bugün

insanı çileden çıkartan, insana "niye benim bi arabam yok niye toplu toplu taşıtılıyorum" dedirten davranışlardır. saymakla bitmezler. o yüzden ben sadece birkaç örnek vericiim.
otobüs az doluysa, yani insanlar tek oturabiliyorlarsa arkadaki insanın ön koltuğa kollarını uzatmasıdır. insanın kişisel alanına girmektir, insanı baskı altında hissettirir.
cam kenarında tek otururken laaaak diye size çarparak yanınıza oturan geniş insanlar vardır, camla o insan arasında ezilirsiniz. hani "hacı 1 2 cm öteye gitsene daralttın beni burda" demek de zordur.
insanların balık istifi gittiği kalabalık otobüslerde, ki genelde belediye otobüsleri oluyor bunlar, otobüs durakta durduğunda tam harekete geçmeden önce bazı amca ve teyzeler "şoför beyy duruuun inecek vaağrr" diye feryat ederler. ya madem inecektin, niye önceden insanlarda yol isteyip kapıya yanaşmadın?? zaten bunların geneli oturcak yer bulmuştur ve yol boyunca utanmadan ayaktaki insanlara gözlerini dikerler. maksat kapılan yerde olabildiğinde uzun oturmaktır.
bunun gibi durumlar insanı toplu mekanlardan ve insanlardan soğutur.
müzik dinlerken sol omuza birinin dokunup;

şunu biraz kıssana yiğenim..demesi.