse teyze o zaman ilerle bak yolcular bekliyor". Zevkli bu da. ehe.

Sevmiyorum yer vermeyi. Sevmiyorum aga. Benden daha az yorulan bir insana yer vermeyi sevmiyorum. ne yapayım?
kulaklığınızı takıp burnunuzu cama yapıştırmak ineni bineni görmüyorum duymuyorum hesabı bir izlenim yaratmak.
çok yorgun ve hasta havası vermek hatta arada bir burun silmek.*
bianda sırt çantanı turistliğe yorup, ecnebi havaları serpiştirmek
uyumak,kulaklıkla müzik dinlemek.
Cam kenarına oturup , kitabını açıp , mp3 dinlemek .

Sakın ha sakın kafanızı kaldırıp otobüsün içine bir göz gezdirmeyin bir amca görürsünüz gözünüzün içne bakar kalkmak zorunda kalırsınız demedi deme yani
burnunu karistirip oturdugunuz koltugun kenarina sürmek, evet bende biliyorum igrenc ama ise yaradigina sahit oldum. keza anneannemi hastaneye götürüken eleman boyle yapmisti, gözü zor gören kadin bile gördü o pisliği ya.
otobüste ters yerleştirilmiş koltuklara oturmak.
yaşlıların ekseriyeti bu koltukları pek sevmez. ters gelir onlara ters ters gitmek. alışkın olmadıkları bir şeydir ve uyum sağlama çabası göstermek istemezler.
Türk evladı hinoğlu hin cinoğlu cindir. otobüste yer vermemek için binbir türlü hareket yapabilir şekilden şekile girebilir ama önemli olan otobüse bindiğinizde kendinizi sağlıklı hissediyorsanız vede oturacak yer bulmuşsanız sizden sonra otobüse binen hasta, sakat, hamile ve yaşlılara yer vermenizdir. sizler yer vererek örnek olunki bir gün sizde o otobüse yaşlı, hasta veya sakat olarak bindiğinizde sizede yer verebilen gençler olsun.
ayakta kalan kişinin yüzüne tip tip baktıktan sonra birden kafayı cevirip '' sen yer verilecek adammsın pezevnk'' izlenimi bırakmak.
en klişesi camdan dışarı bakmak olan etkinlikler. boyun tutulabilir, dikkat.
en arkaya en köşeye kısaca kolay kolay kalkılamayacak bir yere oturmak. tabii son durakta inecekseniz.
başını öne eğmek ve sırf yere bakmak.
osurmaktır. çevre boşaltılır kimse yaklaşamaz. eğer osuruğunuz yoksa yolda uzun sürcek isevar gücünle zorlayarak sıçmaktır. yapış yapış gidersin ama ayakta kalmaktan iyidir değil mi? şimdi size iyi yolculuklar... (eğer bir sıkıntın yoksa kalkta yer ver kardeşim bencilleşen topluma bir katkıda da sen bulunma.)
cinsiyeti veya tipi müsait olanlar için, türban takmak veya daha da ileri gidip çarşafa girmek.
yer vermezsiniz; hatta alırsınız.
dizlik kullanırken bunu herkesin gözünün içine sokmak, bakın benim dizim incindi ben ayakta duramam mesajları vermek.